İzmir Orman Bölge Müdürlüğü bünyesindeki 268 yangın söndürme havuzu sayesinde alevlere daha kısa sürede müdahale ediliyor.
Belkahve Orman İşletme Şefi Yasin Sütçü, “Helikopterin denizden su alıp gelmesi 10 dakika civarında sürerken, bölgeye yakın bir havuz varsa bu zamanı 2 dakikaya kadar indirebiliyoruz” dedi.
Manisa’da Yunusemre ilçesinin kırsal Karakoca Mahallesi’nde 15 Ağustos 2007 yılında çıkan yangın, rüzgarın da etkisiyle geniş bir alana yayılarak İzmir’in Bornova ilçesinin sınırlarına kadar dayandı. Manisa ve İzmir’in üzerinin kül bulutuyla kaplandığı yangın, İzmir Orman Bölge Müdürlüğü bünyesindeki ilk yangın söndürme havuzu sayesinde, hızlı ve etkin müdahaleyle söndürüldü. Yaklaşık 300 hektarlık alan yanarken, bölgedeki havuz nedeniyle yaklaşık 3 bin hektarlık blok orman yanmaktan kurtarıldı.
Bu yangının ardından geçen süre içerisinde bölgede yangın söndüre havuzlarını sayısı arttı. İzmir Orman Bölge Müdürlüğü bünyesinde bulunan 268 havuz yangınla mücadelede etkin olarak kullanılmaya devam ederken, yangının ardından bölgede yapılan ağaçlandırma çalışmalarıyla bölge yeniden yeşillenip fidanların insan boyunu geçtikleri görüldü.
‘HAVUZLAR HAYATİ BİR ÖNEME SAHİP’
Orman yangınlarında havuzlar sayesinde yaklaşık 5 kat hızlı müdahale edildiğini belirten Belkahve Orman İşletme Şefi Yasin Sütçü, “2007 yılında Karakoca’da çıkan ve Bornova sınırlarına kadar gelen alevleri o bölgede tutmamızda bu havuzumuzun rolü çok büyük olmuştu. Orman yangınlarında hava şartları bizleri zorlayabiliyor. O yangında da hava şartları oldukça kötüydü. Ancak bu ve bunun gibi yangın söndürme havuzları sayesinde daha etkili ve etkin mücadele ediyoruz. Orman yangınlarıyla mücadelede havuzlarımız hayati bir öneme sahip. Havuzlar sayesinde helikopterlerin çalışma sürelerini daha etkili kullanıyoruz. Helikopterin denizden su alıp gelmesi 10 dakika civarında sürerken, bölgeye yakın bir havuz varsa bu zamanı 2 dakikaya kadar indirebiliyoruz. Alevlere 5 kat erken müdahale edebiliyor olmak çok daha etkili oluyor. Mevcut havuzlarımızın bakımlarını devamlı olarak yapıyoruz. Havuzların sürekli dolu olmasına özen gösteriyoruz” dedi.
‘HAVUZLARA YÜZMEK İÇİN GİRMEYELİM’
Orman yangınlarıyla mücadelede havuzların olmazsa olmaz olduğuna dikkat çeken Sütçü, vatandaşların bu havuzlara girmesinin tehlikeli olduğunun söyledi. Sütçü, “Son zamanlarda bu havuzlarla ilgili üzücü olaylar da yaşanıyor. Bazı bölgelerde bu havuzlara yüzmek için giren çocuklarımızın haberlerini almak bizleri üzüyor. Orman yangınlarıyla mücadele bizim bu havuzlardan vazgeçme şansımız yok. O sebeple vatandaşlarımızın da daha duyarlı olmaları gerekiyor. Havuz çevresinde girilmemesi adına tüm önlemleri alıyoruz. Etrafını dikenli tellerle çeviriyoruz. Bunun yanı sıra tabelalarla girmenin yasak olduğunu belirtiyoruz. Bu konuda hassasiyet bekliyoruz” dedi.
Yanan bölgenin ağaçlandırmayla birlikte yeniden yeşillendiğini belirten Sütçü, “2007 yılında meydana gelen yangının ardından bölgede hemen ağaçlandırma çalışmalarına başladık. Şu anda da çok güzel bir orman ekosisteminin oluştuğunu söyleyebiliriz. Aralama çalışmalarına da başladık. Ormanlarımızın bakımlarını yapmaya devam edeceğiz. Yanan ormanları yeniden ağaçlandırıyoruz. Ancak bu kısa sürede olmuyor. Bu bölgenin yanmadan önceki halini bizim çocuklarımız anca görebilecekler. O sebeple daha duyarlı olmamız gerekiyor” diye konuştu.