Bilek güreşinde dünya, Avrupa ve Asya birincilikleri olan, ‘Türk terminatör’ lakabı ile tanınan Gökhan Seven (46), bu kez Moldovya’nın başkenti Kişinev’de düzenlenen ‘Bilek güreşi dünya şampiyonasında’ kürsünün zirvesinde yer aldı.
13 kez dünya, 13 kez Avrupa, 2 kez Asya ve 2 kez de Combat Game olmak üzere toplam 30 altın madalya sahibi olan Gökhan Seven’i, Erzurum’a dönüşte havalimanında her zaman olduğu gibi yine üyesi olduğu Türk Kızılay Engelsiz Erzurum Şubesi Kulüp Koordinatörü Abdullah Keleşoğlu ve oğlu Alihan Seven karşıladı. Seven, “Allah’ıma şükürler olsun ki, Türk bayrağını göndere çekip, İstiklal Marşı’mızı okuttum. Kazandığım madalyayı da Filistin halkına armağan ediyorum. Dünya şampiyonu olarak beni kimsenin karşılamamasına alıştım. Bu benim kaderim” dedi.
Bebekliğinde geçirdiği ateşli hastalık nedeniyle tekerlekli sandalye ile yaşamak zorunda kalan Gökhan Seven, sporla hayata tutundu. Türkiye’nin adını bilek güreşinde dünyaya duyuran bedensel engelli Seven, her iki kolda sayısız Türkiye şampiyonluğu elde etti. Sağ kolda 13’üncü kez dünya şampiyonluğunu ilan eden Gökhan Seven, sol kolda ise dünya üçüncüsü oldu. Çeşitli sıkletlerde 12 dünya, 13 Avrupa, 2 Asya ve 2 de Combat Game şampiyonluğu olan Seven, son olarak Moldovya’nın başkenti Kişinev’de 18-21 Ağustos tarihlerinde düzenlenen ve 64 ülkeden sporcunun yer aldığı ‘Bilek Güreşi Dünya Şampiyonası’na katıldı. Seven, finalde sağ kolda Mısırlı rakibi Muhammed Kandal’ı yenerek altın madalyanın sahibi oldu. 13’üncü dünya şampiyonluğunu ilan eden Seven aynı yarışmada sol kolda ise üçüncü oldu.
Bilek güreşinde ilk derecesini 2010’da ABD’de düzenlenen dünya şampiyonasında bronz madalya kazanarak elde ettiğini söyleyen Gökhan Seven, bugüne kadar birçok sporcu yetiştirdiğini ve 24 yıldır bilek güreşi yaptığını belirtti. Türkiye’nin dışında 24 yılda 30 şampiyonluğu olan Seven, “Moldovya’da aldığım 13’ncü dünya şampiyonluğumu İsrail tarafından katledilen Filistin halkına armağan ediyorum. Tek dileğim, insanların ölmemesi. Bu dünya hepimize yeter. Bugüne kadar yüzlerce sporcu yetiştirdim. Katıldığım şampiyonalarda Türk bayrağını göndere çekip, İstiklal Marşı’mızı dünyaya dinlettim ama her şampiyonaya buruk gittim. Orada sevincin zirvesine çıktım fakat ülkeme döndüğümde havalimanında başkanımızın ve oğlumun dışında kimseyi görmemek beni yine çok üzdü. Gittiğim ülkede madalya kazanmak ve burada coşku ile karşılanmamak sanırım benim kaderim olmuş. Kimseye küs ve kırgın değilim. Ben son nefesime kadar yine ülkemi yurt dışında temsil edip bayrağımızı göndere çekip, İstiklal Marşı’mızı okutmaya devam edeceğim” dedi.
Türk Kızılay Engelsiz Erzurum Şubesi Kulüp Koordinatörü Abdullah Keleşoğlu da hem Türkiye’de hem de yurt dışında ‘Avatar’, ‘Türk terminatör’, ‘Çılgın Türk’, ‘Bileği bükülmez’ gibi lakaplarla anılan Gökhan Seven ile bir kez daha gurur duyduklarını ifade etti. Seven’i Moldovya’ya uğurladığı oğlu Alihan ile karşıladığını belirten Keleşoğlu, “Bugün burada bir bayram yaşanmalıydı. Ama her zaman olduğu gibi karşılamada ben ve oğlu vardık. Gökhan gibi buna biz de çok üzülüyoruz fakat insanları zorla getirecek değiliz. Adını dünyaya altın harflerle yazdıran Gökhan ve onun gibilere sahip çıkmalıyız” diye konuştu.