Dr. Avcı, “Geleneksel tıp uygulamaları eğitim almış, tıp fakültesi mezunu hekimler tarafından yapılmalı. Eğitimler Sağlık Bakanlığı onaylı olmalı” dedi.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi Ek Hizmet Binası’nda, Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Merkezi açıldı. Hekimlerin ve sağlık personelinin yaptığı tedaviler için çevre illerin yanı sıra Irak’tan da yoğun talep gördüklerini anlatan merkez sorumlusu Doç. Dr. Dilek Kuşarslan Avcı, bunların kesinlikle alanında uzman, tıp eğitimi almış hekimlerce uygulanması gerektiğini vurgulayıp, halkı uyardı.
Van’daki çalışmalarına 1 yıl önce başlanan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Merkezi kapsamında, pandemi nedeniyle 1 ay önce YYÜ Dursun Odabaşı Tıp Merkezi Ek Hizmet Binası’nda hasta kabulüne başlandı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da desteklenen geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarına şimdiden rağbetin çok yüksek olduğu belirtildi.
Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Merkezi’nin Sorumlusu Doç. Dr. Dilek Kuşarslan Avcı, “Merkezimizde fitoterapi (bitkilerle tedavi), hipnoterapi (hipnozla tedavi), ozon terapi, mezoterapi, kupa, hacamat ve sülük tedavileri verilmektedir. Bunlara yeni başka uygulamalarımızda olacak. Diğer bölümlerle birlikte görüş alışverişi yaparak mevcut olduğu rahatsızlığı birlikte değerlendirerek, sonrasında hangi tedaviyi uygulayacağımıza karar vererek tedavilerine başlıyoruz. Hastalarımızdan oldukça güzel sonuçlar alıyoruz” dedi.
COVİD-19 GEÇİRENLERE DESTEK
Merkeze, Van’ın yanı sıra bölge illerden ve aynı zamanda Irak’tan bile talep olduğunu belirten Doç. Dr. Avcı, “Hastaların hastanemize müracaat ederek geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarından yararlanmak istediğini öğrendik. Biz de kapasitemizi ona göre artırmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Merkezin 1 ay önce hasta kabulüne başladığını kaydeden Doç. Dr. Avcı, özellikle Covid-19 geçirmiş hastaların yoğunlukla tercih ettiğini söyledi. Avcı, “Bu 1 aylık sürede bize sıklıkla Covid-19 geçirmiş hastaların yorgunluk, nefes darlığı, halsizlik, yürüyememe, konsantrasyon bozukluğu gibi sıkıntısı olanları çok oldu.
Biz bu hastalarımıza özellikle ön değerlendirme yaptıktan sonra ozon tedavisine başladık ve bu tedaviyle çok kısa sürede hastalarımızın tamamından yanıt aldık. Aynı zamanda birtakım fitoterapi ürünleri de önerdik. Bunun yanı sıra hipnoterapi ile başvurular almaktayız. Bununla ilgilide Van ve çevre illerde hekim olarak bu uygulamayı yapan merkez yok” dedi.
‘BAKANLIK ONAYLI OLMALI’
Tedavilerin alanında uzman, tıp eğitimi almış hekimlerce uygulanması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Avcı, “Geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları bu alanda eğitim almış, tıp fakültesi mezunu hekimler tarafından yapılmalıdır. Bu eğitimler de Sağlık Bakanlığı onaylı olmalıdır. Bu eğitimler sonrası hekimlerden son derece profesyonelce faydalı tedaviler alacaklardır.
Ancak görmekteyiz ki bazı hastalar, merdiven altı dediğimiz, herhangi bir tıp fakültesi bitirmeyen, hekim olmayan kişiler tarafından kupa, hacamat, sülük gibi tedaviler almaktadırlar fakat halkımız giderek bilinçlenmektedir. Bize gelen hastalar özellikle hekim olduğumuz için ve daha sağlıklı şartlarla daha profesyonel yaklaşacağımızı, daha çok fayda sağlayacağımızı düşündükleri için bize başvurmaktadırlar” diye konuştu.
‘ACİLİMİZE KOMA VAZİYETİNDE GELEN OLDU’
Sülük, kupa, hacamat ve bitkiler ile tedavilerin kesinlikle hekim olmayan kişiler tarafından yapılmaması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Avcı, “Van bölgesinde özellikle bitki zehirlenmeleri görmekteyiz. Hekim olmayan kişiler tarafından satılan ürünlerin alınması sonrasında hastalarımız koma vaziyetinde hastanemizin aciline başvurabilmektedirler. Bitkilerle yapılan tedaviler kesinlikle profesyonel tıp eğitimi gerektirir. Bu eğitimi almayan kişilerin bitkilerle tedavi etmemesi gerekir. Hastalarımızın da bu konuda bilinçli olması gerekir” dedi.
Tedavi için merkeze gelen ve esnaflık yapan Cengiz Rençber ise kendisi ve ağabeyinin merkezdeki tedavilerden yararlandığını ve çok iyi sonuçlar aldığını belirtti.