Prof. Dr. Ergün, “Varis kanamaları yaşamı tehdit edebiliyor hekim olarak amacımız kanamadan tespit edip önlem almaktır” dedi.
Toplardamarların genişlemesi, kalınlaşması olarak tanımlanan ve bacaklarda daha sık görülen varisler, vücudun diğer bölgelerinde, hatta yemek borusunda bile görüldüğünü söyleyen Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Meltem Ergün “Yemek borusunda (özofagusta) bulunan varislerin yemek borusunun özellikle alt kesiminde görülüyor” dedi.
Birçok kişi varisleri daha çok bacaklardaki oluşumlar olarak biliyor ancak uzmanlar, çoğunlukla karaciğerden kaynaklı nedenlerden dolayı yemek borusunda da varisler ortaya çıkabileceği konusunda uyarıyor.
Karaciğeri sağlıklı olan insanlarda özofagus varislerinin görülmeyeceğine dikkat çeken Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Meltem Ergün, “Başta siroz olmak üzere karaciğerin çeşitli nedenlerle oluşan uzun süreli hastalıklarından dolayı toplardamarların kalınlaşıp genişlemesiyle varisler oluşabilir. Sirozun haricinde uzun süreli kronik hepatit B ve hepatit C hastalığı olanlar da risk altındadır. Kişi yemek borusunda varis olup olmadığını hissedemez. Varisler kanamadan hiçbir bir bulgu vermez ancak endoskopik olarak saptanabilirler” diye konuştu.
“VARİS KANAMALARI YAŞAMI TEHDİT EDEBİLİYOR”
Ağızdan kanlı kusmayla bulgu veren özofagus varislerinde çok şiddetli kanamaların yaşamsal açıdan tehlikeli olabileceğine işaret eden Prof. Dr. Ergün, “Hekim olarak amacımız kanamadan tespit edip önlem almaktır. Ancak hasta kanama şikâyetiyle hekime başvurursa da hastanın hayatını tehdit eden bir boyuta varmaması için bir an önce endoskopik tedaviye başlamak gerekir.
Sirozu olan hastalarda, kanama riskine karşı, varis gelişip gelişmediği belirli aralıklarla endoskopik olarak takip edilmelidir. Varisi gelişmiş hastalarda da büyümeyi engellemek için ilaç tedavisine başlanır. Hiç kanama yaşamamış hastalarda ilaç tedavisi uygulanabilmekle birlikte; kanama görülen hastalarda yaklaşım değişir. Bu durumda endoskopik olarak varislerin bantlanması ya da bunların içlerinin tıkayıcı tedavisiyle kapatılması gibi tedaviler gündeme gelir” ifadelerini kullandı.
“TANISI İÇİN ENDOSKOPİ ALTIN STANDART”
Özofagus varislerinde tanıyı koymak için endoskopik yöntemin altın standart olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ergün, “Sorun sadece yemek borusu ile sınırlı olarak yaşandığı için farklı sindirim sistemi sorunlarıyla bağlantısı pek yoktur. Siroz hastası kan kusuyorsa, altta yatan sorunun özofagus varisi olması çok muhtemeldir. Sorunun tanısı gibi tedavisi de endoskopik yöntemle yapılır” dedi.
“KANSERE YOL AÇMAZ”
Özofagus varislerinin kansere yol açmayacağını ancak şiddetli kanamaların tek başına bile yaşamı tehdit edebileceğini aktaran Prof. Dr. Ergün, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Genel olarak sirozlu hastalarda eşlik eden asit (yani karında sıvı birikmesi) görülebileceği için tuzdan kaçınmaları gerekir. Hepatitleri varsa ilaçlarını muntazam kullanmaları önerilir. Varisleri olan hastalarda ayrıca varislerin içindeki basıncı azaltan beta bloker grubu ilaçları kullanmaları uygun olur. Siroza bağlı varis kanaması ya da asit gibi diğer komplikasyonlar gelişmişse hasta aslında karaciğer nakil adayıdır. Nakil yapılan bir merkezde kaydının olması, nakil listesinde adının bulunmasında fayda vardır. Vericisi bulunduğunda bu hastalar için kesin tedavi karaciğer naklidir.”