TBMM Başkanı Mustafa Şentop, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, aziz milletimize ve bizim tarihimize hakaret edilmesini asla müsaade etmeyiz, ben de etmem, milletimizi temsil eden milletvekillerimiz de etmez” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’ın sözde Ermeni soykırımının tanınmasını içeren kanun teklifiyle ilgili, “Bu konuyla ilgili Türkiye’de böyle bir kanun teklifini vermek, Türkiye içinden değil, Türkiye dışından bir cesaretin desteği ile olabilir. Böyle bir davranışın da iyi niyetli bir davranış olmadığını, provokasyon olduğunu ifade etmek isterim” dedi.
TBMM Başkanı Şentop, Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki Dışişleri Şehitliği’ni ziyaret etti. Şehitlerin kabirlerine karanfil bırakan Şentop, Kur’an-ı Kerim okunduktan sonra bir konuşma yaptı. Şentop, 1973’te başlayan ve tarihte eşi benzeri görülmemiş alçakça terör eylemlerinin, yıllarca Türk diplomatlarını ve yakınlarını hedef aldığını belirterek, “Bu menfur saldırılarda 58’i Türk vatandaşı olmak üzere 77 kişi hayatını kaybetmiştir. Bunlardan 31’i diplomatlarımız ve aile fertleridir. Kendi topraklarından binlerce kilometre uzakta; bulundukları devlet tarafından emniyetleri en üst seviyede temin edilmesi gereken diplomatların ve ailelerinin terör saldırılarına uğrayarak şehit edilmeleri, diplomasi bakımından da son derecede trajik bir durumdur” dedi.
‘SOYKIRIM ŞARTLARI MEVCUT DEĞİLDİR’
Asırlardır diplomasiye hakim olan ‘elçiye zeval olmaz’ ilkesinin, dünyanın ve ilgili ülkelerin gözleri önünde Ermeni terör örgütleri tarafından defalarca ihlal edildiğine dikkat çeken Şentop, “Bu suikastların çoğunda, katil zanlılarının bulunamaması, üstelik eylemi gerçekleştiren örgüt kendini açık ettiği halde bunların bulunamamış olması ironik bir durumdur. Bulunsa ve hatta zanlılar hüküm giymiş olsalar dahi, süreçler takip edildiğinde birçoğunun daha sonra serbest bırakıldığı ve cezalarını tamamlamadıkları görülmektedir” diye konuştu.
Ermeni terör örgütleri ve bir yalan hafızaya sarılan radikal ve provokatör Ermeni gruplarının, kanlı terör eylemlerine zemin oluşturmak için 1915 olayları iddialarıyla mağdur ve mazlumu oynamaya çalıştığını vurgulayan Şentop, “Ermeni çevreler tarafından dünyanın birçok ülkesinde Türkiye’ye karşı yürütülen karalama kampanyası ile tarihi çarpıtma gayretleri, akademik hukuki ve tarihi deliller ile defalarca çürütülmüştür. Her vesileyle izah ettiğimiz gibi, soykırım; kapsamı son derece belirli, kullanımı çok somut şartlara bağlanmış uluslararası bir hukuk kavramıdır. İddia edildiği gibi 1915 olaylarının soykırım olarak tanımlanabilmesi için uluslararası hukukta öngörülen şartların hiçbiri mevcut değildir” ifadelerini kullandı.
‘TARİHİMİZE HAKARET EDİLMESİNE MÜSAADE ETMEYİZ’
Ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Şentop, HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan’ın sözde Ermeni soykırımının tanınmasını içeren kanun teklifi vermesi ve bu teklifin iade edilmesiyle ilgili, “Türkiye düşmanlarının çarpıtarak Türkiye’ye karşı kullanmaya çalıştığı bir argümanın dile getirildiği bir gün bugün. Türkiye dışında da bazı ülkelerde de bu konu dile getiriliyor. Biz de bugünü Ermeni terörüyle anılan bir gün olarak bir gerçekliğe işaret etmek üzere buradayız.
Bu konuyla ilgili Türkiye’de böyle bir kanun teklifini vermek, Türkiye içinden değil, Türkiye dışından bir cesaretin desteği ile olabilir. Bunu iade ettik, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, aziz milletimize ve bizim tarihimize hakaret edilmesini asla müsaade etmeyiz, ben de etmem, milletimizi temsil eden milletvekillerimiz de etmez” dedi.
‘İYİ NİYETLİ BİR DAVRANIŞ DEĞİL’
Şentop, söz konusu teklifin iade gerekçesinin ise TBMM İçtüzüğü’nde açık olduğunu vurgulayarak, “Bu değişiklik teklifini iade etmek için hukuki gerekçelerimiz mevcut. Daha önce TBMM’de alınmış parlamento kararları var. Bu kararlarda böyle bir iddianın dile getirilmesinin; milletimizi derin bir şekilde üzeceği, rencide edeceği, yaralayıcı olduğu ifade ediliyor. İçtüzük’de de böyle bir hüküm var. Şu anda hukuken verilmiş bir teklif söz konusu değildir.
Bununla ilgili hukuken yapılacak şeyler, metnin içeriği ile ilgili hukukçuların, savcıların yapacağı çalışmalarla ortaya çıkabilir. Hukuken, tarihen her zaman tartışmaya hazırız. Fakat bizim milletimize hakaret eden, bunu hukuken tarihen tartışmak yerine siyaseten yaftalamaya ve itama yönelen her türlü hareketin karşısında oluruz. Böyle bir davranışın da iyi niyetli bir davranış olmadığını, provokasyon olduğunu ifade etmek isterim” ifadelerini kullandı.