TBMM Başkanı Mustafa Şentop, “Bazı Avrupa ülkeleri sürekli öne çıkardıkları değerleriyle çelişme ve taraf oldukları uluslararası sözleşmeleri ihlal etme pahasına, Suriyelilere kapılarını kapamışlar, yeni sınırlar inşa etmişler, sınırlara dikenli teller çekmişlerdir.
Ekonomik refahları ile övünen bu ülkeler, göç etmek zorunda kalan insanlara sırtını dönerken, Türkiye olarak bizler kimseye hiçbir ayrımcılık yapmaksızın her türlü din, dil ve etnik kökenden insanı kucakladık” dedi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Parlamentolar Arası Birlik (PAB) 5’inci Dünya Parlamento Başkanları Konferansı’na katıldı. Konferansta konuşan Şentop, insanlık tarihinin, insanların yeryüzündeki hareketleriyle yakından ilgili olduğunu bildirdi.
Türkiye’nin; üç kıtayı birbirine bağlayan ve farklı medeniyetleri buluşturan coğrafyasıyla göç ve insan hareketliliğini en yakından tecrübe eden ülkelerin en başında geldiğini belirten Şentop, “Türkiye, komşumuz Suriye’de ortaya çıkan, yaklaşık 12 milyon insanı yuvasından eden ve şimdiye dek yaşanmış en büyük göç krizi sonucunda, 4 milyona yakın Suriye vatandaşını misafir etmekte, bu insanların barınmadan beslenmeye, eğitimden sağlığa her türlü ihtiyacıyla kendi vatandaşlarımızdan ayırmaksızın yakından ilgilenmektedir.
Fakat, ne yazık ki bu insanlık krizinde uluslararası kamuoyu yeterli seviyede dayanışma sergileyememiştir. Bazı Avrupa ülkeleri sürekli öne çıkardıkları değerleriyle çelişme ve taraf oldukları uluslararası sözleşmeleri ihlal etme pahasına, Suriyelilere kapılarını kapamışlar, yeni sınırlar inşa etmişler, sınırlara dikenli teller çekmişlerdir. Ekonomik refahları ile övünen bu ülkeler, göç etmek zorunda kalan insanlara sırtını dönerken, Türkiye olarak bizler kimseye hiçbir ayrımcılık yapmaksızın her türlü din, dil ve etnik kökenden insanı kucakladık. Türkiye’nin göç mağdurlarına sağladığı eşsiz yardımlara bakarak ülkem adına iftihar ettiğimi de bu vesileyle bir kez vurgulamak isterim” dedi.
‘MALZEME EDİLMEMELİ’
Şentop, insanın hangi coğrafyada olursa olsun insanlık şerefine yaraşır bir şekilde yaşaması gerektiğini belirterek, dünya nimetlerinin ayrıcalıklı bir zümrenin malı değil, yeryüzündeki tüm milletlerin hakkı olduğunu vurguladı. Şentop, şunları kaydetti:
“Ancak, bazı ülkeler göç meselesine sadece güvenlik ve çıkar penceresinden bakarak olayın insanî ve vicdanî boyutunu görmezden gelmektedir. Bu durum ise maalesef toplum içinde yabancı düşmanlığı, göçmen karşıtlığı gibi mültecilerin karşılaştığı sorunları körüklemektedir. Göç, iç siyasetin popülist söylemlerine bu şekilde malzeme edilmemelidir.
Şunu unutmamak gerekir ki eğer başka ülkelerde barış, huzur, adalet ve refah yoksa, asgarî insanî şartlarda hayat sürmek mümkün değilse, insanlar göç etmek zorunda kalıyor ya da zorla yerinden ediyorsa, bu küresel bir sorundur ve çözüm için işbirliği ve eşgüdüm kimsenin kaçamayacağı bir sorumluluktur. Bu düşüncelerle hepinize saygılarımı sunuyor, toplantımızın insanlığın refah ve huzuru için faydalı sonuçlar vermesini temenni ediyorum.”