Stres sadece insanlarda değil, tüm canlılarda…Bu yazımızdaki odak noktamız, kedilerde olumsuz fiziksel ve davranışsal sonuçlarla ilişkili stres üzerine…
Stres etkeni duygusal olabilir, ancak bunun sonucu hipotalamik-hipofiz-adrenal aksın/eksenin tetiklenmesi ve bir dizi fizyolojik olaydır.
Şiddetli korkulu veya rahatsız edici olaylara maruz kalmak, yıllarca aynı derecede korkutucu tepkileri tetikleyen uzun vadeli nörokimyasal değişikliklere ve ilişkilere neden olabilir.
Şiddetli tepki ne kadar aşırıysa, kedinin nörokimyası da gelecekteki şiddetli/korkulu davranışları kolaylaştıracak şekilde değişebilir.
Bu noktada yoğunlaştığımız nokta zararlı stres…
Bir kedi için zararlı stresin ne olduğunu anlayarak onu daha iyi önleyebiliriz.
Davranışsal sorunlar için herhangi bir değerlendirmenin parçası, strese bağlı olabilecek davranış ve çevre arka planındaki faktörlerin değerlendirmesine ihtiyaç duyar.
Stres etkenlerinin tamamen yok olmasını sağlamak imkansızdır. Peki bir miktar stres veya kışkırtma olabilir mi ? Evet, olabilir; esnek nöroendokrin ve davranış tepkileri geliştirmek için bir miktar stres veya kışkırtma/provokasyon gereklidir.
Koruyucu tıbbın önemli bir parçası, zararlı stresin yorumlanması ve kediler için stresin nasıl en aza indirilebileceği ile ilgili açık iletişimdir.
Kedi sahiplerinin şikayet ettiği çoğu kedi davranışları genellikle zihinsel ve fiziksel uyarılma eksikliği ile ilişkili, ya da korku ya da endişeyle…
Peki bunlar önlenebilir mi ? Evet, önlenebilir. Nasıl mı ? Kedinin ortamını zenginleştirmek ve rutinlerinde tutarlılık sağlamak bu sorunların çoğunu engeller.
“Kedimin yaptığı tek şey bütün gün uyumak. Kedim stresle yaşamıyor. Ben yaşıyorum” diye söylenebilir bir kedi sahibi ancak bu kedinin stressiz olduğu anlamına gelmiyor. Zararlı stres konusunda bilgilenmek, eğitilmek sorunların çözümünde en azından yardımcı olabilir…
Gelin, zararlı stres örneklerine, kedilerin stres veya sıkıntı ile ilişkili fiziksel ve davranış parametrelerinde önemli sapmalara sahip olduğu durumlara bakarak devam edelim…
- Kedilerin uzun süre aç tutulduğu düzensiz ve öngörülemeyen beslenme süreleri;
- Çöp kutularının düzensiz ve öngörülemeyen temizliği;
- İnsanlar tarafından okşamanın veya yeterince ilgilenmenin olmaması, dolayısıyla olumlu etkileşim azlığı;
- Öngörülemeyen ve alışılmadık değişimler veya durumlar;
- Sosyal çevredeki değişiklikler ( Örneğin, yeni bebek, eş, oda arkadaşı; sahibinin çalışma programında değişiklik );
- Fiziksel çevredeki değişiklikler;
- Zihinsel uyarım/uyarılma eksikliği;
- Yüksek ses gibi kediyi keskin bir şekilde ürküten herhangi bir şey;
- Seçme eksikliği veya durumlar üzerinde kontrol eksikliği ( davranış tuzağı )
Peki kedi stresinin, kaygısının veya korkusunun ortak göstergeleri nelerdir ?
- Azalmış tırmalama ( özellikle kedi depresyonu ve yas tutması ile uyumlu durumlarda veya diğer kedilerle artan olumsuz/kavgalı etkileşimlerde );
- Azalmış sosyal etkileşim;
- Azaltılmış aktif keşif ve oyun davranışı;
- Günlük uyanık geçirilen zamanın çoğalması ( Örneğin, uyanıklık ve etrafı veya herhangi bir şeyi tarama davranışı sergilemek );
- Artan gizlenme veya saklanma girişimleri;
- Çiftleşme davranışlarının başarısının ve sıklığının azalması;
- Kronik yoksunluk ve depresyon belirtileri;
- İştahta değişiklikler ( iştahsızlık veya aşırı yeme [bazı kedilerde strese bağlı olarak ortaya çıkabilir])
Tüm bu gözlemler, değerlendirmeler ve bilgiler umarım tüm kedi ve cansever dostlarımıza yararlı olur.
Her şeye rağmen can dostlarımızı tabiatları ile, oldukları gibi kabul ediyoruz ve onları seviyoruz.
Kaynaklar
AMERICAN ASSOCIATION OF FELINE PRACTITIONERS