CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, “6 liderin imzaladığı ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ mutabakatında da belirttiğimiz gibi bütüncül politikalar üreterek, çoğulcu ve katılımcı demokrasiyi tesis edeceğiz” dedi.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Nazlıaka, kadınların yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını kazanışının 92’nci yıl dönümünde, 81 ildeki 973 ilçe kadın kolu başkanıyla birlikte eş zamanlı basın toplantısı düzenledi. Nazlıaka, Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkını kazanmasının ilk adımının 3 Nisan 1930 tarihinde atıldığını hatırlatarak, “92 yıl önce bugün, Belediye Kanunu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilmiş ve kadınlar yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını elde etmiştir. Bir kez daha ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve eşitlik mücadelesine omuz verenleri saygıyla ve minnetle anıyoruz” dedi.
‘ÜLKEYİ YÖNETİNLERİN ZİHNİYETİ DEĞİŞMELİ’
1930-2019 yılları arasında yapılan 19 yerel seçimde, toplamda 156 kadının belediye başkanı seçildiğini, erkeklerde ise bu sayının 32 bin olduğunu belirten Nazlıaka, “Bu tablonun nedeni kadınların yetersizliği veya siyasette yer almak istememesi değildir. Kadınların eşit temsil hakkına erişmesi için, öncelikle ülkeyi yönetenlerin zihniyeti değişmelidir. Kadın erkek eşitliğine inanmayanlardan, kadını özgürleştiren ve hayatın her alanında güçlendiren politikalar beklenemez” diye konuştu.
‘ÖZGÜRLÜKÇÜ BİR SİSTEM İNŞA EDECEĞİZ’
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün 2019 yılı verilerini de paylaşan Nazlıaka, Türkiye’nin kadına yönelik şiddette 1’inci sırada yer aldığına belirterek, şöyle konuştu:
“Ülkemizde, her 10 kadından 4’ü hayatında en az bir kez erkek şiddetine maruz kalıyor. Bu düzeni değiştirmenin tek yolu, eşitlikçi politikalardan geçiyor. Bizler, kadınların eşit temsil edildiği demokratik, laik bir Türkiye’yi yeniden inşa etmeye kararlıyız. Halkın gasbedilmiş egemenlik hakkını tekrar halka iade edeceğiz. Bunun için de yol haritamız hazır. 6 liderin imzaladığı ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ mutabakatında da belirttiğimiz gibi bütüncül politikalar üreterek, çoğulcu ve katılımcı demokrasiyi tesis edeceğiz.
Temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, düşüncelerin özgürce ifade edildiği, din ve vicdan özgürlüğünün, basın özgürlüğünün, kadın haklarının, çocuk haklarının, çevre haklarının tam anlamıyla güvence altına alındığı özgürlükçü bir sistem inşa edeceğiz. İlkokul birinci sınıftan itibaren eğitim müfredatına insan hakları ve kadın-erkek eşitliği dersleri koyacağız. Kız çocuklarının eğitim hakkını güvence altına alacak ve bu hakka erişimin önündeki tüm engelleri tek tek kaldıracağız. Eşitliği de özgürlüğü de ilk seçimlerden sonra bu topraklarda hakim kılacağız.”