Sivil Memurlar Sendikası (SİME-SEN) 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla Taksim Meydanı’nda bulunan Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı.
Sivil Memurlar Sendikası (SİME-SEN) 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla Taksim Meydanı’na çelenk bıraktı. Heyet, ardından Kazancı Yokuşu’na da karanfil bıraktı. Taksim Meydanı’nda açıklamalarda bulunan SİME-SEN Genel Başkanı Kenan Haluk Baytemir, “Bugün burada 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı’nda tüm çalışanlar için insan onuruna yaraşır, yaşama koşulları ve sendikal haklarımız için meydanlardayız. 1 Mayıs mücadele, dayanışma ve birlikte hareket etmenin gösterildiği gündür. Bugün tüm dünyada emekçiler hep birlikte sesini yükseltiyor.
Dini, dili, ırkı, mezhebi, cinsiyeti, yaşı, siyasal görüşü ve mesleği ne olursa olsun yurdumuzda ve dünyanın dört bir yanında emekçiler bir araya gelip taleplerini haykırıyor. Bugün burada emek, özgürlük, adalet temeline dayalı toplumsal barış, çoğulcu ve özgür demokratik düzenin egemen olması için bir araya geldik. Taksim Kazancı Yokuşu’nda hayatını kaybeden 34 emek şehidinin yaktığı ateşi bugün daha da büyütmek emekçilerin en temel görevidir. Büyük çabalar sonunda elde edilen bu emeğin hak örgütlü yapısıyla yerine ulaşabilir.
Biz emekçiler el ele verip, emeğin hak ettiği değeri bulmaya kadar sürekli mücadele içerisinde olacağız. 1 Mayıs’ın emekçiler için bir bayram havasında hak ve kazanımlarının konuşulacağı ve sendikaların çığlıklarına kulak verildiği bir gün olarak kutlanmasını istiyoruz. Sivil memurların tek ve gerçek temsilcisi olan emeğin ve onurun sendikası Sivil Memurlar Sendikası olarak ezilen, ötekileştirilen ve görmezden gelinen kısacası külfette en ağır yükü omuzladığı halde nimet söz konusu olduğunda yok sayılanların sesi olmaya devam edeceğiz” dedi.
“HUKUK ÇERÇEVESİNDE MÜCADELESİNE DEVAM EDECEK”
Ekonomik ve sosyal hakların iyileştirilmesi gerektiğini belirten Baytemir, şöyle devam etti:
“Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar göz önüne alındığında memurların birçoğu ek iş yaparak geçimini sürdürebilme çabası içindedir. Açlık sınırı seviyesinde olan ortalama memur aylıkları artık bir an önce insanoğluna yakışan bir yaşam sürdürebilme seviyesine çıkarılsın. Buradan açıkça belirtmek isterim ki sivil memurlar sendikası kuruluş amacına uygun olarak üyelerinin ekonomik ve sosyal haklarının geliştirilmesi için her platformda hukuk çerçevesinde mücadelesine devam edecektir.
3600 ek gösterge adıyla 2022 yılında yasalaşan sınıflar ve kadrolar arasında adaletsizliğe neden olan antidemokratik uygulamanın bir an önce düzeltilerek ek gösterge kapsamının unvanlar bazında değil, öğrenim düzeyinin esas alınacağı ve birinci dereceye yükselen memurların tamamına verilmesini istiyoruz. Yerli ve milli üretime katkı sağlayan kamu mühendisleri, mimarlar, şehir plancılarının özlük ve mali hakları düzeltilerek kamudan istifaların ve yurt dışı tercihlerinin önüne geçilerek mühendislik meslek kanunu ve teknik hizmetler sınıfının sorunları meclis marifetiyle düzenlenmelidir.”
“MÜLAKAT DEĞİL LİYAKAT İSTİYORUZ”
Sendika adına taleplerini dile getiren Baytemir, şunları ekledi:
“Yardımcı hizmetler personelinin yıllardır çektiği sıkıntılar artık bürokrasinin gündemine girerek iyileştirilmeli. Ehliyet ve liyakat sahibi, meslek ve teknik eğitimini tamamlamış yardımcı hizmetler personelinin hizmet sınıfları yeniden düzenlenerek istihdamı sağlanmalıdır. Ülkemizin başına gelen her kötü olaydan sonra ilk aklımıza gelen askeri hastaneler geliyor ise açılması için daha ne bekliyoruz ve açılması için daha kaç felaket yaşamamız bekleniyor? Kamunun hukuk hizmetlerini yürüten avukatların özlük, statü ve ücret ile ilgili koşulları derhal düzeltilmelidir. 657 sayılı devlet memurları kanunu aidiyet ve kariyer ilkesine aykırı olan kamuda hukuka ve vicdana sığmayan sözlü mülakatı meşrulaştırmayın. Mülakat değil liyakat istiyoruz.”
Baytemir, “Aynı okuldan mezun olan beyaz önlük giyen Sağlık Bakanlığı ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan sağlık emekçilerimizin mali ve özlük hakları arasındaki uçurumun bir an önce kapatılmasını istiyoruz. Sözleşmeli personel iken kadroya geçen memurlarımızın yapmış oldukları hizmetleri kabul edilerek görevli yükselme ve ünvan değişikliği sınavlarına katılmalarının önündeki engelin kaldırılmasını istiyoruz. Farklı kamu kurum ve kuruluşlarında uygulanan giyim yardımı ve tayin bedeli piyasa şartlarına göre yeniden değerlendirilerek bütün kurumlarda eşit miktarda uygulanmalıdır. Kimine 30 lira, kimine 60 bin lira verilmemelidir” dedi.