AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın Ukrayna ziyareti Karadeniz açısından son derece önemli olacaktır” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yarın Ukrayna’ya ziyaret gerçekleştireceğini söyleyerek, “Sayın Cumhurbaşkanı’mızın Ukrayna ziyareti Karadeniz açısından son derece önemli olacaktır. Cumhurbaşkanı’mız hem Rusya hem Ukrayna tarafıyla meseleyi açıkça konuşabilen bir lider olarak bu inisiyatifi gerçekleştiriyor. Burada herhangi bir problem çıkmaması için bu inisiyatifin alınması son derece kıymetli olacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde partisinin bir grup milletvekiliyle kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Çelik, basına kapalı gerçekleşen toplantının ardından açıklama yaptı. Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 50 milletvekiliyle görüştüğünü toplantıda iç ve dış siyasetle ilgili değerlendirmelerde bulunduğunu söyleyerek, “Cumhurbaşkanı’mız yoğun bir şekilde yaptığı illere ziyaretleriyle ilgili değerlendirmelerini paylaştı.
Toplantıya katılan milletvekillerimizin illerinde yaptığı çalışmalarıyla ilgili uyarıları ve tavsiyeleri oldu. İl ziyaretleri yoğun bir şekilde devam edecek Cumhurbaşkanı’mızın. En önemli husus vatandaşımızın ne dediğidir. Hepimiz vatandaşımızın talimatları doğrultusunda yetkilerimizi kullanıyoruz. AK Parti her zaman olduğu gibi en ince ayrıntılarına kadar toplumsal hassasiyetlerin nabzını tutmak için konsantrasyonunu sürdürüyor. Hizmet siyaseti konusunda değerlendirmelerimiz var. Vatandaşlarımızın bazı yerlerdeki problemlerin çözülmesi için milletvekilleri bazı yasa tekliflerinin içeriklerini paylaştılar. Hizmet siyaseti konusunda da AK Parti’nin gücü gözüküyor” dedi.
‘BU, KARDEŞ ÜLKE TOPRAKLARINA MÜDAHALE DEĞİL’
Ömer Çelik, Türkiye’nin en güçlü şekilde terörle mücadelesinin devam ettiğini söyleyerek “Dün gece Kış Kartalı Harekatıyla hava kuvvetlerimiz terör örgütlerinin yapılarını darmadağın etti. Bugün Eren Operasyonunun yeni safhası başladı. Ülkemize düşman olan, demokrasimizi tehdit eden terörle mücadele en güçlü şekilde sürecektir. Özellikle sınır ötesi harekatlar söz konusu olduğunda kara propaganda merkezleri hemen çalışmaya başlıyor. Bu, kesinlikle kardeş ülke topraklarına müdahale değildir. Bu terör örgütlerine dönük bir mücadeledir, operasyondur. Tamamen hukuk temelinde gerçekleşmektedir” diye konuştu.
‘UKRAYNA ZİYARETİ SON DERECE ÖNEMLİ’
Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yarın gerçekleştireceği Ukrayna ziyaretinin çok önemli olduğunu kaydederek şunları söyledi:
“Yarın önemli bir ziyaretimiz olacak. Türkiye-Ukrayna ilişkilerinin 30’uncu yılı nedeniyle düzenlenecek bu ziyaret. Dünya siyasetinin en sıcak meselesi Rusya-Ukrayna arasındaki gerilim olduğu açıktır. Her iki tarafı da destekleyen devletler var; ama Karadeniz’de bir savaşın tekrar olmaması için sağ duyulu diplomasiyi çalıştıran yaklaşımların biraz geride kaldığını görüyoruz. Cumhurbaşkanı’mızın Putin’le dost olması ve Türkiye’nin NATO üyesi olması, krizin aşılmasında bölgede bu inisiyatifin alınması önemli. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın Ukrayna’ya yapacağı ziyaret Karadeniz açısından son derece önemli olacaktır. Cumhurbaşkanı’mız hem Rusya hem Ukrayna tarafıyla meseleyi açıkça konuşabilen bir lider olarak bu inisiyatifi gerçekleştiriyor. Burada herhangi bir problem çıkmaması için bu inisiyatifin alınması son derece kıymetli olacaktır.”
‘UMARIZ PROVOVASYON ORTAYA ÇIKMAZ’
Çelik, Ermenistan ile normalleşme sürecine yönelik karşılıklı uçuşların başlayacağını ifade ederek, “Ermenistan’la normalleşme adımlarını sıkı bir şekilde takip ediyoruz. Bu adımlar Türkiye’nin bir barış devleti olduğunu ortaya koymuştur. Umarız ki uçuşların başlamasından sonra herhangi bir provokasyon ortaya çıkmaz. Normalleşme böyle devam eder. Bu hem bölge için, bölgedeki barış vizyonunun korunması için gereklidir. Türkiye hem Şuşa beyannamesine güçlü şekilde destek veriyor” diye konuştu.
‘HAKARETE SESSİZ KALMAK ONAYDIR’
Ömer Çelik, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği suçlamasıyla tutuklanan gazeteci Sedef Kabaş’ı CHP heyetinin ziyaret etmesiyle ilgili, “Nefret söylemi, hakaret siyaseti tarafından korunur. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanına yapılan o hakaretler olduğu zaman programda olan milletvekilleri deseydi ki ‘evet biz muhalifiz cumhurbaşkanına; ama kimse kimseye böyle bir hakaret etmemeli’, bu nefret söylemiyle CHP kendisini ayrıştıracaktı. Daha sonra yapılan açıklamalarda da keşke bunu diyebilselerdi. ‘Biz hakaret ve nefret söylemine güçlü şekilde karşıyız, biz muhalefeti siyasi akılla yaparız’ deselerdi.
Artık kapanamayacak hale gelmiş bir cari açık var. Siyaset yapma konusundaki cari açığı hakaretle kapatmaya çalışıyorlar. Maalesef şimdiye kadar böyle bir açıklama yapılmadı. Cumhurbaşkanlığı makamına birisinin ‘ahır’ ifadesi kullanması karşısında sessiz kalan bir siyaset biçimini besleyen nefret siyasetidir. Hakarete sessiz kalmak onaydır. Kimin kimi ziyaret ettiği bizi ilgilendirmez. Şimdiye kadar bu nefret söylemine karşı bir tavır bir ses çıkmamıştır. Bir hakareti desteklemek üzere ziyarette bulunmak kimse için içine düşmesini önermeyeceğimiz durumdur. Allah kimseyi bu durumun içine düşürmesin” değerlendirmesinde bulundu.
‘BUNLAR SUNİ TARTIŞMALARDIR’
Ömer Çelik, Millet İttifakı içinde yaşanan “CHP ne kadar oy alırdı?” polemiğinin anımsatılması üzerine “Karşı ittifak içindeki siyasi tartışma ilgilendirmiyor bizi. Hemen her meselede terörle mücadele başta olmak üzere tutarsızlığın büyüdüğünü görüyoruz. Tezkere meselesinde gördük bunu. CHP tezkereye karşı çıktığını söyledi.
İttifakın başka unsurları başka davranışlar sergilediler. Kendi içinde tutarlılık oluşturamamış ve en temel meselelerde ayrılıklar yaşayan kimin önde, kimin kime muhtaç olduğunu ortaya koyan siyaset yarışı söz konusu. Kimin kime muhtaç olduğu milletin tartışması değil, o ittifak içinde. ‘A partisi mi B partisine muhtaçtır’, ‘B partisi mi A partisine muhtaçtır’; bu halkın sorunu değil. Bunlar suni tartışmalardır. Siyasi savrulmadan başka bir şey değildir. Suni gündemi esas gündem kabul ediyorlar ve onu da aşamıyorlar” dedi.