Yılmaz Güney’in Umut filmi ilk sahnesinin çekildiği Adana Tren İstasyonu’nda sinemaseverlere gösterildi
Adana’da bu yıl 28’incisi düzenlenen Uluslararası Altın Koza Film Festivali, sinamaseverlere ev sahipliği yapıyor. Bu kapsamda etkinlikler sürerken, festivalde Yılmaz Güney’in ‘Umut’ filmi sanatçının eşi Fatoş Güney’in de katılımıyla filme ev sahipliği yapan başlama sahnesinin çekildiği Adana Tren İstasyonu’nda sinemaseverlerle buluşturuldu. Etkinliğin açılışında konuşan Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Zeydan Karalar, “Yılmaz Güney bütün Adanalıların yüreğinde yaşıyor. Aynı zamanda bütün Türkiye’nin ve dünyanın kalbinde. O kadar değerli bir insan ve o kadar değerli bir sanatçı ki; ‘Ben Yılmaz Güney’i sevmiyorum, takdir etmiyorum’ diyen tek Adanalıya rastlamadım. Bunu da fazlasıyla hak ediyor tabii” dedi.
”ETKİLENMEMEK MÜMKÜN DEĞİL’
Umut filmiyle ilgili de hatıralarını anlatan Başkan Zeydan Karalar, “12 ya da 13 yaşındaydım. Yavaş yavaş bilinçleniyoruz, palazlanıyoruz. Yaşar Kemal’den, Yılmaz Güney’den, Orhan Kemal’den etkilenmemek mümkün değil. Yaşar Kemal’in, Yılmaz Güney’i sinemaya teşvik eden, dünya çapında bir yazar olarak bizim karakterimizin oturmasında, Yılmaz Güney’le birlikte çok önemli yeri var. Umut’u seyrettiğimizde, film hüzünlü bir sona sahip olmasına rağmen, bizlere mücadele duygusunu, hırsını, kararlılığını verdi. Bütün olumsuzluklara, baskılara, haksızlığa, hukuksuzluğa ve kötülüğe rağmen direnmeyi öğretti. Kazanma umudunu hiç kaybetmemeyi öğretti. Ben o yıllardan bu yana öyle yaşadım ve mücadele ettim. Yılmaz Güney’in hemşehrisi olmaktan büyük onur duyuyorum” diye konuştu.
GÜNEY: HALKININ ONU BAĞRINA BASTIĞINI HİSSEDİYORUM
Etkinlikteki atmosferin 1970 yılında Yılmaz Güney ile Umut’u çekmek için Adana’ya ilk gelişlerini hatırlattığını kaydeden Fatoş Güney de şunları söyledi:
“O zaman gerçek hayatın aslında burada olduğunu gördüm. Umut filmi, Yılmaz’ın babasının hikayesiydi. Yaşanan bir olaydan çıkmıştı. Mucize bir film diye nitelendiriyorum. En ilkel şartlarda, en zor şartlarda, negatiflerin çok az olduğu, çevre ve sansür baskısı altında çekilmiş bir film. Türkiye sinemasında bir mihenk taşıdır. Onun filmleri güncel ve evrenseldir. Böyle etkinliklerde onu çok yakınımda hissediyorum. Halkının onu yüreğine bastığını ve bilincinde yaşattığını hissediyorum.’’
Film gösterimine Yılmaz Güney’in kardeşi Yaşar Pütün ve Güney’in filmlerinin yapımcısı, yakın dostu Abdurrahman Keskiner de katıldı. Etkinlikte Festival Yürütme Kurulu Üyesi Nebil Özgentürk’ün hazırladığı Yılmaz Güney belgeseli yayınlandı.
‘LACİVERT GECE’, ‘DERMANSIZ’ VE ‘KORİDOR’ FİLMLERİNİN GALALARI YAPILDI
Festival kapsamında Ulusal Uzun Metraj Film Yarışma filmlerinden ‘Lacivert Gece’, ‘Dermansız’ ve ‘Koridor’ filmlerinin galası da yapıldı. Erkan Tahhuşoğlu’nun yönettiği ‘Koridor’ filmi, Muhammet Çakıral’ın yönettiği ‘Lacivert Gece’ ve yönetmenliğini Hakkı Kurtuluş ile Melik Saraçoğlu’nun yaptığı ‘Dermansız’ filmleri, dünya prömiyerlerini Adana Altın Koza’da gerçekleştirdi.
“Lacivert Gece”nin gösterimine yönetmen Muhammet Çakral, oyuncular Cansu Fırıncı, Güliz Gençoğlu, Ümit Çırak, Beyaz Metin ve görüntü yönetmeni Emre Karadaş katılırken, “Koridor”un galasına ise yönetmen Erhan Tahhuşoğlu, yapımcı İris Tahhuşoğlu, oyuncular Emel Göksu, Ayşe Demirel ve yapımcı Yunus Yunusoğlu katıldı. Senarist, yapımcı, yönetmen Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu’nun katıldığı Dermansız’ın gösterimlerinin ardından film ekipleri seyircilerin sorularını yanıtladı.