Zeigarnik etkisi, tamamlanmamış, bölünmüş, ya da yarım kalmış görevlerin veya yaşananların, tamamlananlara göre daha kolay bir şekilde hatırlanmasını ifade eden psikolojik bir fenomen kavramdır.
Kitabi tanımı bir yana bırakırsak zeigarnik etkisi, günlük hayatımızda yarım kalan bir konuşmanın, sonuçlanmamış bir tartışmanın ya da bitmemiş bir filmin tamamlananlara göre daha sık ve uzun süre hatırlanması olarak kendini gösteriyor.
Hepimiz arkadaşlarımızdan, çevremizden “Ya umrumda olmazdı da işte içimde kaldı diyemedim ya da yapamadım” gibi şeyleri çok duymuşuzdur. Aşık Veysel’in “Seversin, kavuşmazsın aşk olur” dediği de zeigarnik etkisinden başka bir şey değil aslında.
ZEİGARNİK ETKİSİ KAVRAMININ GELİŞİM SÜRECİ
Rus psikiyatrist Bluma Wulfovna Zeigarnik, bugün çoğu zaman anlam veremediğimiz geçmiş denen kuyudan sık sık bize göz kırpan kalıntıların neden bir türlü yok olmadığını bizlere bilimsel yolla açıkladığı ve literatüre kendi adıyla (zeigarnik etkisi) geçen kavramı ortaya atan bilim insanı.
Zeigarnik, Berlin’de doktorası için araştırma yaparken profesör Kurt Lewin ve diğer psikolog arkadaşlarıyla Berlin üniversitesi restoranına gider. Restoranda ilgilerini çeken ilginç bir şey vardır. Grubun siparişlerini alan garson siparişleri hiçbir şekilde kaydetmez. Bu durum Profesör Kurt Lewin’in dikkatini çeker ve Zeigarnik’e, garsonların henüz hesabı ödememiş müşterilerin siparişlerinin detaylarını, hesabı ödemiş olanlardan daha iyi hatırladıklarını fark ettiğini söyler. Bilim meraktan beslenir ya onlar da merak eder ve garsona bu durumu sorarlar.
Garson, siparişleri aklına yazdığını, yemeği masaya getirdikten sonra siparişi zihninden sildiğini söyler. Yani sipariş tamamlanınca unutulur ama henüz teslim edilmemiş siparişler daha net hatırlanır. Bu durum Zeigarnik’in henüz tamamlanmamış işlerin bellekte farklı bir konumu olup olmadığını ve bitmiş işlerden daha iyi hatırlanıp hatırlanmadığını merak etmesine yol açar. İşte bu Zeigarnik için çıkış noktası olur ve bu konuda bazı deneyler yapmaya karar verir.
BELLİ RENKTEKİ BONCUKLARI KENDİLERİNE VERİLEN SIRADA DİZME DENEYİ
Zeigarnik, deneklerden, bir seans içinde birden fazla kez, belli renkteki boncukları kendilerine verilen sırada dizmelerini ister. Zeigarnik, denekler boncukları dizerken bazen onlara engel olur ve işlerini yarım bıraktırır. Bu deney defalarca tekrar edilir bazı dizimlerde engel olunurken bazılarında olunmaz. Daha sonra Zeigarnik, aradan belli bir zaman geçtikten sonra deneklere hangi dizimlerin akıllarında kaldığını sorduğunda, kendilerine yarım bıraktırılan boncuk dizimlerinin daha fazla hatırlandığını görür.
SAKİN ZİHİN İLE OKUMA DENEYİ
Bu deneyde de bir grup denekten bir roman okumaları ve romana ait detayları aktarmaları istenir. Detayların hatırlanması konusunda, deneklerin romana, beklenilen düzeyde konsantre olamadığı görülürken, tamamlanmamış işleri olan fakat bu işleri tamamlamaları için kendilerine plan yapmaları için izin verilen kişilerin ise (işleri tamamlamaları için değil, tamamlanmamış işlerin nasıl tamamlanacağına yönelik plan yapmaları için) okudukları romana ait detayları daha iyi hatırladıkları görülür.
Burdan anlaşılan ise zihnin bilinçdışı çalışan kısmı, başka bir işe daha rahat geçebilmesi için, bir önceki işin bitirilmesi doğrultusunda, bilinç dâhilinde çalışan kısma (prefrontal kortekse) plan yapması için baskı yapmaktadır. Bu baskı tamamlama ya da tamamlamaya dair bir planla giderilebilir aksi halde, sonraki işler (belki de bütün bir hayat) olumsuz olarak etkilenebilecektir.
Başka bir deneyde de belli bir ödül karşılığı deneklerden bir puzzle yapmaları istenir ve henüz yarıdayken bırakmaları söylenir. Denekler ödüllerini alır ama gitmek yerine kalıp yarım kalan puzzle ile uğraşmaya devam ederler işte bu da zihnin tamamlanma eğiliminin yani zeigarnik etkisinin bir yansımasıdır.
Eğitimde de bunun etkisini kanıtlayan birçok çalışma bulunuyor. Molalarda bile yarım bırakılan konuyu beynin bir yandan işlemeye devam ettiği vb. gibi.
Kavrama yoluyla öğrenme kuramının (özellikle buradaki kuluçka ve aydınlanma evrelerinin) yine zihnin perde arkasında tamamlama eğilimi ile şekillendiği de zeigarnik etkisine başka bir örnek olabilir.
Peki sizin hatırladıklarınızdan kaçı tamamlanmış yaşantı?