Şehitlere saygı baki… Biz kahraman bir kültürün devamıyız. Damarlarımızda asil bir kan mevcut ülkemizi terk etmeyiz özgürlüğümüzü asla feda etmeyiz.
Tarih boyunca ne savaşlar ne öyküler kazınmıştır. Bu tarih bizlere miras bırakılmıştır. Gelecek nesillere bu bilinci öğretmek kazandırmak çok önemli bir görevdir.
İslam dininde Birçok âyette şehitliğin önemine ve Allah katındaki değerine dikkat çekilmiştir. Meselâ, “Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Zira onlar diridir, fakat siz farkında değilsiniz” (el-Bakara 2/154); “Sakın Allah yolunda öldürülenlerin ölü olduklarını sanma! Onlar diridir ve rableri katında rızıklara mazhar olmaktadır” (Âl-i İmrân 3/169)
Bu vatan uğruna öyle canlar verilmiş öyle kutsal bir yer ki bu topraklar derinden düşünebilsek anlayabilsek o acıları anlık değil sürekli yürekler de tutabilsek Şehit kelimesinin derinliğini anlayabiliriz. Zaman ilerleyince savaş ve savunma teknikleri gelişmiştir. Kötü niyetli insanlar ve milletler çıkarları uğruna her dönem varlıklarını gösterecekler bizde ülkemizi korumak uğruna belirli bölgelerde kayıplar vermeye devam edeceğiz.
Ben sizlere okuduğum bir hikayeyi anlatmak istiyorum. ”Kahramanları isimleri belirsiz ama çok yüreklere dokunulacak bir hikayedir. Kıbrıs Barış Harekatı’nda cephede savaşan bir asker yanına gelen başka bir askeri görüyor elinde bir mektup “Bana bir şey olursa bunu aileme ilet“. Mektubu almak istemiyor asker “Kim ölür kim kalır bilemiyoruz” diyor ve ısrar eden asker vazgeçmiyor “Bunu aileme ilet adres zarfın üzerinde“. Savaş biter üzerinden zaman geçer bizim asker Türkiye’ye gelir ve mektubu hatırlar. Kendi kendine “Gideyim görüşeyim şehit oldu ise mektubu aileye teslim edeyim” der.
Adrese varır kapıyı yaşlı bir adam açar kendini tanıtır içeri girer “Oğlunuzdan mektup getirdim. Ben Kıbrıs Barış Harekatı’nda askerdim“.
Şaşırırlar, bizim oğlumuz bu savaşa katılmadı ki derler. Kadın ağlamaya başlar oğlunun resmini gösterir “O bir şehit” der. Bizim asker de şaşırır, “Evet bu o asker, gördüm bana bu mektubu verdi“. Kadın söze devam eder “Benim oğlum Kore Şehidi” adam donar. Kore Savaşı 1950’li yıllarda olmuştu.
Rabbim bazen bizlere tanık olduğumuz mucizeler gösterir. Şahit oluruz. Şehitlerimizin mekanları yerlerinin değerlerini göstermek için ne mutlu bizlere bu güzel vatanda yaşıyoruz.”
Biz uyurken bu vatanı koruyan cesur yürekleri Rabbim korusun…