Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, “Muhalefetin sesini kısmaya çalışan RTÜK’ün cezacı üyeleri suç işlemektedir!” dedi.
“RTÜK cezaları muhalefetin sesinin halka ulaşmasını engelleme amacındadır, demokrasinin temel ilkeleriyle bağdaşmaz. Bırakın basın özgürlüğünü, RTÜK’ün ceza kararlarında oyu olan üyeleri, öyle anlaşılıyor ki özgür seçim hakkını hedeflemektedir. Çünkü bu cezalar artık topluma verilen cezalar halini almıştır.”
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını haber yapan televizyonlara ceza yağdırmasını sert dille eleştirdi. Ceza kararlarına imza atan RTÜK üyelerinin yetkilerini aşarak yasal mevzuatı kendi siyasi hedefleri için kötüye kullandıklarını vurgulayan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin, “RTÜK’ün cezacı üyelerini bir kez daha uyarıyoruz. Sadece siyasi nedenlerle hedeflediğiniz kurumları cezalandırmak amacıyla karar almanız, temel amacı medyada düzenleme olan yasal mevzuatı çıkarlarınıza uydurmanız demektir. Bu da yetkinizi kötüye kullanmaktır, suçtur” dedi.
Bilgin şunları vurguladı:
“Ne acıdır ki ülkemizde medyayı düzenleyici kuruluşlar çok uzun zamandır iktidarın basını hizaya getirme araçları olarak kullanılmaktadır. Anayasa ve yasalar hiçe sayılmakta tüm eleştirel yayınlar cezalandırılarak susturulmak istenmektedir.
Ülkenin ana muhalefet partisinin lideri konuşmuş, RTÜK bunu haber yapan televizyonlar Tele 1, KRT, Halk TV ve Flash Haber’e üst sınırdan para cezası vermiştir. Yasadaki dayanak maddesi, yayın hizmetlerinde ‘tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas alma’ ve ‘toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmama’ zorunluluğunu vurgulayan maddedir. RTÜK’ün cezacı üyelerine göre aynı maddede yer alan ‘soruşturulması basın meslek ilkeleri çerçevesinde mümkün olan haberler, soruşturulmaksızın veya doğruluğundan emin olunmaksızın yayınlanamaz’ hükmü de gerekçe olmuştur. Nasıl doğrulanacaktır siyasilerin iddiaları ya da vaatleri?
Temsili demokrasilerde temel ilke, konuların lehte ya da aleyhte olsun konuşulması ve böylece toplumun kendi görüşlerini yeterli bilgi birikimiyle oluşturmasıdır. Halk böylece oluşan görüşlerle özgür seçimler yapabilir. RTÜK’ün aksine yasanın ilgili maddesi de işte bu hedefi gözetmiştir.
Muhalefetin ya da iktidara eleştirel bakanların seslerinin medyaya uygulanan cezalarla susturulması demokrasiyle bağdaşmaz. Bu açıdan RTÜK’ün yaptığı tam anlamıyla çağ dışı bir uygulamadır. Bırakın basın özgürlüğünü, RTÜK’ün ceza kararlarında oyu olan üyeleri, öyle anlaşılıyor ki özgür seçim hakkını hedeflemektedir. Çünkü bu cezalar artık topluma verilen cezalar halini almıştır. Haber alma hakkını hiçe sayan cezacı RTÜK üyeleri, milyonların temsilcisi olan siyasi muhalefetin sesini kısmaya heveslenmiştir. Onların açıklamalarını haberleştiren her gazetecinin tepesine de ceza kılıcı sallamaya başlamıştır.
RTÜK üyelerini bir kez daha uyarıyoruz. Sadece siyasi nedenlerle hedeflediğiniz kurumları cezalandırmak amacıyla karar almanız temel amacı medyada düzenleme olan yasal mevzuatı çıkarlarınıza uydurmanız demektir. Bu da yetkinizi kötüye kullanmaktır, suçtur.”