Bazılarımız şiirlere sığınır, kalemi arkadaş ederiz yüreğimize, kimimiz kulağımıza küpe eder şiirlerin her kelimelerini. Hangimiz, Cemal Süreyya, Atilla İlhan, Özdemir Asaf, Nazım hikmet değil ki? İlahi aşkta edebiyattan geçmez mi birazda..
Usul usul dökülse içimde ki sevgi, bir düş uğruna yıkılmayacağım.. Hangimizin yolu edebiyata çıkmıyor ki? Hangimizin semti bir hikaye semti değil ki? Yada hangimizin evi bir şiire konu olmamıştır ki?
Düşünsenize, doğduğunuzdan itibaren bir hikaye yazılır size ve büyüdükçe o hikaye şekillenir.
Okula başlarsınız, okumayı yazmayı öğrenirsiniz, her öğrendiğinizi beyninize not düşersiniz, sonra biraz daha büyürsünüz, biraz daha sonra biraz daha.. Aşık olursunuz, kiminiz sevinç yaşar, kimin hüzün; birçoğunuz acı çeker, acı çeker aşık olursunuz.. İşte burada da hikayenizin asıl kısmı başlamış olur. Kendinize yol ararsınız içinden çıkabileceğiniz.
Şarkılara eşlik eder düşleriniz, bazen de siz şarkılara. Kiminiz kerem ile aslı kiminiz Leyla ile Mecnun
Kiminiz divane, hangimizin yolu edebiyat değil ki? Bazılarımız şiirlere sığınır, kalemi arkadaş ederiz yüreğimize, kimimiz kulağımıza küpe eder şiirlerin her kelimelerini. Hangimiz, Cemal Süreyya, Atilla İlhan, Özdemir Asaf, Nazım hikmet değil ki? İlahi aşkta edebiyattan geçmez mi birazda..
Yandıkça, ilahi aşkta yola koyuldukça ilahi sevdaya tutuldukça adım adım kendini bulmakta.
Hangimiz Yunus Emre, Pir Sultan abdal, hoca Ahmed Yesevi, Mevlana Celaleddin Rumi değiliz ki?
Ruhumuz edebiyatla.. hislerimiz edebiyatla.. Benliğimiz edebiyatla. Sen biraz şiirsin, ben biraz masal, sevdiklerin destan, hayat hikayesi bol olan kıssadan hisse.