Albayrak Grubu’nun Microsoft’a karşı açtığı 1,5 milyon dolarlık tazminat talepli davada ara karar çıktı.
Kararın emsal teşkil ettiğini vurgulayan Albayrak Grubu avukatlarından Sefa Karcıoğlu “Microsoft’a karşı açtığımız davada mahkeme, Microsoft’un Türkiye’de Gold Partneri olan ve Microsoft’un ürünlerini vekil eden şirkete satan yerel firmanın, Microsoft’un Türkiye’deki acentesi olduğuna ve davanın Microsoft’un yerel gold partner firmasına yöneltilmesine ilişkin ara karar oluşturmuştur” açıklamasında bulundu.
Albayrak Grubu, ERP sistemi hizmeti aldığı Microsoft’a, şirketi, merkezi yurt dışında bulunan bir bulut sistemi kullanmaya mecbur ettiği ve üretim sürecinde kesinti kaynaklı uğradığı zarar gerekçesiyle 2 yıl kadar önce 1,5 milyon dolarlık dava açmıştı. Davada mahkeme ara kararını açıkladı.
Grubun Topkapı Merkez Ofisi’nde karara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Karcıoğlu, “Global yazılım firmaları, Türkiye’de her yıl on milyonlarca dolar gelir etmelerine rağmen, Türkiye’de hem vergi vermemek hem de kendilerine karşı dava açılmasını zorlaştırmak için, ülkemizde herhangi bir şube ya da temsilcilik açmayarak vatandaşın hak arama özgürlüğünü zorlaştırmaktadır. Nitekim, bu tür global firmalara karşı hakkını aramak isteyen kişiler, dava dilekçesinin yabancı dile çeviri ile uluslararası tebligat masraflarına katlanmak zorunda bırakıldığı için, vatandaşın adalete erişim hakkını zorlaştırmakta, hak arama hürriyetini kısıtlamaktadır.
Oysa bu global şirketler, Türkiye’de partner, çözüm ortağı veya iş ortağı şeklinde isimlendirdiği yerel firmalar üzerinden ürünlerinin pazarlamasını ve satışını yapmakta, her türlü teknik desteği bu yerel firmalar üzerinden sunmaktadır. Global firmaların partner, çözüm ortağı veya iş ortağı gibi isimlendirdiği firmalardan ürün alan vatandaş, ürün veya hizmetle ilgili dava açmak istediğinde ise Türkiye’de herhangi bir muhatap bulamamakta, dava global firmaya yönlendirilmektedir” dedi.
GLOBAL FİRMALARA KARŞI AÇILAN DAVALARA EMSAL TEMSİL EDECEK
Karcıoğlu, “Dava dilekçesinin yabancı dilde çevrisinin yapılmasına, yurt dışı tebligat masrafları ödenmesine ve aylarca tebligat sürecinin beklenmesine gerek olmadığına ilişkin emsal bir karardır. Bu kararın diğer mahkemelerde de emsal kabul edileceğini ve Türk vatandaşları ve şirketlerinin hak arama özgürlüğünü daha da güçlendireceğini düşünüyoruz.
Yürüttüğümüz davada, global firmaların bulut sistemi üzerinden Türkiye’de ikamet edenlerin kişisel verilerinin yurt dışına sistem arızaları bahane edilerek aktarılmasına yönelik taleplerin haksız olduğuna ilişkin haklı mücadelemiz devam edecektir” diye konuştu.