Diyarbakır’da bu yıl yaklaşık 130 bin dekarda ekili, tadıyla ünlü Diyarbakır karpuzunda hasat zamanı başladı. Ağırlığı 50-60 kiloya ulaşan karpuzun hasadı eylül ayında yapılacak.
Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Ertan Atalar, 145 bin ton rekolte elde etmeyi hedeflediklerini söyledi.
Bir zamanlar develerin sırtında taşınıp, kılıçla kesimi yapılan, dünyanın en meşhur karpuzu unvanına sahip Diyarbakır karpuzunda hasat başladı. Çınar ilçesinin kırsal Çakırkaya Mahallesi üzerinde 250 dekarlık alanda hasadı yapılan karpuzlar TIR’lara yüklenip batı illeri başta olmak üzere birçok ülkeye gönderiliyor. Temmuz ve ağustos aylarında hasadı yapılan Diyarbakır’ın ticari karpuzunun yanı sıra Dicle Nehri kenarındaki sadece kumlu arazide yetişen ağırlığı 50-60 kiloya ulaşan karpuzun hasadı eylül ayında yapılacak.
‘DİYARBAKIR KARPUZ VE KAVUN YETİŞTİRİCİLİĞİ ÖNEMLİ BİR YERE SAHİP’
Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Ertan Atalar, Diyarbakır’da bu yıl 130 bin dekarda karpuz ekiminin yapıldığını ifade ederek, 145 bin ton rekolte elde etmeyi hedeflediklerini aktardı. Diyarbakır karpuzunun dünyaca ünlü olduğuna dikkat çeken Atalar, “Dünyaca ünlü olan bu karpuz Diyarbakır’da iki çeşit halinde yetiştirilmektedir. Biri Diyarbakır çeşitleri dediğimiz yerel, diğeri ise ticari olarak dediğimizdir. Şu an ticari olan karpuzların 250 dekarlık bir alanda hasadı yapılan tarladayız.
Ortalama 8 ton üzerinden dekar başına bir verim gerçekleştirilmektedir. İlimizde 130 bin dekar civarında karpuz ekim dikimi gerçekleştirildi. Yaklaşık 8 ton üzerinden hesapladığımız zaman ortalama 145 bin ton üzerinden bir rekolte gerçekleşmesi bekliyoruz. Kavun yetiştiriciliği de 18 bin dekarın üzerinde ekim dikim alanında yetiştiriliyor. Orada da 53 bin ton rekolte bekliyoruz. Diyarbakır karpuz ve kavun yetiştiriciliği önemli bir yere sahip. Türkiye’nin ilk beşi arasındayız karpuz yetiştiriciliğinde üretim bakımında” diye konuştu.
‘KARPUZ EKİMİNİ GELİŞTİRECEĞİZ’
Atalar, Diyarbakır’da karpuz ekimini geliştirmeye yönelik çalışmaların sürdüğünü belirterek, şunları söyledi:
“Teknik anlamda usulüne uygun olarak yetiştiricilik yapılıyor. Damla sulama sistemleri olmak üzere her şey kurallarına uygun teknik olarak doğru şekilde yapılmakta. Verimler de iyi durumda. Diyarbakır’ın yerli tohumu dediğimiz binlerce yıldan beri tarımı gerçekleştirilen sürme çeşidinde özel olarak Dicle Nehri kenarındaki kumsal alanlarda geleneksel bir metotlarla yıllardan beri atadan gelen yöntemle babadan oğula üreticilik yapan üreticilerimiz var. Bu değere sahip çıkıyorlar. O sayede Diyarbakır’ın karpuz çeşitleri de varlığını devam ettiriyor. Bu yıl Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi karpuz üreticilerine yönelik olarak geleneksel yapılan karpuz üreticilerine fide, gübre ve ilaç desteği sağladı. Bir nebze de olsa masrafların bir kısmını karşılayarak çiftçiyi rahatlattı.”
‘KARPUZ VE KAVUNA DESTEK İSTİYORUZ’
Karpuz ve kavun üreticisi Tarımsal Sanayi ve İş Adamları Derneği (TSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Atik, üreticilere desteğin artması için çağrıda bulundu. Atik, “Biz bu kadar emek veriyoruz kendi tırnaklarımızla kazıp bu karpuzları yetiştiriyoruz. Karpuzla kavuna destek yok ama. Şu an biz maliyetine malı satamıyoruz. Bir de biz ekim alanlarının düzenli bir şekilde tahsis edilmesi gerekir. Bir sene 100 bin dönüm ekiliyor diğer yıl 20 bin dönüm ekiliyor. Yeni alanların tahsis edilmesi lazım. Bu şekilde olursa çiftçi de devlette memlekette kazanır” dedi.