Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Hasan Mandal, “Türkiye’nin gelecekte yeşil hidrojen üretimi konusunda bir üs haline gelme durumu var. Türkiye’de; 2’nci, 3’üncü hidrojen vadileri neden olmasın” dedi.
Ankara Sanayi Odası’nın (ASO) ev sahipliğinde ‘Ufuk Avrupa Programı Hidrojen Odaklı Bilgi Günü’ toplantısı gerçekleştirildi. Programa, TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez ile ASO Başkanı Seyit Ardıç katıldı. TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal, Türkiye’nin Avrupa’daki hidrojen vadilerinden biri olduğunu belirterek, “Türkiye’nin gelecekte yeşil hidrojen üretimi konusunda bir üs haline gelme durumu var.
Türkiye’de; 2’nci, 3’üncü hidrojen vadileri neden olmasın? Şu anda sadece Güney Marmara’da var. Türkiye’nin değişik yerlerinde olma potansiyeli de var. Şu an dünya genelinde bakıldığında, Avrupa’daki hidrojen vadilerinde hedef 50-52’lere çıkmak. Bu vadilerden bir tanesi Türkiye’de. Bu, ülke için çok iyi bir görünümdür. Avrupa Komisyonu, şu an Türkiye’yi bu anlamda bir merkez olarak gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez de ‘Ufuk Avrupa Programı’nın önemine dikkat çekerek, “Gelişmiş ekosistemlerle çalışmak, gerek akademisyenlerimize gerekse sanayicilerimize çok önemli kas geliştirme imkanı sağlıyor. Bu iş birliklerini bir mükemmeliyet mührü olarak kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Herhangi bir AB programından destek almaya hak kazanmış bir firmanın, bankacılık sisteminde de el üstünde tutulması lazım. Artık daha seçici ve nitelikli işlere, daha düşük faizli ve uzun vadeli finansman olanakları sağlamamız gerek” diye konuştu.
‘HİDROJEN ENERJİSİ İYİ BİR ALTERNATİF’
ASO Başkanı Seyit Ardıç, yeşil hidrojen üretimi ve hidrojen vadileri yaklaşımının, stratejik öneme sahip olduğunu belirterek, “Geçtiğimiz haftalarda Türkiye’nin ilk hidrojen vadisi ve en büyük kapasiteli yeşil hidrojen tesisi için çalışmaların başlatılması, çok memnun edici bir gelişme. Avrupa Birliği’nin 2050 ve ülkemizin 2053 yılı ‘net sıfır’ taahhütlerini göz önüne aldığımızda, yeşil dönüşümü süratle gerçekleştirmemiz gerekiyor. Kimya, demir çelik gibi karbon yoğunluklu sektörlerde hidrojen enerjisi iyi bir alternatif olabilir” dedi.