Edirne’nin en eski el sanatlarından, yıllar boyunca kentte birçok aileye geçim kaynağı olan süpürgecilik mesleği, teknolojinin gelişmesiyle birlikte bitme noktasına geldi.
Bir dönem yaklaşık 300 üreticinin bulunduğu Edirne Süpürge Borsası’nda bugün sadece 10 süpürgeci kaldı.
Edirne’nin asırlık geleneği süpürgecilik mesleği, teknolojinin sağladığı kolaylıklar karşısında gözden düşmeye başladı. Özellikle el emeği, göz nuru üretimi ve sağlamlığıyla bir dönemin marka şehri olan Edirne’de artık süpürge üretimi bir elin parmağını geçmeyecek sayıda dükkanla sınırlı kaldı.
‘TEKNOLOJİ BİZİ BİTİRDİ’
Çocukluğundan beri süpürge üreten Hüseyin Gaspar (71), geriden yetişen eleman olmadığı için elle üretimin son temsilcileri olduklarını söyledi. Mesleğini yaşatmaya çalışan 2 çocuk babası Gaspar, halen üretimin devam ettiği süpürge borsasında 10 esnafın kaldığını belirterek, “Bu işe 1970’te başladım. O günden bugüne sürekli süpürge üretiyoruz. O günler çok iyiydi. Ama teknolojinin gelişmesi dolayısıyla mesleğimiz her geçen gün kendini tüketiyor. Geçmiş yıllarda burada 300’e yakın firma vardı. Çoğu da çalışıyordu. O günkü şartlarda Edirne ekonomisine katkı sağlanıyordu. Üretici ekiyordu, imalatçı da para kazanıyordu. Türkiye’nin her yerine buradan ürün gidiyordu. O nedenle teknoloji bizi maalesef bitirdi” dedi.
‘300 DÜKKANDAN KALA KALA 10 DÜKKAN KALDI’
45 yıldır süpürge üretimi yapan Metin Yıldıztaşı ise işlerin durgun olduğunu ve her geçen sene kötüye gittiğini belirtti. Yıldıztaşı, “İşler biraz durgun çünkü mal çıkmıyor. Mal çıkmayınca pahalanıyor. Pahalı olunca üretim de azalıyor. Bunun yanında üretmek için insan da yok. Haftalık olarak üretimimiz oluyor. Mesela 1-2 arkadaşımız gelmediği zaman üretimimiz düşüyor ve bu da doğal olarak kâr sağlamıyor. Eskiden 300 dükkan vardı, şimdi kala kala 10 dükkan kaldı. Onlar da parası olanlar” ifadelerini kullandı.
‘BİZLER SON TEMSİLCİLERİYİZ’
Süpürge Borsası’nda 40 yıldır süpürge bağlayan Yılmaz Helvapişiren de, “40 yıldan beri bu mesleği yapıyorum. Bizler artık son temsilcileriyiz bu mesleğin. Artık 9-10 kişi kaldık burada. Mesleğe başladığımızda 350 tane tezgah vardı burada. Artık kala kala 5-6 tezgah kaldı. Hammadde yok artık, üretilmiyor. Çiftçi bunu üretmediği için bize az geliyor. Dolayısıyla üretim azalıyor ve bu da olumsuz yansıyor mesleğe” diye konuştu.
‘GELİP ÖĞRENEN YOK’
Süpürge üretimine çocukluktan başlayan ve halen evine ek gelir sağlamak için mesleğe devam eden Enver Ayaz ise, “Çocuklukta başladık süpürge üretimine. Sonra geçim sıkıntısı olunca buradan kazandığımız yetmedi, fabrikaya gittik. Oradan emekli olunca çocukluk mesleğime geri döndüm. Geçinmek amaçlı bunu yapmak zorundayız. Biz artık son temsilcileriyiz. Sanırım bizden sonra elde yapan kalmayacak. Çünkü gelip öğrenen hiç yok. Eskisi gibi rağbet de yok süpürge kullanımına” dedi.
‘BUNLAR ÇOCUKLUĞUMUZUN SÜPÜRGELERİ’
Ev kadını Bahar Hınçal ise halen evinde el yapımı süpürge bulundurduğunu ifade etti. Hınçal, “Daha önceden bu süpürgeleri çok kullanıyorduk ama elektrikli süpürgeler çıkınca rağbet azaldı. Ancak halen arada balkonları veya dökülen ufak kırıntıları bu süpürgelerle alıyoruz. Bu eski süpürgeleri unutmamamız lazım diye düşünüyorum. Bunlar bizim çocukluğumuzun süpürgeleri” diye konuştu.
‘ÇOK NADİR KULLANIYORUZ’
Artık el yapımı süpürgelerin çok nadir kullanıldığını söyleyen Cemile Kutluay ise, “Artık bu süpürgeler çok nadir kullanılıyor. Bizim evimizde de var ama çok kullanmıyoruz. Kimi elektrik süpürgesinin tutamadığı yeri tutuyor. Bununla istediğin köşeye girebiliyorsun ama bazı yerleri alamıyoruz elektrik süpürgesiyle. Mesela kapı önlerini elektrik süpürgesiyle süpüremiyoruz, mecbur bunlarla süpürüyoruz” ifadelerini kullandı.