Öğrenme güçlüğü çekmeye başladığınızı düşünüyor musunuz veya hafızanızda bir şeyleri tutmakta zorlanıyor musunuz zaman geçtikçe?
Belki henüz farkına varmadınız veya çocukluktan beri farkındasınız kim bilir, peki sebebinin tekdüze hayat yaşamak olduğunu ,sabah işe gidip, eve döndükten sonrada TV karşısında pasif kalarak beynimizi adeta otomatik pilotta kullanmamız olduğunu biliyor muydunuz. Günümüz ne kadar sıradan ve rutin geçerse, nöron aktivitesi o kadar az olur ve zaman içinde aradaki bağlar zayıflar. Neticede beynimizi zorlamıyoruz ve o da tıpkı zorlanmayan kasların küçülmesi gibi küçülüyor. Zorlandıkça da büyüyor yani IQ seviyesi yükseliyor.
Geliştirmek, öğrenme yeteneğimizi güçlendirmek, zekamızı artırmak için bazı pratiklere ihtiyacımız var. Uygun zeka oyunları, gıda takviyeleri ve yaşam boyu eğitim içinde kalarak, mevcut durumu koruyabilir hatta artırabiliriz bile.
Gıda takviyesi demişken ilk başta Omega 3 geliyor; sadece omega 3 ün zekayı 6 puan yükselttiği tespit edilmiş. Sonra yaban mersini geliyor ve tabii zerdeçal, yumurta, deniz ürünleri, günde bir Türk kahvesi, bitter çikolata, yeşil yapraklı sebzeler. Sigara ve Alkol ise tam tersi etki yapıyor, yani beyni olumsuz etkiliyor.
Aktivitelere gelince; örneğin satranç, her yaşta öğrenip hiç sıkılmadan oynanabilecek, ölene kadar yeni taktikler geliştirilebilecek, beynin görsel uzamsal ve analitik zeka alanlarını kapsayan, zorlayıcı, bir o kadar da keyifli bir oyun.
Veya bir müzik aleti çalmayı öğrenmek yaşınız kaç olursa olsun (öneriler piyano yönünde, ama her evde olması mümkün değil, o yüzden sevdiğiniz bir enstrüman da pekala olur)
Ya da defter kalem usulü yazı yazmak, klavyeye nazaran daha etkili bulunmuş. Bir günlük tutulabilir, rüyalar yazılabilir vs…
Ve tabii bir yabancı dil öğrenmeye çalışmak, yeni kelimeler öğrenmek, yeni nöronal bağlantılar ateşliyor, hatta kendi dilinizde günlük hayatta kullanmadığınız kelimeleri bile hatırlamanıza sebep oluyor.
Son olarak olmazsa olmaz kitap okuma alışkanlığı, hikaye, roman, araştırma…Türünün ne olduğu neyi sevdiğinin önemi yok, hikayeler ve romanlar hayal gücünü de destekler, kuvvetlendirebilir. Araştırma veya makale türü ise bize düşünme analiz yeteneği sağlarlar.
Önemli olan hangi aktiviteyi yapıyorsak yapalım, her gün mutlaka ona zaman ayıralım, minimum yarım saat, bir gün bile atlamadan. İstikrar zaten hangi işi yapıyorsak yapalım, ana malzemesi değil midir?
Öğrenmeyi olumsuz etkileyen en büyük etken ise stres. Stres ise çağımızın mikrobu neredeyse. Stressiz bir anımız yok ki, yeri geliyor bir arkadaşımız, hatta annemiz babamız, eşlerimiz bizi strese sokuyor, tam tersi sakinleştirmesi gerekirken. Stresle başa çıkabilmenin yollarını keşfedin, biliyorum hepimizin yolları farklı, çünkü o yollarda ki dikenler, güller farklı. Bazen meditasyon iyi gelir, bazen dua.
Aslında yukarda saydıklarım belli başlı yöntemler, bu yöntemleri kendimiz çoğaltabiliriz, birini veya birkaçını kullanabiliriz, ne demişler ”emeksiz yemek olmaz” çabalayarak, dualarımızı da eksik etmeyerek, belki bir süre sonra doğuştan parlak olan pek çok kişinin önüne geçip, tevazuyla başarımızı kutlarız.