Paylaşımlı şarj hizmeti sunmak için kurulan Beefull, 3 hizmeti tek platformda buluşturdu. İlk etapta kullanıma sunduğu paylaşımlı şarj istasyonunun ardından yakında paylaşımlı priz ve elektrikli araç şarj istasyonu da devreye alacak.
Günlük hayatta sık sık ziyaret edilen, restoran, kafe, spor salonu, kuaför gibi noktalarla yapılan anlaşmalar sonucunda, telefon, kulaklık, kamera, hoparlör gibi küçük akıllı cihazların hareket halinde şarj edilmesine sağlayan ‘paylaşımlı şarj istasyonu’ ile kullanıcılara hizmet veren Beefull, laptop, scooter gibi enerji ihtiyacı yüksek cihazların elektrik enerjisine kolaylıkla ulaşımını sağlamak için kamp ve pazar yerlerinde ‘paylaşımlı priz’lerini devreye sokacak.
Şirket, çok yakın zamanda metro, AVM, havalimanı, kamu binaları gibi noktalarda da ‘elektrikli araç şarj istasyonları’ ile boy gösterecek. Cep telefonlarına Beefull mobil uygulamayı indiren kullanıcılar, en yakın noktadaki paylaşımlı şarj istasyonları, paylaşımlı priz ve elektrikli araç şarj istasyonlarına ulaşabilecek.
“TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK PAYLAŞIMLI ENERJİ AĞI OLMAYI HEDEFLİYORUZ”
“Hayalimiz, insanların enerjiye erişim kaygısı olmadan hayatlarını özgürce yaşamasını sağlamak” diyen Beefull Kurucu Ortağı ve CEO’su Alper Terciyanlı, “İlk etapta İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Eskişehir, Bursa, Çanakkale ve Bodrum ile Ankara Esenboğa Havalimanı’nda paylaşımlı şarj istasyonlarımızı kullanıcılarımızla buluşturduk. Yakın zamanda paylaşımlı prizlerimiz ve elektrikli araç şarj istasyonlarımızı da tüketicilerimizin hizmetine sunmuş olacağız. Hedefimiz bu sene sonunda, bin noktada elektrikli araç şarj istasyonu, 3 bin noktada paylaşımlı powerbank istasyonu ve bin noktada da paylaşımlı prizlerimiz ile tüketiciye ihtiyaç duyduğu her an hizmet sunmak.
5 sene içerisinde Beefull’ün, Türkiye’de 10 milyon kişinin cebinde olan, arabasına, telefonuna, kulaklığına, bisiklet ve scooter’ına enerji sağlayan bir uygulama olmasını planlıyoruz. Bu yola çıkarken bizi en çok motive eden Beefull’ün geliştirdiği ürün ve hizmetlerin kısa zamanda küresel pazarlara açılması ve ülkemizin enerji alanındaki ilk unicorn teknoloji şirketi olması fikri oldu. Hedefimiz Beefull’ün 2023 sonunda Türkiye’nin en büyük paylaşımlı enerji ağı olması” dedi.
SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEK İÇİN TASARLANDI
Şirketin enerjisini sürdürülebilir bir dünya için kaynakların verimli kullanılması gerektiği inancıyla ‘yenilenebilir enerji kaynaklarından’ sağlayacağını aktaran Tercyanlı, “Elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretildiğini belgeleyen uluslararası sertifikasyon sistemi IREC’e sahibiz. Bir yandan kablo, adaptör ve şarj ünitelerinin alımını azaltırken diğer yandan elektrikli araç ekosistemini geliştirerek sürdürülebilir bir gelecek hedefine de hizmet edeceğiz” diye konuştu.
Beefull’ü insanlara her an, her yerde enerji sağlayan ve erişimini kolaylaştıran bir teknoloji girişimi olarak tanımlayan ve bu sırada sürdürülebilirliğin önemine işaret eden Terciyanlı, “Daha az bireysel tüketim, daha az atık, daha az karbon ayak izi ve daha sürdürülebilir bir gelecek için ürünlerimizi tasarladık. Paylaşımlı powerbank’lerimiz ile daha az kablo ve daha az pil atığını hedeflerken, elektrikli araç şarj istasyonlarımızla elektrikli araç kullanımını destekleyerek fosil yakıtlardan kaynaklı karbon salımını en aza indirmeyi hedefledik.
Tüm Beefull şarj noktalarında sağlanan enerjinin sadece rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından gelmesini sağladık. Bugün Türkiye’de senede 20 milyon powerbank, 96 milyon şarj kablosu alınıyor. Bu kullanımları azaltmak, gereksiz alımları engellemek, fosil yakıt tüketimini azaltacak çözümleri oluşturmak Beefull ile sürdürülebilir bir gelecek yaratma hayalimiz. Bugüne kadar geliştirdiğimiz tüm ürünlerde olduğu gibi Beefull’ün “sürdürülebilirliği” odağına alması ve gündelik hayatta enerjiye ihtiyaç duyulan her an, mekân ve zamanda buna kolayca erişmeyi sağlaması, bizi çok heyecanlandırdı” değerlendirmesinde bulundu.
“ENERJİYE ERİŞİMİ KOLAYLAŞTIRAN BİR TEKNOLOJİ”
Şirketin doğuşunun enerjiye erişimin dijitalleştirilmesi, kolaylaştırılması ve çevreye duyarlı hale gelmesi düzleminde gerçekleştiğine işaret eden Terciyanlı, “Günümüzde mobil cihazlarımız üzerinden birçok hizmete kolayca erişebiliyoruz, neden enerjiye erişimi de mobilleştirmeyelim, hatta paylaşımlı hale getirmeyelim diye yola çıktık. Bir yerden bir yere gitmek için her bir adımda karşımıza çıkan scooter’lardan kiralayabiliyorsak; ‘neden gün içerisinde cep telefonlarımızı, tabletlerimizi veya elektrikli araçlarımızı, paylaşımlı istasyonlar ya da cihazlarla şarj etmeyelim, kamp alanlarında, pazar yerlerinde veya fuar alanlarında elektrik enerjisi ihtiyacımızı paylaşımlı prizlerle zahmetsizce karşılamayalım’ diye düşündük. Bu fikrimizi besleyen ve dört elle sarılmamızı sağlayan nokta ise elektrikli araçların çok kısa bir süre içinde hayatımızda önemli bir yer edineceğine olan inancımız oldu” diye konuştu.