Cevapsız sorular!… Cevabı sende sorular. Merhaba sevgili yol arkadaşlarım; Hayatımızda ne çok soru var değil mi?
Her ne kadar hayata gelirken bize sormasalar da bu hayata aslında bir emrivakiyle gelmiş olmakla bütün hayatımız boyunca sormamız gereken, bazen ise o soruları sormaktan kaçındığımız sorular…
Asıl soru sormak nedir bilir misiniz canlar? …Tasavvuf ehli bilir.. Asıl soru kendimize sormaktır… nedir o soru: BİZ kimiz, nerden geldik, nereye gideriz.. Tapduk Emre der ki: Yoldan geldik, yola gideriz. Hepimiz yolcuyuz. Hayat da bir yol ve yolculukta gayemiz ne … Aynaya baktığında ne kadar tanıyorsun gördüğün yüzü….Ne demiş ibni Arabi hazretleri :kKendini bil, rabbini bil, haddini bil….Kendini bilen, rabbini bilir…
Eee diyelim kendini tanıdın, aynaya baktın, arındın … Objektif bakabildin mi? Su gibi duru, şeffaf yoksa
O şaki tarafını yok mu saydın? En güzel göründüğün başkasının aynasıdır… Senin sana sorduğun soruları, en iyi başkası anlatır.. Cemalnur Hocam senin aynandır. Karşına çıkan sen kıskançsan, Allah tekamülün için kıskanç biri çıkartır.. Sen yalancıysan yalancı… Sana en iyi aynalık, hayatındaki şaki insanlar yapar…Peki bunu öğrendik, eee sorular bitti mi..! Hayır tasavvufta dergah hayatında şehe soru sorulmaz… E peki nasıl olacak cevaplar… Çok kıymetli hocam şöyle derdi:” bir soru sorarsın bir cevap alırsın hiç soru sormazsın bütün cevapları alırsın….”
İşte buradaki mana, sabırla bekler ve gelene teslim olursan bütün sorulara cevap alırsın….
3 gün sonra yada 5 gün sonra yapacağın işi sormak önündekini görememe ne sebep olur. Anı kaçırırsın… Böylece sabırsızlık virüsü seni ele geçirir… Sanki hayatında ne olacağımızı iki saniye sonra biliyoruz da, bukadar planlar yapıyoruz, kuruyoruz, bi de olmayınca kızıyoruz.. Biz ne yaparsak yapalım, Allah’ın tecellisi zuhur eder… kun feye kun.
O ol deyince oldurandır.. Oyüzden gereksiz çabadır.. Soru sormak planlamak…
Siz elinizden geleni yaparsınız.Allaha havale edersiniz. O bazen YAPMAZ, sizi isteğinizi sınar. Bazen hemen verir, bazen hiç vermez… Ya da ahirete bırakır… O yüzden hayatımızdaki soruların cevaplarını da hazır beklemeyin.. teslim olun.. gelen güzeldir.. Mevlam neyler, neylerse güzel eyler…
Sabır göstermek gerekir… Herşey bizim tekamülümüz içindir… Hayatın akışına teslim olun… Sorularınızı kendinize ve etrafınızdaki aynalara sorun… Sizin olan size gelecektir…
Einstein ın güzel bir sözü var, şöyle diyordu: “Bir insanın zekasını verdiği cevaplardan değil, sorduğu sorulardan anlarsınız….”
Sufilerde de soru sormak dergah edebine aykırıdır. Teslim olmamaktır.. hadsizliktir.
Sonuç olarak rabbim güzel sorular sormayı nasip etsin…İlim öğrenen ve aşkla irfan dönüştüren herkes doğru yolu bulur…
Ne diyor Yunus Emre:
İlim ilim bilmektir ilim kendini bilmektir sen kendini Bilmezsen bu nice okumaktır…..
Sevgili yol arkadaşım; cevaplar sende, özünde kendinde, hata yada yanlış olarak gördüğün herşey için aynaya bak, ama kendi aynana değil sadece, başkasının aynasından kendine bak… Göreceksin o zaman ve sormadan bulacaksın o cevapları…. UNUTMA ki zahmet olmadan rahmet olmaz..
Aramakla bulunmaz o bulanlar ancak arayanlardır… der Mevlana hazretleri.. su gibi olun inşallah eyvallah canlar…