Antalya’da 1600’lü yıllarda inşa edilen Tekeli Mehmet Paşa Camisi restorasyon çalışmaları sonrasında kirletildi
Antalya Kaleiçi’nde 1600’lü yıllarda inşa edilen Tekeli Mehmet Paşa Camisi’nin 4 yıl süren restorasyon çalışmaları tamamlandı. İlk cuma namazı geçen hafta kılınan, ancak resmi açılışı henüz yapılmayan camide, altın varak süslemeler daha ilk günden üzerlerine yazı yazılarak kirletildi.
Tarihi Kaleiçi’nde Saat Kulesi ve Yivli Minare ile birlikte kentin en önemli sembollerinden olan, 1600’lü yıllarda Osmanlı döneminde inşa edilen Tekeli Mehmet Paşa Camisi’nde Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nce 2018’de başlatılan restorasyon çalışmaları tamamlandı. Dış cepheleri tamamen çimentolu sıvayla kapatılan ve orijinalinde taş duvardan oluşan caminin tüm dış cephesi temizlenerek, çimentoyla kapatılan bazı çini ve süslemeler ortaya çıkartıldı.
Cami zeminindeki 12 santimlik betonarme şap da kaldırıldı ve altındaki özgün tuğla ortaya çıktı. Eski halinde hiçbir süslemenin görünmediği ana kubbe ve diğer kubbeler ile müezzin mahfilindeki ahşap süslemeler üzerinde sonradan müdahale ile oluşan 9 kat boyaya yapılan raspa çalışmaları neticesinde, Edirne kari stiline benzer süslemeler, Fetih suresi ve altın varak süslemeler bulundu. Yine caminin minberi üzerindeki altın varak süslemeler, raspa çalışmalarıyla ortaya çıkarıldı.
İbadete kapalı olan ve resmi açılışının önümüzdeki günlerde yapılması beklenen camide, restorasyon çalışmalarının ardından yapılan düzenlemelerde son aşamalara gelindi. Henüz imam ataması yapılmayan camide bireysel olarak namaz kılanlar veya ziyaret amaçlı girişler yapılabiliyor. Camide, tarihi dönemlere ait ve sonrasındaki müdahalelerle özelliğini neredeyse kaybettiği görüntülerle, bugünkü karşılaştırmalarına yer verilen fotoğrafların yer aldığı bir de sergi bulunuyor.
DAHA İLK GÜNLERDEN KİRLETİLDİ
Caminin minberinin yan kısmındaki altın varaklı süslemelerin, daha ilk günlerden kirletildiği görüldü. Minber yan duvarındaki altın varak süslemeler üzerine ‘salam-sosis’ kelimeleri yazıldığı görüldü. Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri kirletilen alanların cami açılışı yapılmadan önce yeniden temizleneceği ve düzenleneceğini açıkladı.
EN KAPSAMLI RESTORASYON OLDU
Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde ‘gayet süslü, ziynetli bir cami’ olarak geçen cami, Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Coşar’ın verdiği bilgilere göre, 1850 yılında Sultan Abdülaziz Rodos’tan buraya geleceği için bir onarımdan geçirildi. 1850’den sonra da 1909, 1940, 1952, 1977 ve 1996 yılında onarımlar yapıldı. En kapsamlı onarım ise 2018’de başlayıp 4 yıl süren bu restorasyon oldu.
KAYIP BEYİTLER BULUNDU
Kadınlar mahfilinde kayıp olan iki beyitin de ortaya çıktığı restorasyonda, büyük tahribata uğrayan ve üzerlerinde ‘Allah’, ‘Hz. Muhammed’, ‘Hz. Ebubekir‘, ‘Hz. Ömer’, ‘Hz. Osman’ ve ‘Hz. Ali’ yazılı hat eserlerdeki çatlaklar, Mersin balığından elde edilen tutkalla düzenlendi.
AVLUSUNDA MOZAİK ÇIKTI
Caminin avlu kısmında ise tuvalet yeri için kazı yapılırken Roma dönemine ait geometrik motiflerden oluşan mozaik ortaya çıkarıldı. Dairesel, geometrik motifler, aynı alanda daha sonraki dönemde yapılan tandır olmak üzere 10 metrekarelik alan üzerine cam panel konularak koruma altına alındı ve sergiye açıldı. Yine restorasyon sürecinde avluda 2 sarnıç, 2 tandır ve 3 mezar bulundu. Avluda biri kapının sağ, ikisi sol tarafında pencere altında bulunan 3 mezar düzenlendi. Ancak mezarların kime ait olduğu bilinmiyor.