5 Ocak 2018’de hayata gözlerini yuman usta sanatçı Münir Özkul uzun dönem demans hastalığı ile mücadele vermiş yaşamı ve ölümünden sonra da hiç unutulmayacak ender sanatçılarından biridir.
Hayatı biyografisi belki defalarca yazılmıştır. Ben çocukluğumdan beri Münir Özkul’a hayranım oynadığı roller köşe başından karşıma çıkacak bana nasihat edecek bir baba bir öğretmen ya da bilge bir karakterdi. Sevgi doluydu sıradandı şatafattan uzak baktığınızda içimizden biri diyeceğimiz büyük bir ustaydı. Ona büyük sevgim ve saygım var. Yaşasaydı saatlerce sohbet edebilirdim. İçi dışı bir şöhret olmasına rağmen mütevazi bir karakterdi. Kısacası gerçek bir sanatçıydı. Onu tanımadan bu cümleleri kurabiliyorum. Çünkü onun içini görebiliyordum.
Hayatını okuma fırsatım elbette oldu. 15 Ağustos 1925 Yılında paşa torunu olarak dünyaya geliyor. İki ablasından sonra dünyaya gelen Münir el üstünde büyütülüyor. Sakin içine kapanık bir çocuk. İstanbul erkek lisesi mezunu üniversiteye gidiyor. Hayali 15 yaşından beri figüranlık yaptığı tiyatro sahneleri olmuştur. Bakırköy Halk Evinde başlayan tiyatro sevdası İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda oyuncu olmasına kadar sürüyor. Asıl mayası tiyatro olan büyük usta siyah beyaz filmlerde basit rollerle başlıyor. Sonradan kahya, zengin evlerin aranan kalıplaşmış karakterlerini canlandırıyor.
1969 Yılında ”Fakir Kızı Leyla” filminde yine bir kahya ile başarılı bir rol sergiliyor. İlerleyen yıllarda Münir Özkul hiç unutulmayacak rollerde yer alıyor. Pek çok tiyatro ödülüne sahip sanatçı 1980 Yılında ise İsmail Dümbüllü ödülüne layık görüldü. Sanat yılının 55. senesin de Devlet Sanatçısı unvanını almıştır. Özellikle “Bizim Aile” filminin “Yaşar Ustası” benim kalbime yerleşen zalimliğe karşı dik duruşu Adile Naşit ile mükemmel uyumu ailenin resmini bizlere sunmuştur.
İyi kalpli baba ya da ustaydı. Kötü düşünmezdi ama asla kötülüğe de ezdirmezdi kendini. Aile Şerefi dönemin pek çok yıldız kaliteli oyuncuları ile çekilmiş bir sinema filmi. Zenginliğin adaleti satın alındığı bir hayat şerefli bir babanın verdiği mücadele. Yazarken bile tüylerim diken diken oldu.
Onu en çok Kel Mahmut karakteriyle sevdik akıllı sert ama öğrencileri için ömrünü vermiş bir tarih hocası ve yönetici. Yumuşak bir ruha sahip değerli ustayı sevgi ve saygıyla anıyorum.
Değerli okurlarıma Münir Usta’yı yazmamdaki en büyük neden felsefesi sevgi olan bir karakter. Rolleri aslında bir okuldu. Bize sevgiyi barışı hakkı arama yöntemlerini gösteriyordu. Zengin olmadan da mutlu olunabileceğini gerçek aile ve sevgi kavramlarını görebiliyorduk. Entrikalar yalanlar lüks zenginlik büyük plazalar içerisinde bolca kötülük gördüğümüz senaryolar hepsini aynı teraziye koymuyorum ama ellerimizden kayan değerlerimize sahip çıkılması gereken bir dönemdeyiz. . Sevgiyle kalın mekanın cennet olsun sinemanın büyük çınarı…