Bu endişe hepinizde var mıdır bilmesem de, çoğunluğumuzun endişesinin farkındayım ve buna sahip olmakta da bir hayli haklı sebeplere sahibiz, iki tarafı da kaçmaz olan bir yol üzerinde gidiyoruz.
Yolun bir tarafında Çin‘in eski ekonomik sisteminin etkili olacağını tahmin ediyorum ve bu güzergâhın çıkmazı bu ; Bu sistemin ne olduğunu bilmeyenler için şöyle kısaca bir bahsedeyim,
Çin’in iktisadi yapısının kısa bir süre öncesine kadar asli görevi ucuz üretim merkezi olmaktı, bunun sebebiyle yüksek nüfusu ve yerli üretim noksanlığıydı. Bu iktisadi sistemin en büyük özelliği paranın değersizliği sebebiyle diğer ülkelerin ürünlerini kendi ülkelerinde üretmek yerine daha uygun olduğu Çin‘i tercih etmesine dayalıydı, bu sistemin tercih edilmesinin ikinci sebebiyse ülkenin nüfusunun fazla olması sebebiyle işçiliğin daha uyguna gelmesiydi ve Çin bu sistemi uygulamak mecburiyetindeydi, çünkü kendi teknolojisi yoktu.
Eğer bunu herhangibi bir ülkenin geleceğinde olma ihtimali sonucuna nasıl vardığımı soracak olursanız onu da cevaplayayım. Dünya geneline yayılan mülteci akınları sebebiyle işçilik daha uygun bir hale, geri kalmış ülkelerin yükselen döviz kuru sebebiyle ucuz ve cazip bir ülke haline gelmeye ve onlarca yıldır kapanan fabrikalar sebebiyle de dışarıdan gelecek işlere mahkum olmaya başladı.
Lakin bu sistem doğru bir sistem değildir ki zaten Çin’de bunun farkına varmış olacak kendi markalarını üretmeye ve global pazara sunmaya başladı. Bizim, yani dünya toplumu için kötü bir gelecek tasviri olmasının sebebiyse bu sistemde para kazanmak devletin, ya da büyük iş adamlarının görevidir ve bu görevi gerçekleştirmenin sonucu olarak halk fakirleşecektir. Girme ihtimalimiz bulunduğu 2. Çıkmaz‘dan ve içeriğinden aynı başlık altında yazacağım ikinci başlıkta bahsedeceğim.