Edirne Süpürge Borsası’nda, mesleğinin son temsilcisi olan yarım asırlık süpürge ustası, teknolojiye yenik düşen mesleğini yaşatmaya çalışıyor.
Edirne’de, şehrin simgesi, en eski el sanatlarından süpürgeciliği 53 yıldır sürdüren Hamdi Gaspar (75), teknolojiye yenik düşen mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Kentte 30 yıl öncesine kadar 300 ustanın çalıştığı ‘Süpürge Borsası’nda, bugün geriye 20 usta kaldığını söyleyen Gaspar, “O günlerde burası bacasız fabrika gibiydi. O zamanlar bu sektörde bin kişinin üzerinde çalışan vardı. Şu anda 10 tane firma var, 3 tanesi tam kapasite çalışıyor. 3’er kişiden 30 kişi ancak çıkar yani” dedi.
Edirne Süpürge Borsası’nda, her biri mesleğinin son temsilcileri olan süpürgeciler, mesleklerinin yaşaması için ter döküyor. Yaklaşık 30 yıl öncesine kadar bine yakın kişinin geçim kaynağı olan, 300 ustanın yer aldığı Süpürge Borsası’nda bugün geriye sadece 20 usta kalırken, tüketimin azalması kar yapmalarını engelliyor. Ustalar, teknolojiye yenik düşen mesleklerini zorlu şartlara rağmen sürdürmeye devam ediyor. Her ustanın elinde şekillenen süpürgeler, çeşitli yapım aşamalarından geçtikten sonra hazır hale geliyor. İlk önce temizleme işleminden geçen süpürge telleri sonrasında bağlanmak için sarma işlemine gönderiliyor.
‘ÜRETİM DE TÜKETİM DE ÇOK DÜŞTÜ’
Edirne’de çıraklıktan başladığı mesleği yarım asırdan fazladır sürdüren Hamdi Gaspar, “İlk iş yerimi 1971’de açtım. O günden bugüne hala devam etmekteyim. Süpürgecilik mesleğine aslında çocuk yaşta başladım diyebilirim. Çıraklıktan kalfalığa, kalfalıktan sonra ustalığa geçtim. O dönemlerde burada çok iş yeri vardı. Bu meslek üzerine yaklaşık 250-300 tane firma vardı. Daha sonra 1969 yılında askere gittim 1971 senesinde askerden geldiğimde iş yerimi kurdum. O günden bugüne devam etmekteyim. Meslek çok meşakkatli bir meslek. El emeği, göz nuru. Yani artık şu son günlerde yeni nesil de işçi olarak yetişmedi. O yüzden iş üretimi de çok azaldı. 250-300 tane iş yerinden şu anda 10 tane firma kaldı. Onlar da üretim olarak 3 tanesi tam kapasite, üretime devam ediyor. Bunun yanı sıra üretim de tüketim de çok düştü. Ham maddenin ekim alanları geçmiş yıllara göre yüzde 30 üretime kadar düştü. Çok meşakkatli bir iş yani” dedi.
El emeği süpürgelerin üretildiği Edirne’deki Süpürge Borsası’nın geçmiş yıllardaki durumunu da anlatan Gaspar, “Teknoloji her geçen gün kendini yeniliyor. O yüzden üretim düştü. Tüketim daha da fazla düştü. Önceden üretim olarak Edirne’de üretilirdi. Türkiye’de bunun üstüne bir ham madde çıkmazdı. Bölgemizde çok kaliteli ham madde yetişiyordu. Şimdi ham maddenin üretimi de çok düştü. Yapılmış olarak, işlenmiş olarak süpürge kullanımı da çok düştü. Türkiye’nin her yerine burada hem ham madde olarak hem de hazır süpürge olarak gidiyordu bundan 30 yıl önce. 250-300 firma bunlara cevap veriyordu o günlerde. Edirne ekonomisine çok büyük bir katkı sağlıyordu. Yani o günlerde bacasız fabrika gibiydi burası. O zamanlar hiç çalışmasa bu sektörde bin kişinin üzerinde çalışan vardı. Bir iş koluydu yani bu. Şu anda 10 tane firma var. 10 firmadan 3 tanesi tam kapasite çalışıyor. 3’er kişiden 30 kişi ancak çıkar yani” diye konuştu.
‘HAZIR OLANA KADAR 4-5 AŞAMADAN GEÇİYOR’
Tarım ürünü olarak yetiştirilen süpürge telini, kilosunu 120 liradan aldıklarını ve çeşitli aşamalardan geçtikten sonra hazır hale geldiğini belirten Gaspar, “Çiftçi bunu ekiyor, biçiyor ve ondan sonra ürün yetiştikten sonra biz bunu kilogram üzerinden alıyoruz. Şu anda 120 lira süpürge telinin kilosu oldu. Biz de tanesini toptan 120 ile 140 lira arasında satıyoruz. İş yerlerimizde bunu çeşitli boylara ayırarak süpürgeyi yapmaya başlıyoruz. Hazırlanmış olarak, paket olarak arz talep olan yerlere gönderiyoruz. İlk olarak boylarına göre ayırıyorum. Buradan sonra 4-5 aşamaya kadar devam ediyor” ifadelerini kullandı.