Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, Beşar Esad’ın son yaptığı açıklamalar hakkında “Müreffeh bir Suriye görmek istiyoruz. Suriye konusunda duruşumuz nettir” dedi.
MİLLİ Savunma Bakanlığı (MSB) Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, “Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil, 65’i son bir haftada olmak üzere 1 Ocak’tan bugüne kadar 1828 terörist etkisiz hale getirilmiştir” dedi.
Tuğamiral Zeki Aktürk, son 1 haftada gerçekleştirilen faaliyetlere ilişkin bakanlıkta basın toplantısı düzenledi. Tuğamiral Aktürk, terörle mücadele operasyonlarına ilişkin, “Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil 65’i son bir haftada olmak üzere 1 Ocak’tan bugüne kadar 1828 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Geçtiğimiz hafta içerisinde Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 1 PKK’lı terörist daha Habur’daki hudut karakolumuza teslim olmuştur” diye konuştu.
‘1370 ŞAHIS HUDUDU GEÇEMEDEN ENGELLENDİ’
Hudut güvenliğine yönelik bilgi veren Aktürk, “Son bir haftada yasa dışı yollarla hududu geçmeye çalışan 394 şahıs yakalanmıştır. 1370 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Yakalanan şahıslardan 15’i terör örgütü mensubudur. Böylelikle, 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 9 bin 67’ye yükselmiştir. Hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 72 bin 82 olmuştur” ifadelerini kullandı.
‘ABD İLE FAALİYETİ FARKLI YERLERE ÇEKMEK DOĞRU DEĞİL’
Öte yandan MSB kaynakları, TCG (Türkiye Cumhuriyeti Gemisi) Anadolu ve TCG Gökova’nın ABD gemileriyle gerçekleştirdiği eğitimlerin bazı basın organları tarafından ‘İsrail’e destek’ gibi haberleştirilmesine ilişkin açıklama yaptı. Bakanlık kaynakları, “TCG Anadolu ve TCG Gökova ABD donanma unsurları USS Wasp ve USS Oak Hill ile 13-17 Ağustos’ta Akdeniz’de geçiş eğitimleri icra etmiştir. Geçiş eğitimleri bölgemizde bulunan dost ve müttefik ülke unsurları ile ortak çalışabilirliğin artırılması maksadıyla yapılan fırsat eğitimleridir ve diğer dost-müttefik ülke gemileriyle de yapılmaktadır. Bunlar rutin ve kapsamı itibarıyla kısıtlı eğitimlerdir. Yani tatbikat değildir, iddia edildiği gibi bir yıl önceden planlanmamıştır. Tatbikat ile geçiş eğitimi arasında çok büyük fark vardır.
Tatbikatlar belli bir senaryo çerçevesinde icra edilen çok sayıda ve çeşitli unsurun katıldığı faaliyetlerdir ve amacı vardır. Geçiş eğitimleri ise sadece gemilerin orada bulunmasından fırsatla ortaya çıkan sadece usullerin denendiği, ortak çalışabilirlik ve dostluğu geliştirmek dışında farklı bir amacı olmayan eğitimlerdir. Bu eğitimlere farklı anlamlar yüklemek yanlıştır. İcra edilen benzer diğer birçok rutin faaliyette de olduğu gibi, ABD tarafının da paylaşacağı dikkate alınarak, bu faaliyet ile ilgili bir paylaşım yapılmamış, faaliyet üzerinden bir mesaj verme ihtiyacı da duyulmamıştır. Ne İsrail’e faydası ne de Filistin’e zararı olan bu eğitim faaliyetini kapsam ve bağlamından koparıp farklı yerlere çekmek doğru değildir. Daha önce defalarca ifade edildiği gibi Türkiye Cumhuriyeti’nin Filistin halkının zararına olacak herhangi bir faaliyetin içerisinde olması mümkün değildir” dedi.
‘S-400 TSK ENVANTERİNDE BULUNMAKTA’
Bakanlık kaynakları, S-400 hava savunma sisteminin kullanılmaması şartıyla F-35 satışının gerçekleşebileceğine dair iddialara ilişkin de “Ülkemizin hava savunma ihtiyacına yönelik sistem gereksinimi devam etmektedir. Bu kapsamda S-400 hava savunma sistemi TSK envanterinde bulunmaktadır. Mevcut durumda bu konuyla ilgili yeni bir gelişme bulunmamaktadır” ifadelerini kullandı.
‘MÜREFFEH BİR SURİYE GÖRMEK İSTİYORUZ’
Bakanlık kaynakları, Beşar Esad’ın son yaptığı açıklamalara ilişkin sorulara da “Türkiye’nin Suriye’deki mevcudiyeti, Suriye topraklarının bölünmesine ve orada bir terör koridorunun oluşturulmasına engel olmaktadır. Türkiye olarak, istikrarsızlıklarla uğraşan ve terör örgütlerinin cirit attığı değil, demokratik ve müreffeh bir Suriye görmek istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız görüşme ve diyalog konusunda her düzeyde hazır olduğumuzu bizzat ifade ettiler. Sayın Bakanımızın Suriye ile görüşme konusunda daha önce yapmış olduğu açıklamanın etki bulduğu anlaşılıyor. Bizim Suriye konusunda duruşumuz nettir” yanıtını verdi.
‘TCG KUŞADASI VE TCG KUMKALE GEMİLERİMİZ KATAR’A GİDİYOR’
Bakanlık kaynakları, Katar-Türk Müşterek Kuvvet Komutanlığı’nın bünyesinde Deniz ve Hava Unsur Komutanlığı teşkil edilmesine yönelik soruya da şu yanıtı verdi:
“Katar’da daimi konuşlanmamıza olanak sağlayan Türkiye Cumhuriyeti ile Katar Devleti Arasında Askeri Eğitim, Savunma Sanayi ile Katar Topraklarında TSK’nın Konuşlandırılması Konusunda İş Birliği Anlaşması, 15 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu kapsamda; Katar Türk Müşterek Kuvvet Komutanlığı’na Deniz ve Hava unsurlarının da dahil edilmesi kararından sonra 6 adet F-16 uçak ve görevli personelin Katar’a intikali 5 Ağustos 2024 tarihinde tamamlanmıştır. Bahse konu filomuz Katar’da askeri eğitim, yardım ve danışmanlık, bilgi ve tecrübe paylaşımı alanında faaliyet yürütecektir. Ayrıca Deniz Unsur Komutanlığında görev yapacak TCG Kuşadası ve TCG Kumkale isimli gemilerimiz Katar’a intikal ettirilmektedir.”