Günlerdir ‘’Bizim Çocuklar’’la yatıp kalkıyor, onlarla heyecanlanıp onlarla seviniyorduk.
Geçtiğimiz Haziran ayı sonundan beri gözümüz kulağımız aklımız kalbimiz 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda ve millilerimizde idi onlar da bu turnuvada aldıkları başarılı sonuçlarla hepimizi sevindirdiler; İlk önce Gürcistan’ı 3-1’lik skorla yenerek 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’na harika bir başlangıç yapan A Milli Futbol Takımımız hemen ardından Çekya’yı 2-1’le geçerek adını Son 16 turuna yazdırmayı başardı.
Bu başarıyla ülkece çok mutlu olduk, coşku seline kapıldık. Milli takımız epeyce bir zaman sonra Avrupa’da böylesine güzel bir başarı grafiği yakalamıştı hâliyle ulusumuz büyük bir coşku ve heyecan hissetmişti millilerimizin bu başarılı grafiği karşısında. Ve geçtiğimiz 2 Temmuz akşamı da bu yolda önlerindeki bir engeli daha yıktı takımımız, unutulmaz anların yaşandığı Avusturya maçından 2-1’lik galibiyetle ayrılarak çeyrek finale kaldı Bizim Çocuklar.
Bu maça Merih Demiral’ın attığı iki süper gol ve Mert Günok’un maçın son anlarındaki efsane kurtarışı damgasını vururken Merih& Mert ikilisi maçın kahramanları olarak hem ülkemiz hem de dünya basınında geniş yer buldular. Merih maçın daha ilk dakikasında şahane bir siftah yaparak ‘’Dakika Bir Gol Bir’’ isimli klişe tabire çok derin, güzel, değerli ve özel bir anlam kattı. İkinci yarıda da çok güzel bir gole imzasını atıp maçın ilk kahramanı oldu. Son dakikalara gelindiğinde ise kalemize gol olması çok çok yüksek ihtimal olan bir atış yapıldı ama kalecimiz Mert Günok tam anlamıyla eldivenli bir süper kahraman gibi o golü kurtardı ve maçın ikinci kahramanı olarak bu zaferde büyük pay sahibi oldu. Gerçekten de o anlarda bir ahtapot gibiydi o topu örümcek ağı misali durdurdu zaten spiker Özkan Öztürk te onun bu pozisyonunu ‘’Ahtapot musun? Örümcek misin? Harikasın…’’ sözleriyle yorumlamıştı haklıydı da. En nihayetinde de çeyrek finale çıkmamız hepimize büyük bir haz yaşattı.
Aslında son birkaç gündür uzun zamandır kayıp olan bir şey yeniden ortaya çıktı 2002 Dünya Kupası ve 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda dibine kadar yaşadığımız o birlik beraberlik duygusu, o milli heyecan ve gurur hissiyatını seneler sonra yeniden her hücremizde hissettik Türk ulusu olarak, son dönemde ülkemizde yaşanan birçok olay hepimizi fazla fazla üzmüş, yıpratmış, yıldırmış, endişeye boğmuşken Milli Futbol Takımımızın bu şampiyonada yakaladığı bu başarılı grafik, oyuncularının başarısı (Arda Güler’in Gürcistan maçındaki muhteşem golü ve bu şampiyonada gol kaydeden en genç oyuncu oluşu, Cenk Tosun’un takımımızı son 16 turuna taşıyan muhteşem son dakika golü, Merih’in Avusturya maçındaki iki gollü şahane performansı, Mert’in yine o maçtaki Türk Futbolunun en iyi anlarından biri olarak kayıtlara geçmesi gereken o kurtarışı vs.) bizi bu matem havasından biraz olsun uzaklaştırarak içimizi umutla doldurdu, bizlere ekran karşısında büyük bir heyecan, neşe, keyif ve haz yaşattı kim bilir ne totemler ne manifestler yapıldı bu üç maç boyunca ama hepsinin sonucunda çeyrek finaldeydik.
Dün akşam da yine iyi bir akşam güzel bir akşam için ekran başına geçmiştik, rakibimiz ise Hollanda’ydı. Bu maça da büyük bir moral, inanç, güç, azim ve kararlılıkla çıkmıştık nitekim ilk yarıyı Samet’in golüyle 1-0 önde kapatarak yarı final kapısını araladık. Lakin ikinci yarıda işler yolunda gitmedi ve maçın sonunda Hollanda 2-1’le yüzü gülen taraf oldu ve bizim için Euro 2024 macerası böylece son bulmuş oldu.
Elbette ki büyük hayal kırıklığı yaşadık üzüldük ama seneler sonra böylesi bir organizasyonda büyük bir heyecan ve gurur yaşamış olmanın ve tek yürek tek vücut olarak millilerimiz için kenetlenmiş olmanın haklı mutluluğu çok daha önemliydi bize kâr kalan da buydu zaten.
Her şey için teşekkürler Bizim Çocuklar, bize yaşattığınız heyecan, gurur, mutluluk yeter bizi tek yürek tek vücut yapmış olmanız yeter azminiz çabanız emeğiniz mücadeleniz yeter. Bu sefer olmadı ama eminim ki yolunuz çok açık ve sizi bekleyen nice zaferler, heyecan dolu maçlar ve turnuvalar var ve o zaman da 70 Milyon tek yürek sizi destekleyeceğiz.
Hepinizle gurur duyuyoruz, her biriniz gururumuzsunuz.