Mutluluk nerede saklı? Şimdi: Bir düş kuralım.. “11 Ayın sultanı” Ramazan gelmiş, işten çıkmış evinize gidiyorken, her gün geçtiğin sokaklarda, yaşayan dostlarımızı beslemek istiyorsun.
İstiyorsun da, bir türlü ay sonunu getiremezsin. O kadar yürekten istiyorsun ki, evine yakklaştığın anda, bir de bakıyorsun hiç tanımadığın bir insan, gelmiş mama dağıtıyor senin yerine, O nasıl güzel mutluluktur, ihtiyacı olan canların karınlarının doyurulmuş, olduğunu görmek.
Ne güzel yürekler vardır, tüm canlıları sevindirmek için “24 saat” yetmez onlara. Daha geceden başlar telaşlı halleri, yarın ihtiyacı olan öğrencilerin bot ve montlarını dağıtma heyecanı sarmıştır onları, sanırsınız ki, o çocukların mutluluğun da kendi içlerinde ki büyümüş çocuğu görürler.
İyi ki vardır bu insanlar, bazen bir sokak köşesinde, bir kediye el uzatırlar, bazen de siz evinizde otururken ısınmanız için yakacak taşırlar. Ben bu insanlar için, hep şey diyorum. “Yürekleri Büyümüş”öyle ki, yardımlaşmanın güzelliği ile harmanlanan bir kalp taşırlar, sol tarafta..
Onlar her zaman tavsiyeye ihtiyaç duymaz. Bazen tutacak bir el, bazen duyacak bir kulak ve anlayacak bir kalbe ihtiyaç duyarlar.. Tek amaçları vardır, her geçen gün çoğalmak isterler, çoğaldıkça nefes alıp can bulurlar yaşatmak için.
Ve bu: “İNSANLAR HİÇ ÖLMESİNLER…