Prof. Dr. Yalçın Kaya, üreticiye yüksek gelir kaynağı getirmesi, tüketici için ise sağlıklı ve kaliteli olması açısından Türkiye’nin oleik tipi ayçiçeğine dönmesi gerektiğini belirterek, “Oleik tipi yani zeytinyağı kalitesinde ayçiçeği, aslında bizim ülke olarak buna dönmemiz gerekir. Özellikle bizim iklimimiz de uygun” dedi.
Türkiye’nin yağlık ayçiçeği ihtiyacının yaklaşık yüzde 50’sini karşılayan Trakya’da ayçiçeği ekilen tarlalar, ürünlerin çiçek açmasıyla sarıya büründü. Erkenci olarak adlandırılan ilk ekimlerde tarlalardaki ayçiçekleri büyümeye devam ederken, normal ekimlerde ise ürünler yeni çiçekleniyor. Özellikle son dönemde agro turizme de ev sahipliği yapan bölgede tarlalar yerli ve yabancı turistlerin ziyaret etmesiyle fotoğraf stüdyosuna döndü. Üretici ise kış ayında yaşanan kuraklıkla tedirginlik yaşasa da ilkbahar yağışlarının zamanında düşmesiyle rahat nefes aldı.
‘YAĞIŞLAR HIZIR GİBİ YETİŞTİ’
Trakya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Genetik ve Biyomühendislik Bölüm Başkanı ve Bitki Islahı Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yalçın Kaya, mevsiminde düşen yağışlarla istenilen verimin alınacağını söyledi. Kaya, özellikle çok kurak bir kış ayı yaşandığını belirterek, şöyle dedi:
“Kış ayında yeteri kadar su birikimi olmamıştı. Yani buğdaylar da bizi özellikle çok endişelendirdi. Yine ayçiçeği ekimleri geçe kalabilirdi ama tabii bir açıdan fırsat verdi. Özellikle şu an gördüğümüz kadarıyla çok erken ekilen ayçiçeklerinde verimin oldukça yüksek olacağını tahmin ediyoruz. Pandemi nedeniyle olsun, savaş nedeniyle olsun doğal olarak dünya fiyatları yükselmişti.
Fakat son zamanlarda gerek buğday olsun, gerek ayçiçeği olsun, fiyatları oldukça düştü. Yani şu anda gerçekten 10 lira civarında bir ayçiçeği, 1-2 sene önce 13-14 liraydı biliyorsunuz. Girdiler çok fazla miktarda artmasına rağmen fiyatlar şu anda çiftçiyi gerçekten tatmin etmeyecek, zararına bir durum söz konusu oldu. Verim anlamında özellikle serin havayla birlikte, yağışlar hızır gibi yetişti. Bazı yerlerde hatta fazla bile oldu. Bu anlamda ayçiçeğinde istediğimiz verimi alacağız.”
‘SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM İÇİN DESTEKLEME ARTIRILMALI’
Dünya pazarına bakıldığında, artan döviz kuruyla birlikte destekleme fiyatlarının çok azaldığını belirten Kaya, “Dünya fiyatları oldukça düştü tabii. Bu anlamda ülkemizin özellikle iç pazar anlamında devletin fiyatlar destekleme fiyatları da dolara ve euroya vurduğumuz zaman artan döviz fiyatlarının karşısında çok azaldı. Bunların da mutlaka çiftçinin kalıcı olması için bu karlı bir üretim veya en azından bu sürdürülebilir bir tarım için devlet desteği mutlaka artırılması gerekiyor” diye konuştu.
‘AYÇİÇEĞİNDE YÜKSEK VERİM OLACAĞINI TAHMİN EDİYORUM’
Ayçiçeğinde yüksek verim beklediklerini söyleyen Kaya, “Özellikle şu an baktığımızda bu çok kumsal bir arazi ama ayçiçekleri gayet güzel açmış ekim sıklığı gayet iyi. Yani verim olarak özellikle şu serin havalarda o temmuz sıcağından kaçarak su alım devresi biraz daha erkene gelecek. Bu anlamda ayçiçeğinde verimin yüksek olacağını tahmin ediyorum bu sene” ifadelerini kullandı.
‘YÜZDE YÜZ HİBRİT TOHUM ÜRETİLİYOR’
Ayçiçeği çiftçisinde son dönemde artış yaşandığını belirten Prof.Dr. Kaya, “Doğal olarak ayçiçeği çiftçisi Trakya’da ve aynı zamanda İç Anadolu’da daha fazla artıyor çünkü ayçiçeği mısıra ve diğer şeylere göre daha az su tüketiyor. Buralarda da ekim nöbetinde giderek yer almaya başladı. Ayçiçeğinin çiftçisi bilinçli. Yani gerçekten hemen hemen yüzde yüz hibrit tohum üretiliyor. Yine yabancı ot problemi için dayanıklı ayçiçekleri ekliyor. Yine köse hastalığı var bunlarla ilgili biz bitki ıslahçıları olarak ayçiçeği ıslahçıları olarak çiftçilerin problemlerini çözdük. Şu anda görüyorsunuz tertemiz bir tarla. Yani ot problemi yok. Hastalık hemen hemen yok. Bu anlamda ayçiçeğinin hemen hemen problemleri çözüldü gibi söyleyebiliriz” dedi.
Türkiye genelinde, sağlıklı ve uzun ömürlü oluşundan dolayı artık oleik tipi ayçiçeğine dönülmesi gerektiğini söyleyen Kaya, “Oleik tip demek zeytinyağı kalitesinde ayçiçeği üreten bir bitki, bir tür. Oleik asidi yüksek olduğu zaman, esas ayçiçeği yağının yüzde doksan tüketimi bir kızartmalık yağ olarak kullanılıyor mutfaklarda. Bunun tamamen oleik tipe dönüp fritözde olsun, kızartmada olsun, yanmadan uzun süre raflarda da aynı şekilde oldukça daha sağlıklı ve daha kaliteli bir yağ alternatifi olarak sunacağız.
Bu anlamda ülke olarak oleik tip ayçiçeğine dönmemiz gerekir çünkü ithal olarak zaten özellikle bizim iklimimiz de uygun. Şu an Fransa’da ekiliyor. Tamamen Amerika’da bu ekiliyor, İtalya’da bu ekiliyor, İspanya’da bu ekiliyor. Topraklarımız ve iklimimiz müsait çünkü gece sıcaklıklarının bizim yüksek olduğu zaman oleik tipe dönüyor. Hem üreticilerimize gelir kaynağı olacak, hem tüketicilere daha sağlıklı ve daha kaliteli bir yağ vereceğiz” ifadelerini kullandı.
‘TARLALARINI KONTROL ETSİNLER’
Üreticilerin ürünün yetişme döneminde sık sık kontrol etmesi gerektiğini söyleyen Kaya, “Geçen sene tırtıl ve benzeri şeyler oldu. Hatta bazen yine orman kenarlarında bazı şikayetler duyuyoruz. Tarlalarını kontrol etsinler en önemli şeylerden bir tanesi bu. Özellikle yine bu geç ekimlerde yaprak gübresi veya üst gübrelemede çiftçilerimiz ayçiçeğini üvey evlat olarak görüyor. Yani buğdaya fazla miktarda gübre atıyor ama ayçiçeğini gübresiz veya sadece üst gübreleme yapmadan atıyor. Özellikle yağmur olacağı zaman, verim için yaprak gübreleme ve üst gübre azotlu gübreleme yapsınlar” diye konuştu.