Sizin hiç dedeniz öldü mü? Benim öldü. 21 yaşımın baharında, olanca ömrümde henüz ona doyamamışken hem de.
Benden bilmem kaç ay önce, anneannemden ise on beş ay sonra. Öylece gitti, sesini duymadan güne başladığım bir sabah yoktu. Bir gün akşama kadar aramamışsam, akşam üzeri arayıp “eşoooleeşşek ne aramadın sen bugün” diye fırçalardı. O gittikten sonra kimseyi aramadım aynı duygularla, kimsede hayatımda böyle bir gidişe imza atmamıştı doğrusu.
Sizin hiç dedeniz öldü mü?
Benim öldü.
Çayı çok severdi, zift gibi demli içerdi. Öyle çaydanlık falan yetmezdi, çay makinesinin fişi her daim takılıydı prizde. Evi, eli öyle bereketliydi ki, dolaplarının sihirli olduğunu düşünürdüm, çünkü hiçbir şey bitmezdi o dolaplarda. “Dedeciğim beni oku, hastayım” diye aradığımda, kaç kilometre uzaktan telefonun ucunda okurdu da iyi hissettirirdi bana kendimi.
Sizin hiç dedeniz öldü mü?
Benim öldü.
Hem de bana kelimelerle dans etmeyi miras bırakarak öldü. Yazma yeteneğim ondandır bana. Kocaman bir cilt defteri var 70’li yıllarda, Askerlik yaparken anneanneme yazdığı şiirlerle dolu içi. Kaleminin mucizesini ve Aşk’ın mucizesine inanmayı ve daha çok birçok şeyi miras bıraktı bana. Aşk demişken, 45. Evlilik yıl dönümleri falandı sanırım, anneannem yoğun bakımda yatıyordu. Hiçbir yıl dönümlerini boş geçirmediği gibi o günü de boş geçirmeyerek, yoğun bakımın önünde elinde kırmızı güllerle bekleyen o adam benim dedemdi. Soruyorum size, bunu görüp Aşk’a inanmamak ne haddime şimdi benim?
13 yaşında elma bahçelerinde arkasından koşmaya başladığı sevgilisini 45. Evlilik yıldönümünde yoğun bakımın kapısında, ellerinde kırmızı güllerle bekleyen o adam benim dedemdi…
Bugün 3 mart. Gidişinin üzerinden geçen on dört tane mart oldu. Içimde ki özlem hep ilk günkü gibi ama bu sene değişen bir şey oldu. Ben bir kitap çıkarttım, çiçeği burnunda bir yazar oldum. Dedeciğim bunu gördüyse benimle gurur duyuyordur eminim.
Yaşasaydı birlikte yazardık biz bu kitabı bundan da eminim. Baskıdan sonra okuyunca şöyle derdi kesin; “eşooleşşek çok hüzünlü yazmışız biz bu kitabı”… Ah dedeciğim gittiğinden beri ben hep hüzünlü şeyler yazıyorum ki…
Bu kitaptan haberin olup benimle gurur duyduysan bana bir işaret gönder, bekliyorum…
Sizin hiç dedeniz öldü mü?
Benim öldü.
Bugün tam 14 sene oldu…
Dedeciğimin anısını ölümsüzleştirmek adına. Hasretle…