Edirne’de, Osmanlı döneminde asker hastanesi olarak kullanılan tarihi yapılar leyleklerin yuvası haline geldi.
Fabrikanın bulunduğu mahallede yaşayan Muhlise Karagöz, “Leylekler, mahallemizin misafirleri. Sonbahara doğru yavruları ile birlikte uğurluyoruz” dedi.
Göç yolunda binlerce leyleğin üremek için konakladığı bölgeler arasında bulunan Edirne‘nin kullanılmayan tarihi yapıları, leyleklere yuva oluyor. Her yıl ilkbaharda, Afrika ülkelerinden kente gelen leylekler; Sarayakpınar köyü yolunda bulunan, Balkan ve Çanakkale savaşlarında asker hastanesi olarak kullanılan binadan kalan sütunlar ile Kaleiçi semtinde atıl durumdaki tarihi koza fabrikasının çatısına yuva kurdu.
Leyleklerin Edirne’ye gelmelerinin en önemli nedeninin, Tunca ve Meriç nehirleri olmak üzere çeltik (pirinç) tarlaları olduğu belirtiliyor. Leylekler, çeltik ekili arazilerde kurbağa ve yılan, nehirlerde ise balıkları avlıyor. Leylekler, tarihi yapıların yanı sıra çeltik ekili sulak olan arazilerin bulunduğu köylerde evlerin çatısına da yuva kuruyor.
‘LEYLEKLER BİZİM MİSAFİRİMİZ’
Koza fabrikasının bulunduğu Dilaverbey Mahallesi’nde oturanlar da her yıl gelen leylekleri misafirleri olarak görüp, beslenmelerini sağlıyor. Mahalleliden Coşkun Karagöz, “Leylekler tarihi koza binasını mesken tuttu, her yıl geliyorlar. Hasar gören yuvalarını başta tadilat edip ondan sonra yerleşiyorlar. Yavrularını burada büyütüp takvime göre göç ediyorlar. Leylekler burada yuvalarında 2 yavru yapıyor. Çok sevimli hayvanlar. Onlar bizim misafirimiz” dedi.
Leyleklerin, mahallelinin komşusu olduğunu belirten Muhlise Karagöz de “Leylekler bizim mahallemizin misafirleri. Yuvaları tarihi binada yüksek çatıya yapıyorlar. Her yıl geliyorlar, sonbahara doğru yavruları ile birlikte uğurluyoruz” diye konuştu.