Özdemir, halk arasında ‘omurga eğriliği’ olarak bilinen skolyozun tedavi edilmemesi halinde kalp ve akciğer gelişiminin bozulduğuna dikkat çekti.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Özgür Özdemir, halk arasında ‘omurga eğriliği’ olarak bilinen skolyozun tedavi edilmemesi halinde kalp ve akciğer gelişiminin bozulduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Özdemir, bu durumun ileri yaşlarda kalp ve solunum yetmezliğine neden olduğunu söyledi.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Özgür Özdemir, omurgada 40 derecenin üzerindeki eğriliklerde ve büyüme potansiyelinin devam ettiği hastalarda cerrahi tedavinin tek seçenek olduğunu bildirdi. Daha çok ergenlikte ortaya çıkan skolyozun erken dönemlerde müdahale edilmediği takdirde hem estetik hem de kalp ve solunum sistemi üzerinde ciddi hasara yol açabildiğini kaydeden Prof. Dr. Özgür Özdemir, halk arasında omurga eğriliği olarak bilinen skolyozu, omurganın göğüs veya bel bölgelerinde görülebilen, yana doğru eğrilik olarak tanımladı. 70 derecinin üstündeki skolyozda kalp ve akciğer gelişiminin bozulduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Özdemir, bu durumun da ileri yaşlarda kalp ve solunum yetmezliğine neden olduğunu vurguladı.
‘AYAKTA ÇEKİLEN RÖNTGEN FİLMİ VE MUAYENE İLE ANLAŞILIR’
Normal ve sağlıklı omurgada omurların arkadan bakıldığında yukarıdan aşağıya, boyun, sırt ve bel bölgelerinde düz bir hat şeklinde uzandığına dikkat çeken Prof. Dr. Özgür Özdemir, “Skolyozda ise omurlar sağa veya sola doğru yer değiştirir, aynı zamanda kendi eksenleri etrafında döner. Omurgaya arkadan bakıldığında eğrilik düz durulduğunda bile fark edilebildiği gibi, bazen bu denli net değildir ve ancak öne eğilme durumunda, kontroller ve röntgen filmlerinde anlaşılabilir” dedi.
‘TEK SEÇENEK CERRAHİ TEDAVİ’
Omuz seviyeleri arasında eşitsizlik, bel çukurlarındaki asimetri, bel kemiğinde bir tarafın öne çıkıntı yapması, sırtta bir tarafta kemik kabarıklığı (kürek kemiğinde tümsek görünümü), vücut dengesinde sağa ya da sola kaymanın skolyoz belirtisi olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özgür Özdemir, hastalığın tanısının, ayakta çekilen tüm omurgayı içine alan röntgen filmi ve klinik muayene ile yapıldığını kaydetti.
40 derecenin üzerindeki eğriliklerde ve büyüme potansiyelinin devam ettiği hastalarda cerrahi tedavinin tek seçenek olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özgür Özdemir, “Cerrahi tedavi sırt ve bele yerleştirilen implantlar (vida-çubuk) yardımıyla başarılı bir şekilde yapılabilmekte. Cerrahi sırasında omurilik fonksiyonlarının monitorize edilmesi (nöromonitorizasyon) hasta ve hekim açısından işlemin güvenilirliğini artıran bir yöntemdir” dedi.