İyi günler sevgili okurlarım bugün sizlere şahsına münhasır bir şair olan BENDEYAR beyefendiyi tanıştırmak istiyorum.
Bizleri kırmayıp köşemize konuk olduğu için çok teşekkür ederiz.
Bize kendinizden bahseder misiniz?
Merhabalar ben “Bendeyar” mahlaslı Nurullah Said Kıvrak. “Sen” adlı kitabın yazarıyım. Kendimden bahsetmeyi pek sevmiyorum. Müsaadenizle bu soruyu kısa geçmek istiyorum.
Hobileriniz, fobileriniz nelerdir?
Hobilerim değil de bir tek hobim var o da yaşamak. Bu yolculuğun her salisesini seviyorum. Fobilerim yaşamamak. Ki bu artık mümkün değil. Pişman olmak ki bu en kötüsü.
Eserinizi yazma serüveninizi anlatır mısınız?
Bendeyar yalnızlıktan doğdu. Anlatacak kimsesi olmayan birinin tek dostu defteri, tek anlatma organı kalemi, tek anlatma dili de yazmak olunca ortaya bi eser elbette ki çıkıyor. Yalnız kaldığım ve anlatamadığım ve gözümden yaş dökemediğim her an kalemimden bir şeyler döküldü.
Kitabı yazmaya iten şey ne oldu?
Aslında kitap yazmak için yazmadım. Bu doğan şiirleri kaybolmaması için kitaplaştırmak istedim.
Bu benim idolüm dediğiniz yazar var mı varsa neden o?
Yazarken çok mahrem duygularımı aslında kağıda döktüm. Aslında bir nevi sırlarımdı bu şiirler. Sırlarımı anlatırken özgün olmak istedim. Bu kadar kendimden olan bi şeyde başka insanların izleri olsun istemedim. O yüzden “Bendeyar” hiç okumadı. Doğal olarak da bi idolü yok.
Kitabınızı yazdığınız zaman sizlere karşı duran kişiler oldu mu, olduysa onlara karşı nasıl bir yol izlediniz?
Karşı değil de inanmayan kişiler tabiki oldu. Başarılı olamayacağımı düşündüler.
Kitabınız yazma aşaması bittiği an yayınlatma aşamasında neler yaşadınız?
Tamamen tesadüfen oldu. Yayınlama kararında henüz kararsızken bi telefon aldım. Bi yayıneviydi. Ve bu işaret diye düşündüm.
Kitabınızı alanlara, okurlarınıza ne vaat ediyorsunuz?
Her insanın içinde bi yalnızlık elbet vardı. Almak isteyenlere şunu söylemek istiyorum ;
Gelin içimizdeki yalnızlıklarımızı yalnız bırakalım.
Okuma seviyesi düşük olan bir ülkede yazar olmak sizin için neyi ifade ediyor?
Okuma seviyesinin değil de okuma doğruluğunun düşük olduğunu düşünüyorum. Doğru okumadığımızı düşünüyorum.
Maalesef günümüz Türk Edebiyatı’na popülerlik eli değmiş durumda. Bu da bi pazar ve reklam alanı oluşturuyor. Genç okurlarımız okuduğunda kendisine bi şeyler katacak kitaplara zor ulaşıyorlar.
Beni yazarlığa iten şey şudur dediğiniz bir şey var mı, varsa nedir?
Tek kelime ile; yalnızlık.
Sizin için ilham nedir?
Uğraştığınız uğraş ile ilgili Allah’ın ansızın verdiği hediye.
Kitabınız bir obje olsa ne olurdu?
Kırık gül.
Kitap yazarken olmazsa olmaz dediğiniz bir şey var mı?
Somut olarak yok. Onun haricinde tabiki duygu.
Genç yazarlara tavsiyeniz nelerdir?
Vazgeçmeyin…
Ve son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
@bendeyardan İnstagram sayfasında kitap ile ilgili fikir oluşturabilecek gönderiler paylaşıyorum. Mutlaka beklerim.