Yine çok farklı ve ilginç bir araştırmayla sizlerle birlikteyim. Duyanınız varmı? Yada kendinde böyle birşey olduğunu bilen varmı? Ben duyduğumda açıkçası çok şaşırdım.
Şöyle başlayayım masmavi bir denizin ortasında güzel bir teknede kendinizi düşünün desem, çoğumuz kolaylıkla bunu zihnimizde canlandırabiliriz değil mi? Evet, ama bazı insanların bu görüntüyü asla zihninde canlandıramadığı yapılan araştırmalarda ortaya çıkmış. İşte bu duruma (Afantazya) zihin körlüğü deniliyor. Bu sorundan dünya nüfüsunun yaklaşık olarak %3’ünün muzdarip olduğu olarak biliniyor.
Kayıtlara geçmiş ve incelenmiş ilk hasta yakın bir tarihte 2003 yılında olarak biliniyor. Hasta hikayesi şöyle; 2003 yılında İngiltere’deki Exeter Üniversitesi’nde nörolog olan Adam Zeman’ın 65 yaşındaki bir hastasının aile üyelerini yada gittiği yerleri sonradan düşündüğünde zihninde hiçbir şekilde canlandıramadığını ve bunun kendisini rahatsız hissettiğini söyledi. Yapılan bütün testlerde ve araştırmalarda bunun sebebi ve tedavisi bulunamadı. Hastalar yaş ,cinsiyet, yaşam biçimi olarak ele alındığında bu duruma neyin neden olduğuna, tam olarak karar verilemedi. Bu durum böyle olsada sonradan bu hastalığın, nörolojik, genetik, gelişimsel, travma ve strese bağlı, beyin hastalıkları, yaşanan bireysel deneyimler, vücuttaki kimyasal denge gibi birçok sebebe bağlı olabileceğine karar verildi.
Peki bu durumdaki bir insanın afantazya olduğuna hangi belirtilere bakarak karar veriliyor?
Bu kişiler hayal kurmakta zorlanıyolar yada bir proje yapmak istedikleri de kafalarından tasarı yapma yetenekleri olmuyor, nesnelerin konumu, boyutu ve ilişkileri konusunda zorlanbiliyorlar.
Örneğin birçoğumuzun arkadaş yada aile ortamında geçmişi konuşma gibi alışkanlıkları var, birbirimize hani o zaman üzerinde sarı bir elbise vardı, üzerinde de mavi çiçekler vardı dediğimizde hemen zihnimizde tamda o anı canlandırmamız yaşananları hatırlamamız, sonrada o gün ve olaylar hakkında konuşmamız çok olmuştur. İşte bu durumda afantazyalı olan birey sadece olanları anlatılanlardan hatırlar ama onu zihninde canlandıramaz.
Bu durumun farkında olmayan birçok kişi olduğu biliniyor ancak sosyal çevresinde paylaşımlarıyla ortaya çıkıyor yada kişi bunun farkında olmadan yaşamına devam ediyor. Bunun kişiler için pek fazla sorun teşkil etmediği düşünülebilir fakat afantazyalı bireylerlerin hayal kurmayıda yapamadıkları biliniyor. Dediĝim gibi bu bireyler bunun farkında olamdan yaşamlarını sürdürse de bireysel farklılıklarını bile ve irdeleyen insanlar sayesinde bunun bir hastalık olduğu anlaşılmıştır.
Dünyadaki %3lük dilim bunun farkında olan ve bunu bir sorun olarak gören kişilerin istatistiğidir.
Son olarak bu konuyla ilgili olarak bilgi sahibi olmak isteyen insanlar için, internette yayınlanmış makaleler ve daha uzun yazılar bulunuyor. Ben burada sadece siz okuyucuları sıkmadan kısa bir farkındalık bilgisi vermek istedim …
Saygılarımla….