İçişleri Bakanlığı tarafından afetler konusunda seçilen 6 pilot ilden Rize’de, doğal afet durumunda risk teşkil eden sorunlar tespit edildi.
‘İl Afet Risk Azaltma Planı’ (İRAP) hazırlandı. Planla afetler yaşanmadan önlem alınmasının amaçlandığını belirten İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürü Şakir Kurk, “İlimizin afetselliğinin yüzde 96’sı sel ve heyelan. Bu afetlerde can ve mal kaybının yaşanma sebebi ise hatalı ev yeri ve yerleşim yeri seçimleri, dere yataklarına ev yapılması. Tüm kurumlar bundan sonra köprü, yol, kamu ve özel binaları yaparken bu plan üzerinden değerlendirilerek yapacak. Planla yaşanabilecek afetlerin önüne geçilecek” dedi.
İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nca ‘İl Afet Risk Azaltma Planı’ (İRAP) çalışmalarının başlatılması için pilot il olarak seçilen 6 ilden (Samsun, Adana, Afyon, Rize, Tekirdağ ve Sivas) olan Rize’de doğal afetler durumunda risk teşkil eden sorunlar tespit edildi, ‘İl Afet Risk Azaltma Planı’ hazırlandı. 1 yıldır devam eden çalışmalar, 25- 26 Kasım ile 17-18 Aralık tarihlerinde gerçekleştirilen çalıştay ile son buldu. Çalıştayda Rize’de sel ve heyelanlar için saptanıp, risk teşkil eden sorunlar ele alındı.
Kentte, yüzde 96’sı sel ve heyelanların neden olduğu afetlerde; can ve mal kaybının yaşanma gerekçeleri ortaya konuldu. 52 kurum, kuruluş ile kentteki meslek odaları temsilcilerini de önemli katkı sağladığı çalışma ve analizlerde; hatalı ev ve yerleşim yeri seçimleri, dere yataklarına ev yapılması, jeolojik etüt yapılmadan açılan hatalı yollar, ev yapan vatandaşların hiçbir uzmandan bilgi almadan rastgele yerlere ev inşası gibi tespitlere yer verildi.
‘AMAÇ AFETLERİ YAŞAMADAN ÖNLEM ALMAK’
İl AFAD Müdürü Şakir Kurk, planla, afetler yaşanmadan önlem alınmanın amaçlandığını belirtti. Rize’nin metrekareye en fazla yağış alan illerinden biri olduğunu hatırlatan Kurk, “Ülkemiz genelinde yılda metrekareye 600-630 kilogram yağmur düşerken, ilimizde bu oran 2 bin 250 kilogram.
Yılda ortalama 3 -4 kez, saatte 150 kilogram yağmur yağdığında sel, heyelan ve taşkınlar meydana geliyor. Bu afetler sonrasında ise ne yazık ki can ve mal kayıpları yaşanıyor. Teknik ekibimiz 1960’lı yıllardan itibaren arşiv kayıtlarını inceleyerek, sel ve heyelanlar nedeniyle 2 bin 500 kadar evin nakline karar verildiğini tespit etti. Yaklaşık 7 bin civarında ev ise istinat önlemleri ve drenaj projeleri desteklendi.
Bu çok ciddi bir kamu kaynağının kullanıldığı anlamına geliyor. 2023 yılına kadar bütün illerin risk azaltma planlarının oluşturulması yönünde karar alındı. Ülkemizde 6 il pilot il olarak belirlendi. Diğer iller deprem, kaya düşmesi gibi afetlerde pilot il seçilirken Rize, sel ve heyelanlar açısından pilot il olarak belirlendi.
Aralık 2019’da başlatılan çalışma 1 yıldır devam ediyordu. İRAP ilimiz için son derece önemli bir plan. Bugüne kadar hep yaşanan afetlerle uğraştık. Yaşanan afetleri iyileştirmeye çalıştık. Risk azaltma planındaki amaç afetler yaşanmadan önlem almak” dedi.
‘RİZE AFETLERDEN ÇOK ÇEKTİ’
Rize’de afetselliğinin yüzde 96’sını sel ve heyelan oluşturduğunu kaydeden Kurk “Pilot il seçilmemizin öneminin çok büyük olduğunu düşünüyoruz. Çünkü biz vilayet olarak afetlerden çok çektik. Ama devletimiz her defasında gücünü şefkatli elini bölgemize sürerek sıkıntılarımızı en aza indirdi. İlimizin afetselliğinin yüzde 96’sı sel ve heyelan. Bu afetlerde can ve mal kaybının yaşanma sebebi ise hatalı ev yeri ve yerleşim yeri seçimleri, dere yataklarına ev yapılması, jeolojik etüt yapılmadan açılan hatalı yollar, ev yapan vatandaşların hiçbir uzmandan bilgi almadan rastgele yerlere ev yapması.
Rize’de kuru dere diye tabir edilen yağmur yağınca ortaya çıkan derelerin olduğu noktalara ev yapanlar ne yazık ki yağmurlarla birlikte büyük korkular, can ve mal kayıpları yaşıyor. İRAP toplantısında tüm bu yanlışlıklar tek tek tespit edildi. Bütün kurumlar bundan sonra köprü, yol, kamu ve özel binaları yaparken bu plan üzerinden değerlendirilerek yapacak ve yaşanabilecek afetlerin önüne geçilecek” diye konuştu.