Kadın Hastalıkları Uzmanı Dr. Eyyüp Özgen, “Yumurtalık kanseri tanısı koyulan hastaların büyük kısmı menopoz dönemindedir. Menopoz döneminde görülen yumurtalık kistlerinde kanser riski artırmaktadır. En sık görülen yaş 60-64 arasıdır. Hastaların ise, yüzde 35’i, 65 yaş ve üzerindedir” dedi.
Güven Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Uzman Dr. Eyyüp Özgen, yumurtalık kanserinin her yaşta görülebileceğini vurgulayarak, yumurtalık kanseri hakkında bilgi verdi. Gençlerde oluşan yumurtalık kistlerinin de kansere dönüşebileceğine dikkat çeken Özgen, bu noktada aile öyküsünün önemini hatırlattı.
Dr. Özgen, “Anne tarafından birinci derece akrabalarında yumurtalık kanseri öyküsü olan kadınların yumurtalık kanserine yakalanma riski anlamlı miktarda artar. 35 yaş üzerinde yüzde 1-2 olan yumurtalık kanseri riski aile öyküsü olan durumlarda yüzde 5-6’ya yükselir. Ailedeki yumurtalık kanseri sayısı arttıkça da riskin daha da arttığı ortaya koyulmuştur.
Yumurtalık kanseri olan her 5 kadından birinin ailesinde yumurtalık kanseri öyküsü vardır. Yumurtalık kanseri tanısı koyulan hastaların büyük kısmı menopoz dönemindedir. Menopoz döneminde görülen yumurtalık kistlerinde kanser riski artırmaktadır. En sık görülen yaş 60-64 arasıdır. Hastaların ise yüzde 35’i, 65 yaş ve üzerindedir” diye konuştu.
‘YUMURTALIK KİSTLERİ GEBELİK SÜRECİNDE DE OLUŞABİLİR’
Gebelik döneminde de kistler oluşabileceğini ifade eden Dr. Özgen, “Hamilelik sırasında da yumurtalık kistleri oluşabilir. Bu kistler boyutuna ve niteliğine göre gebelik sürecinde bazı sorunlar yaratabilir. Büyük kistler kendi çevresinde dönüp yumurtalığın kanlanmasını bozabilir. Bu durumda acil operasyon gerekliliği vardır. Bazı kistler de patlayarak ağrı ve karın içine kanamaya sebep olabilir. Tüm bu durumlar gebeliği de olumsuz etkileyebilir. Yumurtalık kistleri hafife alınmamalıdır.
İçeriklerine göre sınıflandırılan yumurtalık kistleri farklı belirti ve sorunlara yol açabilir. Bazı kistler adet dönemi ağrısı ve hamile kalmaya engel olabilirken bazı kistler herhangi bir soruna yol açmayabilir. Kistlerin karın içine kanama yaptığı ve yumurtalık kanlanmasını bozduğu durumlarda acil operasyon gerekir. Operasyon için geç kalınan durumlarda yumurtalık kaybedilme riski vardır” dedi.
YUMURTALIK KİSTİNİN BELİRTİLERİ
Dr. Özgen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Küçük kistler herhangi bir belirti vermez ancak büyüyen kistler kasık ağrısı, ilişkide ağrı, adet dönemi ağrısı, adet gecikmesi, adet düzensizliği, hamile kalamama gibi belirtiler verebilir. Kötü huylu kistlerde ise karında şişkinlik hissi, kabızlık ve sık idrara çıkma görülebilir. Yumurtalık kistlerinin kanser potansiyeli görüntüleme yöntemleri olan ultrason ve MR tetkikleri ile belirlenebilir. Kistin hızlı büyümesi, katı içerik bulundurması, düzensiz sınırları olması ve çeperinin kalın olması kanser riskini artıran bulgulardır. Bazı durumlarda da tümör belirteci dediğimiz bir kan tetkiki tanıda yardımcı olabilir.
Unutulmaması gereken ise bir yumurtalık kistinin kanser olup olmadığının kesin tanısının ameliyat esnasında koyulabileceğidir. Basit ve kanser riski taşımayan kistler takip altına alınarak kendiliğinden kaybolması beklenir. Bazı kistlerde kistin küçülmesi için hormon tedavisi başlanabilir. Büyük, hızlı büyüyen, tetkikler sonucu kötü huylu olmasında şüphelenilen kistler ameliyat ile çıkarılmalıdır.”