Avrupa Acil Tıp Derneği Başkanı Dr. Jim Connolly, “Türkiye’deki acilde hasta bekleme süreleri inanılmaz düzeyde. Buna rağmen hastaların şiddete yönelmesi asla kabul edilemez” dedi.
Uluslararası tıp kongresine katılan, Avrupa Acil Tıp Derneği Başkanı Dr. Jim Connolly acillerdeki hasta kalabalığının sadece Türkiye’ye özgü bir problem olmadığını söyledi. Özellikle pandemi sonrası dönemde doktora ulaşmakta zorluk çeken hastaların Avrupa’da da acillere yığıldığını kaydeden Dr. Connolly, Türkiye’de günlük 1000-1500 hastanın başvurduğu pek çok acil servisteki hekimlerin bu kadar fazla hastaya rağmen 1 saatin altındaki bekleme süreleriyle mucizeler yarattığını belirtti.
Dr. Connolly, “İngiltere’de ayaktan gelen acil hastalarının doğru tedaviye ulaşmak için bazen 5 saat, bazen 9 saat hatta birkaç gün beklediği oluyor. Doktorlarınıza şükran duymalısınız. Bu kadar hasta yüküne rağmen Türkiye’deki acilde hasta bekleme süreleri inanılmaz düzeyde. Buna rağmen hastaların şiddete yönelmesi asla kabul edilemez” dedi.
Bu yıl 18’inci Türkiye Acil Tıp Kongresi ve 8’nci Avrasya Acil Tıp Kongresi Antalya’da gerçekleştiriliyor. Dünyanın pek çok ülkesinden 1000’den fazla acil tıp uzmanının katıldığı kongrede, Avrupa Acil Tıp Derneği Başkanı ve İngiltere’deki Kraliyet Victoria Hastanesi Travma Merkezi’nde Acil Tıp Danışmanı olan Dr. Jim Connolly de yer aldı. Demirören Haber Ajansı’na (DHA) açıklamalarda bulunan Dr. Connolly, acillerdeki hasta kalabalığının sadece Türkiye’ye özgü bir problem olmadığını, özellikle pandemi sonrası dönemde doktora ulaşmakta zorluk çeken hastaların Avrupa’da da acillere yığıldığını kaydetti.
“PANDEMİDEN ÖNCE HEDEFLERE ULAŞILMIŞTI”
Dr. Connolly, “4-5 yıl öncesine, Kovid’den önceye gidersek, Avrupa’da aslında birçok hastane acil servis hasta yönetiminde çok yüksek hedeflere ulaşmıştı. Örneğin Birleşik Krallık’ta, hastaların yüzde 90’ı ortalama 4 saat gibi bir sürede tedavi alabiliyordu.
Ancak şu an Avrupa’da acil bekleme sürelerinin çok uzun sürdüğü bazı sistemler var. Ne yazık ki Kovid’den beri benim çalıştığım merkezdeki gibi çok yüksek hasta sayılarının görüldüğü yerlerde acilde bir doktoru görmek için 8-9 saat bekleyen hastalar görüyoruz. Birkaç yıl öncesine kadar bu tablo yoktu” dedi.
“SAĞLIK PERSONELİ ACİLLERDEKİ SORUNUN DEĞİL, ÇÖZÜMÜN PARÇASI”
Acillerdeki kalabalıkların sadece Türkiye’ye özgü bir durum olmadığını, özellikle pandemi sonrası süreç nedeniyle bunun tüm dünyada sorun haline geldiğini anlatan Dr. Connolly, “Hastanede ilerleyecek hiçbir yeri olmayan, saatlerce acil servislerde yatan, bazen bir gün, bazen daha da uzun süre bekleyen hastaları görüyoruz; yani son birkaç yıldan daha kötü durumda gibi görünüyor. Bunlar düzeltilecek, ancak acillerde gerçekten yüksek stresli bir ortam var şu an. Hiç şüphe yok ki insanlar stresli olduklarında ve uzun süre beklediklerinde memnuniyetsizlik ve öfke seviyeleri yükselir.
Gittikçe daha fazla insanın oldukça memnuniyetsiz olduğunu görüyoruz. Sonra bunu personelden çıkarmaya çalışıyorlar fakat personel; sorunun değil, çözümün kendisi. Ama yine de insanlar için bu durumda personel en erişilebilir şey oluyor. Bu nedenle, bekleme sürelerinin artması ve insanların rahatsızlık, sıkıntı ve endişe içinde uzun süre beklemeleri nedeniyle, aslında bu etkileşimlerin kötüleştiğine ve şiddet riskinin artmasına yol açtığına şüphe yok” diye konuştu.
“ACİL YOĞUNLUĞU SADECE TÜRKİYE’YE ÖZGÜ DEĞİL”
Acillerdeki yığılmalar açısından Türkiye’nin yaşadıklarının tüm Avrupa’dakine benzer olduğunu da vurgulayan Dr. Connolly, Kovid’den bu yana Avrupa’nın her yerinde benzer problemlerin çıktığını belirterek “Belki Türkiye’deki rakamlarla aynı değil ama Avrupa’nın her yerinde benzer bir manzara söz konusu.
Kovid’den bu yana acillerde tıbbi bakıma ulaşma süreleri uzadı. Kovid sırasında uzun süreler tıbbi bakıma erişememenin sonucu olarak şimdi çok daha önemli hastalıklar karşımıza çıkıyor. Yani Birleşik Krallık’ta aile hekimlerine ulaşmak bile imkansız. Acillerdeki hastaların artış nedeni bu aslında. Bu da evrensel bir sorun. Bu sadece Türkiye’nin meselesi değil” diye konuştu.
İNGİLTERE’DE ARA ÇÖZÜM OLARAK PRATİSYEN HEMŞİRE UYGULAMASI
Yoğun acil servislerin sadece acil servis sorunu olarak değil, hastane sorunu olarak görülmesi gerektiğini de kaydeden Dr. Connolly, şunları söyledi: “Biz İngiltere’de beş yıl öncesine kadar, hastaların 4 saat içinde kabul edilip hastaneye yatırıldığı veya taburcu edildiği bir sisteme sahip olmayı başarmıştık. Bunu düzeltebilecek sadece acil servis değil, diğer uzmanlıkların da düzeltmesi gerekiyor. Acil servisten gelen hastayı diğer tüm uzmanlıklar sahiplenmeli ve ‘bu bizim iş yükümüzün de bir parçası’ demelidir.
Örneğin İngiltere’de, hasta sayıları arttığında, doktorlarımızla çok koordineli bir şekilde çalışıyoruz ve böylece stabil olan, bir sandalyeye oturabilen ve yürüyebilecek durumda olan hastaları, protokolleri takip eden bir ekip tarafından hızlı değerlendirmelerin yapıldığı ünitelere yönlendirerek onlara bakabiliyoruz. Birleşik Krallık’ta genellikle, ileri eğitim almış, onları çok bütüncül olarak değerlendiren, röntgenden sonra gören, bakımı başlatan pratisyen hemşireler de bulunuyor.
Hastalarda da memnuniyet yaratıyor bu, çünkü 6-7 saat beklemek yerine ne kadar harika bir deneyim yaşadıklarını söylüyorlar. Bu nedenle, doktorların büyük bir baskı altında olduğu, baskıların son zamanlarda arttığı ve çoğu zaman beklemeye yol açabilen hasta kalabalığı nedeniyle doktorların her zaman en acil hastaya ilk önce ulaşmak için gerçekten çok çalıştıklarının da akılda tutulmasının kritik olduğunu düşünüyorum”
“SAĞLIKTA ŞİDDET SORUNU ÇÖZMÜYOR”
Sağlık çalışanlarına şiddetin çok sık yaşandığı ve en çok da acil servislerde görüldüğü ülkemizdeki bu durumla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Dr. Connolly, günlük ortalama 1000-1500 hastanın görüldüğü acillerimizdeki 1 saatin atındaki bekleme süreleriyle vatandaşların Türkiye’deki acil doktorlarına şükran duyması gerektiğine işaret ederek “Sağlık personeline karşı şiddetin asla kabul edilemez olduğunu vurgulamak istiyorum. Sağlıkçılara yönelik şiddet, sorunu çözmüyor” dedi.
“TÜRKİYE’DEKİ ACİLLERDE İŞLEYİŞ, AVRUPA’DAN ÇOK DAHA HIZLI YÜRÜYOR”
Dr. Connolly, bu koşulllar altında Türkiye’deki acil tıp sisteminde adeta “mucize” başarıldığını söyleyerek sözlerini şöyle noktaladı: “Türkiye’nin geldiği bu konumu görmek büyüleyici ve aslında Türk doktorlar ve acil tıp sistemi, şu anda tüm dünyayı olumsuz etkileyen bu durumla gerçekten çok iyi başa çıkıyor.
Sadece Avrupa değil, Kanada, ABD, Avustralya ile ne zaman konuşsak pandemi sonrası, artan miktarda hasta, insanların buna erişme arzusunun artması gibi nedenlerden dolayı baskı altında olduklarını ifade ediyorlar. Türkiye’deki acil durum sistemine erişen ve duyduğum kadarıyla acillerde bakılan hasta sayılarına bakarsak, aslında Avrupa’daki diğer birçok acil tıp sisteminden çok daha hızlı yürütülüyor işler. Türkiye bu durumla çok iyi başa çıkıyor”