Sevgili okurlar bugün size son dönemlerde medyada gündeme gelen metaverse hakkında bilgi vermek istiyorum. Peki metaverse nedir?
Meta, Yunancada öte anlamına geliyor, verse ise ingilizce universe yani evren kelimesinin son kısmını oluşturuyor. Meta+verse öte evren anlamında bir kavram. Metaverse sanal bir evren. Orada tıpkı bir bilgisayar oyunun içindeymiş gibi avatar adı verilen karakterinizle caddelerde, sokaklarda, apartmanların arasında dolaşabiliyor, dükkanlara girip kripto paranızla avatarınıza kıyafetler alabiliyor, parklarda sahilde oturup gün batımının eşsiz manzarasında sizin gibi gerçek insanların kontrol ettiği diğer avatar arkadaşlarınızla sohbet edebiliyor, diskoya gidip çılgın müzikler eşliğinde dans edip eğlenebiliyorsunuz.
Metaverse’de size sanal dünyayı gösteren teknolojik bir başlık ve iki elinizle kumanda ettiğiniz joystikler vasıtasıyla hareket ediyorsunuz. Metaverse her ne kadar son aylarda medyada kendine yer bulmaya başladıysa da geçmişi on beş yıl öncesine dayanıyor. 2007 yılında Second Life ( ikinci hayat ) isimli bir bilgisayar oyunu piyasaya çıkmıştı. Bu oyunun ilk kullanıcılarından biriydim ve bu oyunu metaverse’ün atası olarak nitelendirebiliriz. Oyuna vücudunu, görünümünü ayarladığınız avatarınızla başlıyordunuz.
Oyun içinde dünyanın önde gelen şehirlerinin sanal olarak modellenmiş versiyonlarında dolaşabiliyor, işe girip para kazanabiliyor, kazandığınız para ile kıyafet, motorsiklet, araba alabiliyor hatta daha da ileri gidip kendinize özel bir ada kiralayabiliyor bu adanın üzerine hayalinizdeki evi yapabiliyordunuz. Benim orada ispanyol bir arkadaşım olmuştu.
Her akşam second life’ın sanal dünyasının içine giriyor, sahilde gün batımında dans edip romantik müzikler dinliyor, dertleşip çok güzel sohbetler ediyorduk. İspanyol’la benim aramda binlerce kilometre mesafe olmasına rağmen metaverse’ün atası second life’a bağlandığımızda avatarlarımız biraraya geliyor ve mesafeler ortadan kalkıyordu. İşte metaverse’ün bir mucizesi. Metaverse ile arkadaşlarınızla farklı kıtalarda yaşasanız bile arttırılmış gerçeklik mucizesiyle sanki o arkadaşınız yanınızdaymış gibi bir deneyim yaşıyorsunuz.
İspanyolla sanal evrende başlayan arkadaşlık sonunda gerçek hayata taşınmıştı ve buluşmaya başladık. Sanal evrende, sanal karakterlerle, sanal gün batımında, romantik sanal danslarla birbirimize aşık olduk. Her şey sanaldı ama aşk gerçekti. Yani yakın gelecekte dostluklar, arkadaşlıklar ve aşklar metaverse’den doğacak. Peki akıllara şöyle bir soru gelebilir. Tüm bunları gerçek hayatta yapmak varken, neden sanal dünyalara hapsolup sanal bir yaşam sürelim?
Metaverse hayatları tıpkı; tuğla gibi ansiklopedilerin yerini alan google baba gibi olacak. Yakın gelecekte üniversite eğitimi almak isteyen bir öğrenci; bir şehirden başka bir şehre öğrenci evine taşınmayacak, örneğin Amerika’da ki bir üniversitenin metaverse içindeki amfisinde avatarıyla evindeki odasından başlığını takarak derslere girebilecek.
Türkiye’den, Nijerya’dan, İtalya’dan ve başka ülkelerden öğrenciler 10.000 km ötedeki ülkeye gitmelerine, orada barınmalarına gerek kalmadan evlerinin salonundan eğitimlerini alabilecekler. Paris’deki Louvre müzesinde ki Monalisa tablosunu görmeniz için shengen vizesi almanıza, Fransa’ya uçmanıza gerek kalmadan metaverse’deki avatarınızla Louvre müzesini santim, santip gezebileceksiniz.
İstanbul’da merkeze uzak bir lokasyonda ikamet ediyorsanız hafta içi işten eve dönüş sırasında kaybettiğiniz vakitten ötürü Taksim’deki diskoya gitmeyi gözünüz yemiyorsa, evinizin salonunda başlığınızı takıp metaverse deki discoda çılgınca dans edip o an diskoya gelmiş güzel bir hatunla flörtleşip gerçek hayatta bir görüşme için randevulaşabileceksiniz. Yani metaverse ile sosyalleşebileceksiniz.
Yakın gelecekte metaverse meslekleride ortaya çıkacak. Bir dükkan kiralayıp müşterileriniz olan avatarlara kıyafetler satıp kripto paralar kazanabileceksiniz. Yada mimarlık yapıp metaversede ev sahibi olmak isteyen kişilere evler tasarlayıp satabilecek ve kripto para kazanabileceksiniz. Yakın gelecekte bir metaverse ekonomisi oluşacak ve insanların çoğu gerçek dünyadaki konvansiyonel meslekleri bırakıp metaversedeki avatarlarıyla kripto para kazanacaklar ve bu kriptoları gerçek dünyada bozdurup yaşamlarını idame edecekler. Yani geliyor gelmekte olan.
Son olarak metaverse’ü konu alan filmlerden bahsetmek istiyorum. 2018 yapımı bir Steven Spielberg filmi olan ready player one konuyu çok iyi açıklayan bir film tavsiye ederim. Ayrıca Matrix, Tron Legacy ve Avatar filmleri de Metaverse konusuna değiniyor.