Ebeveynler çocuklarını her ne kadar yönlendirmeye çalışsalar da şu unutulmamalıdır tıpkı kendileri o yaşlarda iken olduğu gibi çocukları da bazen bazı şeyleri hata yaparak öğrenecekler.
Bir olay, durum gerçekleştiğinde pek çok haber farklı fikir durum ile karşılaşılır. ”**** **** isimli genç ***********sebeplerden ötürü intihar etti. Çok farklı sebepler ile bir sürü senaryo yazılır.
Bir kısım cemaat yurdu başlığı altında sadece mekan kaynaklı düşünerek dini suçlar, bir kısım hiç tanımadıkları bilmedikleri sadece çocuğun son mektubundan yola çıkarak aileyi suçlar, bir kısım çok daha farklı sebepleri suçlarlar. Oysa temel sebeplere bakılmaz.
Çocuklara dini öğretmek onları dine yakınlaştırmak bir şeylerin sebepleri değildir bu yanlış yansıtılmamalıdır, bir olaydan yola çıkarak genelleme yapmak belli bir sonuca varmaya çalışmak yanlıştır. Her şeyde olduğu gibi ” üslup” ve ” iletişim tarzı ” önemlidir. Takdir edilmelidir ki dinden uzaklaşmak dine uygun olmayan yaşamlar sürmek de bir çözüm değildir, çünkü insanoğlu yaratılışından itibaren bir yaratıcı aramıştır.
Dinimizi çocuklarımıza doğru şekilde bizler de onlara örnek olarak doğru üslupla bize indirildiği ve aktarıldığı şekilde aktarmalıyız. Her meslek gurubu da tıpkı toplumun farklı kesimlerine göre olan olayları ve durumları kendi kurallarına ve ilkelerine göre incelemeye çalışmıştır.
Biz iletişimcilerde olaya bu sebepten dolayı iletişim boyutundan yaklaşıyoruz. Çocuklara bir şeyler aktarmak onlara doğruları göstermek, çocukları yönlendirmek tabi ki hata değildir. Her ebeveyn çocuğu için en iyi olanı en güzel olanı ve en doğru olduğunu düşündüğü şeyleri yapmak ister, bu doğrultuda çocuğuna nasihatler verir, çocuğunun hayatının bu doğrultuda ilerlemesini ister. Ancak her durumda olduğu gibi bu durumlarda da önemli olan bir nokta vardır. ” çocuklara sadece benim dediğimi yaparsan seni severim, benim dediğim olmadığında sen hep kötü bir hayata mahkumsun, hata yapamazsın her şey mükemmel olmalı, geçmiş hatalarını biliyorsun ve hata hakkın bitti” tarzında davranılmamalıdır.
Ebeveynler çocuklarını her ne kadar yönlendirmeye çalışsalar da şu unutulmamalıdır tıpkı kendileri o yaşlarda iken olduğu gibi çocukları da bazen bazı şeyleri hata yaparak öğrenecekler. Onlarda hataları ile var olacaklar. Her ne kadar aileler çocuklarının gittiği okullara, eş seçimlerine, işlerine müdahil olmaya çalışsalar da şu gerçek unutulmamalıdır ” HAYAT çocuklarımızın hayatı ve mutlu oldukları hayatı bizimle yaşamaları çok daha değerli.
Aileler olarak her ne kadar doğru bildiklerimize inansak da unutulmamalı ki bizlerde insanız ve belki de bizim doğru sandığımız şeyler çocuğumuzun hatası olabilir. Çocuklarımıza onları sadece iyi bir mesleğe sahip olduklarında, bizim istediğimiz bir evlilik yaptıklarında, bizim istediğimiz koşulları gerçekleştirdiklerinde değil de her zaman seveceğimizi göstermeliyiz.
Unutmayalım hatalar ölüm kadar soğuk değildir, çocuklarımızı hataları, yanlışları ile sevelim. Onlara dünyalarında mutlu olmaları, sevmeleri için müsaade edelim.