TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında toplandı
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, komisyonun esas gündeminin sosyal ağların düzenlenmesi olduğunu belirterek, “Meclisimizin bütçeden sonraki en önemli gündemlerinden biri bu olacak. Geçen haftalarda bir vekilimizin hesabıyla ilgili sorun çıktı. Vekilin hesabını dahi herkesin seferber olmasına rağmen 48 saate yakın sürede geri alabildik” dedi.
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında toplandı. Google ve Youtube Türkiye temsilcilerinin dinleneceği komisyonda konuşan Hüseyin Yayman, kişisel verilerin korunmasının dijital ağlar meselesinde en önemli gündemlerden biri olduğunu söyledi. Yayman, “Biz kişisel verilerimizin korunmasını istiyoruz. Ve insanların bir metaya dönüşmesine kesinlikle karşıyız. Kişisel verilerin korunması ve dijital dünyanın yönetsel bir çerçeveye alınmasını ele almak lazım. İkinci konu ise temsilciliklerin açılması. Geçen haftalarda bir vekilimizin hesabıyla ilgili sorun çıktı. Vekilin hesabını dahi herkesin seferber olmasına rağmen 48 saate yakın sürede geri alabildik. Normal vatandaşımızı göz önüne aldığımızda bu vatandaşımızın ne kadar mağdur olduğunu, olacağını düşünün” ifadelerini kullandı.
‘EN BÜYÜK UYUŞTURUCU SAĞLAYICI YERLERDEN BİRİ’
Yayman, Türkiye’de sağdan sola, iktidardan muhalefete komisyonun esas gündeminin sosyal ağların düzenlenmesi olduğunu kaydederek şöyle konuştu:
“Meclisimizin bütçeden sonraki en önemli gündemlerinden biri bu olacak. Dezenformasyon ile mücadele konusunu önemli olarak ele almaktayız. 81 vilayette hangi sosyal ağı kullanırsa kullansın vatandaş, bu konuda bir başı boşluk olduğunu işitmekteyiz, bu yönde şikayetler gelmektedir. Türkiye’de şu anda bunu TBMM çatısı altında söylemekten hicap duyarım ama en büyük uyuşturucu sağlayıcı yerlerden biri dijital ağlar. Beyaz kadın, insan ticareti pek çok konuda problem var. Bunların hukuksal ve yönetsel çerçeveye alınmasını ve bu konularda ciddi yaptırımlar alınmasını istiyoruz. Diğer taraftan küreselleşen kötücülük görüyoruz. Bunlar hem siyaset kurumunu hem demokrasiyi rehin alan gelişmelerdir. Dijital ağların yapıcı etkisini kenara bırakarak yıkıcı etkisini ön plana çıkmasıdır.”
‘AŞI KARŞITI KAMPANYANIN MERKEZİ DİJİTAL AĞLAR OLDU’
Yayman, Covid-19 salgını süreciyle beraber dijital ağların yaygın şekilde kullanıldığını bildirerek, “Aşı karşıtı kampanyanın en büyük merkezinin dijital ağlara dönüşmüş olması, üzerinde durulması gereken husustur. TBMM olarak dijital ağların yıkıcı etkilerinin öne çıkmasını doğru bulmuyoruz. Türkiye’de 60 milyon sosyal ağ kullanıcısı vardır. Google ve YouTube yüzde 194,5 oranıyla Türkiye’de en çok kullanılan ağlar. Bu geleneksel yapıların hızla çözülmeye başlamasıyla birlikte dijital geleceğin başladığını ortaya koymaktadır. Biz de TBMM olarak dijital çağa uygun biçimde hem yasal hem hukuksal düzenlemelerin yapılmasının takipçisiyiz. Sosyal ağlar ifade özgürlüğünün önünü açan, siyasetin alanını genişleten bir işlev yüklenmesi gerekir” diye konuştu.
‘230 MİLYON KELİMEYİ TÜRKÇE’YE ÇEVİRDİK’
Google Türkiye yetkilisi Erkan Kaptan, Google’ın dünyadaki serüveninin 23 yıl önce başladığını, internet kullanımının bu süre içinde ivme kazandığını söyledi. Kaptan, Google’ın misyonunun dünyadaki bilgileri düzenleyerek, herkesin erişebileceği ve faydalanabileceği hale getirmek olduğunu belirtip, “‘Herkes için Google’ felsefesiyle ürün ve hizmetlerimizin dünyaya fayda sağlaması için çalışıyoruz. Geliştirdiğimiz teknolojinin getirdiği sorumluluk bilinciyle başarımız, bize güvenen insanların tercihiyle doğru orantılı. İnsanların güveni, yaptığımız her şeyin temelidir. Bu güven insanların yüksek bilgiye erişimini sağlamak, insanların mahremiyetini korumak ve çevrim içi ortamda onları güvende tutmak. Bilgiye erişim konusunda hala yapılacak çok işimiz var. Türkçe’miz dünya genelinde önceliklendirdiğimiz dillerde. 170 kişilik ekip tarafından çevrilen çeşitli ürün ve hizmetlerimiz, dilimizi konuşan kullanıcılar ile buluşuyor. Son 15 yılda 230 milyon kelimeyi Türkçe’ye çevirdik” dedi.
‘GOOGLE ARAMA MOTORU 200’Ü AŞKIN ÜLKEDE KULLANILIYOR’
Google Türkiye yetkilisi Zeynep Güven ise Google arama motorunun amiral gemi niteliğinde olduğunu söyleyerek, “Arama motorumuz sayesinde Google bir şirket ismi olmaktan bir fiile evrildi. Google arama motoru, 200’ü aşkın ülkede kullanılıyor. Arama motorunun ekonomiye katkısı da göz ardı edilemez. Küçük büyük tüm işletmeleri doğrudan müşterilerine ulaştırarak başarılı olmalarına destek olur. Buna internette bir web sitesi olmayan işletmeler de dahil. Aylık ortalama internette herhangi bir sayfası olmayan bir işletmeninin, Google arama motoruyla 120 milyon işletmenin müşterilerine ulaşmasına fırsat tanıyan bir araç” diye konuştu.
Zeynep Güven, Google arama motorunun dört temel unsura dayandığını belirtip, “Günlük aramaların yüzde 15’i arama motorunun daha önce hiç karşılaşmadığı aramaları içeriyor. Google, kimseden arama sıralaması için ücret talep etmez. Kullanıcı verisini para karşılığı üçüncü kişilerle paylaşmaz. Reklam içeriğini açıkça reklam olarak etiketler. Arama, tıpkı televizyon, gazete, radyo gibi reklam desteğiyle finanse edilen bir iş modelidir” dedi.
‘YOUTUBE’A HER DAKİKA 500 SAAT ÜZERİNDE VİDEO YÜKLENİYOR’
Zeynep Güven, Google’ın video sağlayıcı platformu olan YouTube’un kuruluşunun üzerinden 14 yıl geçtiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:
“YouTube pek çok içerik üreticisini kendine çeken gıdadan eğitime, kültürden spora çok sayıda içeriğe yer sağlayan platform. YouTube 100’den fazla ülkede 80 ayrı dilde izlenebiliyor. Daha çarpıcı bir istatistik paylaşım; bugün her dakika YouTube’a yüklenen video 500 saatin üzerinde. Bu nedenle YouTube’un yarattığı büyük bir ekonomik değer ve ekosistem var. YouTube her dakika yüklenen onca içeriğe rağmen telif hakkı konusunda da son derece titiz bir platform. Hak sahipleri, YouTube’ın telif hakkı uygulama araçları sayesinde içeriklerinin nasıl paylaşıldığı konusunda kontrol sahibi olur ve bu araçlar sayesinde hak sahiplerine 3 milyar doların üzerinde ödeme yapılmıştır. YouTube ekosistemi, Türkiye’de de çok boyutlu bir ekonomiye dönüşmüş durumda. ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisi 12 ayrı dilde YouTube’da gösteriliyor. Sadece Arapça yayınlarındaki takipçi 2 milyon. ‘Diriliş Ertuğrul’ dizisi ki bu çok enteresan, Urduca versiyonu 17 milyon takipçiyle yayınlanıyor.”