İzmir Kent Konseyi kadına şiddetle mücadele mesajında “Bütünsel ve hep birlikte mücadele zorunludur” dedi
İzmir Kent Konseyi Başkanı Nazik Işık, başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere ev içi şiddetle mücadelede ulusal hatta ve süreklilik gösteren bir siyasi iradeye ihtiyaç olduğunu belirterek, “Kadınlar olarak örgütlü olsak da önüne geçemediğimiz şiddete karşı bütünsel ve hep birlikte mücadele zorunludur” dedi.
İzmir Kent Konseyi, İzmir Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele İl Eylem Planı hazırlıklarına katkı amacıyla STK çalıştayı düzenledi. Çalıştayda konuşan Kent Konseyi Başkanı Nazik Işık, “Çalıştayın varlık nedeni; 4. Ulusal Eylem Planı çerçevesinde hazırlanacak İzmir İl Eylem Planı’na sivil toplumun katkısını sunmaktır. Giderek artan ve engel olunamayan kadın, çocuk ve LGBT’lerin maruz kaldığı, sivil toplum olarak, kadınlar olarak örgütlü olsak da önüne geçemediğimiz şiddete karşı bütünsel ve hep birlikte mücadele zorunludur” dedi.
İstanbul Sözleşmesi‘ne geri dönüşünün önemine vurgu yapan Işık, cinsiyetçilikle mücadelenin ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamanın, şiddeti önleme açısından çok değerli olduğunu söyledi. Çalıştayın ‘İzmir’de Şiddetle Mücadele Hizmetlerinde Durum’ konulu sunumlardan oluşan ilk bölümünde, kamu, sivil toplum ve meslek örgütlerinden temsilciler; adalet, kolluk, sağlık, yerel yönetimler, sosyal hizmetler ve kadın örgütleri ile ilgili bilgilendirme yaptı.
RAPOR KAMUOYUNA SUNULACAK
İzmir Kent Konseyi Kadın Meclisi’ni oluşturan çok sayıda kadın derneğinden temsilcilerin katılımıyla yapılan çalıştayda 5 atölye çalışması gerçekleştirildi. Kent Konseyi Başkanı Işık’ın verdiği bilgiye göre, Bornova Belediyesi Atatürk Sivil Toplum Yerleşkesi’nde yapılan çalıştayın çıktıları kısa sürede rapor haline getirilip kamuoyuyla paylaşılacak ve il eylem planı hazırlıklarından sorumlu kuruluşa da sunulacak.
AİLE İÇİ ŞİDDETİN KORKUNÇLUĞU ROMANDA
Aile içi şiddet ve kadın ile çocuğa yönelen istismarlar ve tacizlere vurgu yapan ‘Adımı Deniz Koydular’ isimli romanın yazarı Demet Cengiz de çalıştaya katıldı. Çalıştayın sonunda romanını katılımcılar için imzalayan Cengiz, “STK‘ların dikkat çektiği, tablolarda birer rakam olarak görünen aile içi şiddetin korkunçluğunu bir romanla anlatmaya çalıştım” dedi.