Sizlere de oluyor mu? Boş hissettiğiniz, ya ben neden yaşıyorum diye hep sorguladığınız. Bana hep oluyor.
Kendimi bir boşluktan atmışım da yere düşmesi yıllar almış gibi. En çok güldüğüm anda bile bir kırıklık var. En enerjik hissettiğim anda bile uzaklara bir hüzünlü dalış. Bazen kendime sorarım “Büşra ne istersin? ” diye. İnanır mısın hiç cevabını bulamam. İyi bir aile, iyi bir iş, çok sevilmek, çok para, vs. Hiçbirinin değeri yok gözümde. Ömür doldurmak diye bir kelime vardır. İşte sevgili okurlarım, ben bu kelimenin vücut bulmuş haliyim adeta.
Bazen 15 yaşıma ailemle oturduğum kahvaltı sofralarına gözümü açmak isterim. Eskiye özlem mi yoksa geleceğe koca bir kaygı mı kestiremiyorum. Her şey garip ve bulantı. Keşke çok mutlu olduğumuz anları bir kutuya koyup kilitleme şansımız olabilseydi. Ne güzel olurdu değil mi? Hayat amacını bulmak çok yorucu bir süreç. Şahsen ben yoruldum. İnsan bazen kaçıp gitmek istiyor upuzak diyarlara ardına bakmadan. Eğer benim gibi duygusal biriyseniz maalesef ve hissetmediğinizi de düşünüyorsanız nefes alıp vermenin sadece biyolojik bir durum olarak kalır gözünüzde. Gerçekten iğrenç bir şey. Eğer bu yazım birilerine ulaşıyorsa ne yaşıyorsanız yaşayın hissederek yaşayın. Kalbin atması mecazi olarak da çok güzel bir şey. Kalbinizi hissedin. Belki benim gibi bomboş hissetmezsiniz . Bu yazı da size biraz dert yakındığım için kusuruma bakmayın. Daha iyi hissedeceğimiz günlere. Sevgiyle kalın.