Bir sabah uyanıyorsunuz ama gününüz aydınlık olmuyor. Merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık olan 7.7, ikinci merkez üssü Kahramanmaraş Elbistan olan 7.6 büyük depremlerle yüzyılın felaketi olarak adlandırılan ve yüreklerimize kor düşüren afeti yaşıyorsunuz. Bizlerin psikolojisi depremden bu denli etkilenirken peki ya çocuk psikolojisi?
Çocukların psikolojisi daha hassas ve çabuk etkileniyor. Bu yüzden çocukların yanında televizyon izlerken deprem görüntülerine onları maruz bırakmamanız gerekiyor. Ayrıca depremle ilgili sohbet ederken üzücü ve ağlayan ses tonunuz çocukların daha fazla endişeye kapılmasına yol açar.
Depremin çocuklar üzerinde birçok etkisi olabilir. Bu etkiler kimi zaman psikolojik olarak ortaya çıkarken kimi zaman da davranışlarına yansıyarak ortaya çıkmaktadır. Çocuklarda bu etkiler görüldüğünde zaman kaybetmeden müdahale edilmeli ve destek olunmalıdır. Özellikle depremi yaşayan çocuklarda kaygı bozuklukları ve sevdiklerini kaybetme korkusu çok fazla görülmektedir. Uyumama, kabuslar görme, ağlayarak gibi uyanma, yalnız kalamama korkusu, tek başına uyumak istememe gibi davranışlar ortaya çıkabilmektedir.
Depremi yaşamış küçük çocukların davranışlarını daha iyi gözlemlemek için onlarla beraber oyun oynayabiliriz ya da onlardan bir resim yaptırabiliriz ki duygularını saklamadan anlatabilsinler. Çünkü bu tür doğal afetleri yaşamış çocuklar bu olaylardan sonra büyük travma yaşarlar ve kendilerini dış dünyaya kapatırlar. Bu yüzden onlarla temas ve iletişim halinde olmak çok önemlidir. Ayrıca çocukların kendini güven içinde hissetmesi çok önemli bir noktadır. Bu nedenle onlara bu güven ortamının sağlanması öncelikli olmalıdır. Ayrıca çocuğun yanında depremle ilgili haberler izlenmemesi ve üzücü tepkiler verilmemesi gerekir. Çünkü çocuklar sizin duygularınızı hemen anlarlar. Bu durum onun kaygılarını daha da fazla artırır.
Çocukların zaman içerisinde günlük rutinlere dönmesi önerilmektedir. Çünkü çocuğu sürekli stresli olduğu durumlara maruz bırakmak onun ileriki yaşantısında da olumsuzlara yol açacaktır. Peki bu rutinleri nasıl mı yapacağız. Çocuğun okuluna gitmesi, arkadaşlarıyla görüşmesi ve oyunlar oynaması, kitaplar okuması, sevdiği bir spor varsa onu yapması, alışkın olduğu sosyal çevresinden uzak kalmaması…Bu eylemleri gerçekleştirmesi son derece önemlidir. Rutine dönme süreci ne kadar gecikirse çocukta ki kaygı ve stres daha da derinleşecektir .
Deprem ile ilgili çocukları nasıl bilgilendirebiliriz?
Ülkemiz deprem ülkesi olduğu için öncelikle çocuklarımıza depremle ilgili genel bilgiler verilmeli ve deprem anında neler yapılması konusunda bilgilendirilmelidir. Bu bilgilendirme yaş gruplarına göre olmalıdır. Depremin tüm doğa olayları gibi yaşanabileceği açıl ve net bir dille anlatılmalıdır.
Örneğin okul öncesi yaş grubundaki çocukları bilgilendirirken görsel kaynaklardan ve oyunlardan yararlanılması gerekir depremi daha somut bir şekilde anlatmak için. Belli yaş gruplarında ise deprem anında yapmamız gerekenlerle ilgili uygulama yapılabilir. Örneğin hayat üçgenini nasıl oluştururuz, deprem esnasında evin hangi bölümünde durmalıyız, deprem çantası nasıl hazırlanır içinde neler olmalıdır, depremden sonra neler yapmamız gerekir gibi konularda çocukları bilinçlendirmek son derece önemlidir.
Yüzyılın felaketini yaşadığımız şu günlerde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarını kaybedenlere baş sağlığı yaralılara da acil şifalar diliyorum. Geçmiş Olsun TÜRKİYE’M.