Maske pandeminin hayatımıza kattığı cerrahi maskeler değil yüzümüze taktığımız duygularımızı gizleyen görünmez maskeler.
Duygularımızı kamufle etmek için, nasıl görünmek istiyorsak öyle görünmemizi sağlayan var ama yok olan geçici görünmez maskeler. İnsanlarla aramıza görünmez bir mesafe koyduğumuz, duygularımızı belli etmemek istediğimiz anlarda yüzümüze kondurduğumuz samimiyetsiz bir gülümseme mesela.
Aslında nasılsak göstermemiz gerekirken kendimize ördüğümüz gereksiz bir duvar. Ne olurdu kendimiz gibi olsak? Gülsek, ağlasak, üzülsek, sevinsek… Her normal insan gibi. Kendimizi gizlemeye ne gerek var? Toplum içinde asık suratlı mutsuz olmak yadırganırken mutlu insanlar hep kabul görür gibi hissediyoruz çoğumuz. Belki etrafımızdan öyle gördüğümüz için belki toplumsal normlar, yazısız kurallar yüzünden.
Hepimiz aynı olmak için çabalayıp duruyoruz. Yüzler aynı, kıyafetler aynı, ayakkabılar aynı… Aslında hepimiz birbirimizden farklıyız. Birer çiçek birer kuş gibiyiz. Türümüz aynı olsa da görünüşümüz, duruşumuz, duygularımız aynı olmaz, olmamalı. Aynı acıya ağladığımız aynı mutluluğa güldüğümüz zamanlar olabilir ama her gün birbirinin aynısı olaylar yaşamıyoruz. Ne olursa olsun birbirimizi yargılamamalıyız. Olduğumuz gibi görünsek her şey çözülecek gibi.