NATO Zirvesi için Litvanya’ya giden Cumhurbaşkanı Erdoğan havalimanında açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “50 yılı aşkın zamandır AB kapısında bekletilen Türkiye var. Türkiye’yi bekleten bu ülkelere buradan sesleniyorum. Türkiye’nin AB’de önünü açın. Finlandiya’nın önünü nasıl açtıysak İsveç’in de önünü açalım” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Ukrayna başta olmak üzere ortakları desteklemek üzere Madrid Zirvesi’nde aldığımız kararları gözden geçireceğiz. NATO Ukrayna konseyinin ilk toplantısını da tertipleyeceğiz. Bu süreçte işi yokuşa sürmelerine rağmen her zaman olduğu gibi ittifak dayanışmasıyla hareket ettik. Asgari %2 savunma harcamanın yenilenmesi olacaktır. Savunma harcamalarının artırılması konuşulurken kısıtlamaların da konuşulduğunu görüyoruz. Ben bu akşam sayın genel başkan ve İsveç Başbakanı’yla görüşme gerçekleştireceğim. Verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz. Türkiye NATO harekatlarına en çok katkı veren ülke olarak üzerine düşeni yapıyor. Zirve marjında bazı devlet başkanlarıyla ikili görüşmelerimiz olacak” dedi.
“AB KAPISINI AÇIN, İSVEÇ NATO’YA GİRSİN”
Erdoğan “50 yılı aşkın zamandır AB kapısında bekletilen Türkiye var. Türkiye’yi bekleten bu ülkelere buradan sesleniyorum. Türkiye’nin AB’de önünü açın. Finlandiya’nın önünü nasıl açtıysak İsveç’in de önünü açalım. Biz Türkiye’yiz. Zirve marjında yapacağım görüşmelerde bunları da ifade edeceğim” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vilnius’ta 10-12 Temmuz’da düzenlenecek olan NATO Zirvesine katılmak üzere Litvanya’ya gitmeden önce Atatürk Havalimanı Devlet Konukevinde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
“NATO UKRAYNA KONSEYİNİN İLK TOPLANTISINI DA BU VESİLEYLE TERTİPLEYECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yarın başlayacak NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’ne katılmak üzere birazdan Vilnius’a hareket edeceğiz. Zirvemizi Ukrayna’daki savaşın küresel istikrarı ve güvenliğe yönelik menfi tesirinin arttığı bir dönemde yapıyoruz. Bu kritik zamanda NATO coğrafyasının savunması ve güvenliği hakkında görüş telakkisinde bulunacak önemli kararlara imza atacağız. İttifakın caydırıcılık ve savunma yapılanmasını tahkim etmek, Ukrayna başta olmak üzere ortakları desteklemek üzere Madrid Zirvesi’nde aldığımız kararları gözden geçireceğiz.
NATO’nun ve müttefiklerin Ukrayna’ya desteğinin bir göstergesi olarak ihdas edilen NATO Ukrayna Konseyinin İlk toplantısını da bu vesileyle tertipleyeceğiz. Savaşın en kısa sürede adil ve kalıcı bir barışla sona erdirilmesinin Ukrayna’nın NATO’ya üyelik sürecini daha da kolaylaştıracağına inanıyoruz. Madrid’de ittifakın savunma planlarının güncellenmesini kararlaştırmış ve bunların Vilnius zirvesinde onaylanmasını öngörmüştük. Bu süreçte işi yokuşa sürme çabalarına rağmen her zaman olduğu gibi ittifak dayanışmasıyla hareket ettik.
Milli üste NATO’nun terörizmle mücadele konusundaki gayretlerinde yeni bir safhaya geçilmesi amacıyla yürütülen çalışmaları değerlendireceğiz. Zirvenin önemli sonuçlarından bir diğeri ise asgari yüzde 2 savunma harcaması taahhütünün yenilenmesi olacaktır. Tabii bir taraftan savunma harcamalarının arttırılması konuşulurken diğer taraftan kısıtlamalarla frene basıldığını da görüyoruz. Bazı müttefiklerimizin haksız yere ülkemize uyguladıkları kısıtlama ve engellemeler bizi sınırlandırıyor. 2019 savunma harcamalarında neredeyse yüzde iki seviyesinin gören ülkemiz bu alanda şu an yüzde bir virgül otuzlara geriledi. Zirvede Türkiye’ye yönelik yaptırım ve kısıtlama uygulayan müttefiklere bu yanlıştan süratle dönmeleri çağrımızı tekrarlayacağım” dedi.
“İSVEÇ KONUSUNDA İSE SÜREÇ DEVAM EDİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir diğer gündem maddemiz ise NATO’nun genişlemesidir. Türkiye NATO’nun açık kapı politikasını hep desteklemiş bir ülkedir. Makedonya sadece isim meselesinden dolayı tam 16 yıl boyunca kapıda bekletilirken bu politikaya verdiğimiz desteği her fırsatta ifade ettik. İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelik başvuruları konusunda geçtiğimiz yıl Madrid’de imzaladığımız üçlü mutabakatla bir yol haritası hazırlandı. Finlandiya taahhütleri gereğince hareket ederek. Nisan ayında ittifaka resmen üye oldu.
İsveç konusunda ise süreç devam ediyor. İlgili kurumlarımız işli muhataplarıyla temaslarını şeffaf ve iyi niyetli bir yaklaşımla sürdürüyor. Ben de bu akşam sayın genel sekreter ve İsveç başbakanıyla güçlü bir toplantı gerçekleştireceğim. İsveç’in NATO’ya üyelik sürecinin ilerleyebilmesi üçlü Mutabakatta kayıtlı hususların yerine getirilmesine bağlıdır. Türkiye olarak terör örgütleriyle ve uzantılarıyla ayrım gözetilmeden mücadele edilmesi gerektiğini söylemekten neredeyse dilimizde tüy bitti.
Bu vesileyle dün Pençe Kilit Harekat Bölgesinde şehit düşen kahraman mehmetçiklerimiz Hasan Taş ve Furkan Günergök’e Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Rabbimden şehitlerimizin yakınlarına ve silah arkadaşlarına başsağlığı diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Askerimizi, polisimizi, sivil vatandaşlarımızı şehit verdiğimiz bir durumda kimse bizden taviz ve anlayış göstermemizi beklememelidir. Biz bize verilen ve altına imza atılan tüm sözlerin tutulmasını istiyoruz. Ve bu konularda kararlılığımız daimdir diye konuştu.
“ÖNCE GELİN TÜRKİYE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ’NDE ÖNÜNÜ AÇIN”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “NATO misyon ve harekatlarına en çok katkı veren ilk beş müttefikten biri olarak üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor. Karada, denizde, havada, ileri teknolojilerden yararlanarak ittifaka ciddi kuvvet ve yetenekler sağlıyoruz. NATO’nun da sınırları olan Güney hudut bölgelerimizde ve ötesinde terörle mücadelemiz devam ediyor. Kitlesel düzensiz göç hareketlerinin önlenmesinde ve idaresinde küresel ölçekte kritik roller üstleniyoruz. Tehditlerin arttığı bir dönemde müttefiklerimizle birlikte ittifaka verdiğimiz önemi teyit edeceğiz. Zirve marşında bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla ikili temaslarda bulunacağım.
Litvanya ziyaretimin ülkemiz ittifakımız ve bölgemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tabii bu vesileyle bir gerçeğin de altını özellikle çizmek istiyorum. O da şudur, Şu an 50 yılı aşkın zamandır Avrupa Birliği kapısında bekletilen bir Türkiye var. Ve şu anda NATO üyesi ülkelerin hemen hemen tamamı Avrupa Birliği üyesidir. Türkiye’yi Avrupa Birliği kapısında 50 yılı aşkın zamandır bekleten bu ülkelere buradan sesleniyorum. Ama aynı zamanda Vilnius’da da sesleneceğim.
Önce gelin Türkiye’nin Avrupa Birliği’nde önünü açın ondan sonra biz de Finlandiya ile ilgili nasıl onun önünü açtıysak, İsveç’in de önünü açalım. Bu konuda dün akşam sayın Biden’a da bu ifadeleri kullandım. Ve Vilnius’da bu açıklamayı yapmak durumundayım. Çünkü ben de şuna inanıyorum. Milletimin bizden beklentisi var. Milletimizin bizden beklentisini de artık daha kaldıramayız 50 yılı aştı. Biz Türkiye’yiz. Biz bir çat kapı ülkesi değiliz. Bunun bilinmesi lazım. Zirvede yapacağım görüşmelerde devlet ve hükümet başkanlarıyla bu temasları yaparken bunları da ifade edeceğim.
Litvanya ziyaretimin ülkemiz, ittifakımız ve bölgemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu düşüncelerle sizlere veda etmeden önce hafta sonu Karadeniz bölgemizde yaşanan şiddetli yağışlardan ve sellerden olumsuz etkilenen vatandaşlarımıza ve yine orada da şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” diye konuştu.