Seramiksan Direktörü M. Süreyya Çağlar, banyolarda kullanılan suyun evsel su tüketiminin yüzde 70’ini oluşturduğunu belirtti.
Her yıl 5 Haziran’da kutlanan Dünya Çevre Günü, sürdürülebilirliğin ve çevreye duyarlı ürünlerin gündeme gelmesine sebep oluyor. Türkiye’deki tatlı suyun yüzde 16’sının evlerde kullanıldığını ve banyolarda kullanılan suyun evsel su tüketiminin yüzde 70’ini oluşturduğunu belirten Seramiksan Direktörü M. Süreyya Çağlar, “Suyla çalışan ve banyolardaki su tüketiminde başı çeken klozetleri çevre dostu yaparak tonlarca su tasarruf etmek mümkün” dedi.
Renolon’un yayımladığı verilere göre, sürdürülebilirlik uzmanlarının yüzde 75’i, şirketlerin çevre politikalarının müşteri ilişkilerinde önemli bir yere sahip olduğunu düşünüyor. Tüketiciler ise yüzde 85 oranıyla uzmanlardan daha kararlı bir tavır ortaya koyuyor ve 5 yıl öncesine kıyasla daha sürdürülebilir ürünler satın almayı tercih ediyor. Bu durum şirketlerin satış gelirlerine de yüzde 20 artış olarak yansıyor.
Sürdürülebilirliğin iş süreçlerinin temel yapı taşları arasında yer aldığını aktaran Seramiksan Direktörü M. Süreyya Çağlar, konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “Sürdürülebilirlik, doğal kaynaklarımızın kontrollü olarak kullanılmasını, bugünün ihtiyaçlarının yarının kaynaklarını tehlikeye atmadan karşılanmasını ifade ediyor.
Şirket olarak dünyamızın daha yaşanılabilir bir yer olması gayesiyle sürdürülebilirliği seramiğin yaşam döngüsü doğrultusunda, hammadde üretiminden satış sonrası ilişkilerine kadar kurum kültürümüze entegre ettik. Tüketici davranışlarının pazar dinamiğindeki etkisinin farkındalığıyla, bir yandan müşterilerimize sürdürülebilir ürünler sunarken, diğer yandan bu alandaki yatırımlarımızı artırıyoruz” şeklinde konuştu.
SERAMİK ATIKLARI İŞLEYEREK ÇEVREYİ KORUYORUZ
Sürdürülebilirlik kapsamında 2019’da kurdukları geri dönüşüm tesisleriyle seramik atıklarını yeniden değerlendirdiklerini aktaran aktaran Çağlar, “Geri kazanım tesisimizle seramik atıklarımızı işleyerek üretim sürecine yeniden dahil ediyoruz. Böylece daha az hammadde tüketimiyle karbon salımımızı azaltıyor ve çevreyi koruyoruz.
Ayrıca fabrikalarımızda kullanılan suyu arıtma tesislerimizde geri dönüştürerek ‘sıfır atık su’ politikasıyla gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir dünya bırakmayı hedefliyoruz. Elbette sürdürülebilirlik çalışmalarımız yalnızca üretim süreçleriyle sınırlı değil. Banyolara yönelik su tasarrufu sağlayan ve hijyen teknolojisine sahip ürünlerimizle hem doğa dostu banyolar sunuyor hem de aile bütçesine katkıda bulunuyoruz” dedi.
KLOZETLERİ ÇEVRE DOSTU YAPARAK SU TASARRUF ETMEK MÜMKÜN
Türkiye’deki tatlı suyun yüzde 16’sının evlerde kullanıldığını ve banyolarda kullanılan suyun evsel su tüketiminin yüzde 70’ini oluşturduğunu belirten Çağlar, “Suyla çalışan ve banyolardaki su tüketiminde başı çeken klozetleri çevre dostu yaparak tonlarca su tasarruf etmek mümkün. Örneğin klasik rezervuarların depolama kapasitesinin 8 litre olduğunu düşündüğümüzde, 4 kişilik bir aile 2,5 / 4,5 lt suyla çalışan klozeti kullandığında yaklaşık yüzde 65 daha az su harcayarak yılda 37,9 ton su tasarrufu yapılabilir” ifadelerini kullandı.
“YEŞİL EV” TRENDİ BANYOLARDAN YÜKSELİYOR
En çok talep gören seramik sağlık gereçleri ürünlerinde yalnızca tasarruf değil, hijyen teknolojisine de önem verdiklerinin altını çizen Seramiksan Direktörü M. Süreyya Çağlar, “Banyolarda kullandığımız tüm seramik ürünleri iyonla kaplıyor ve mikropların kimyasal madde kullanılmadan temizlenmesini sağlıyoruz. Bu sayede su tasarrufu yaparken, sağlıklı bir yaşam alanı oluşturuyoruz. Doğanın renklerinden oluşan farklı stil ve ebattaki karolarımızla da yüzeyler ve ürünler arasında tasarım bütünlüğü yakalıyoruz. Tüketicilerimizin en çok vakit geçirdiği alanları hem sürdürülebilir ürünlerle tasarlamak hem de estetik bütünlük yakalamak için portföyümüzü büyütmeye devam ediyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.