Rize’yi geçen yıl Ocak- Ağustos ayları arasında 160 bin kişi ziyaret ederken, bu yılın aynı döneminde bu sayı çay turizmi ile, yüzde 437,5 artışla yaklaşık 700 bin kişiye ulaştı.
Doğu Karadeniz’de 530 bin dekar alanda yapılan çay tarımında, bahçelerin yüzde 65’inin bulunduğu Rize, ekonomisinin büyük bölümünü çayla sağlıyor. Kentte çayın yanında, en büyük girdi turizmden sağlanıyor. Kentte turizm sektörü son dönemlerde çayla şekilleniyor. Çayın, turizm sektörüne entegre edilmesi ile şehre gelen turistler, çayla buluşturuluyor.
Çay Çarşısı’nda inşa edilen 29 metre yüksekliğindeki ince belli dev çay bardağı, havalimanına inşa edilen çay bardağı şeklindeki hava kontrol trafik kulesi ve çay yaprağı şeklindeki giriş takı ile örnek model simetrik çay bahçeleri ise yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Geçen yıl Ocak- Ağustos ayları arasında 160 bin kişinin ziyaret ettiği Rize’yi bu yılın aynı döneminde yüzde 437,5 artışla yaklaşık 700 bin yerli- yabancı turist ziyaret etti.
‘ÇAYIN HER ŞEYİNDEN İSTİFADE ETMEK İSTİYORUZ’
Rize Valisi Kemal Çeber, çayın her şeyinden istifade etmek istediklerini belirterek şunları söyledi:
“Herkes her gün Rize’den bir tatla, çayla güne başlar. Biz çayın her şeyinden istifade etmek istiyoruz. Turizm de bunlardan bir tanesi ve bu anlamda da önemli adımlar atıyoruz. Hem sektörümüz hem kamu kurumlarımız hem yerel yönetimlerimiz buna gayret ediyor. Rize’ye gelen herkes çayla ilgili en azından şunları yapıyor; çay bahçelerinde çay topluyor, o fotoğrafı çektirmek istiyor. Özellikle bazı çaylık alanlarımız, Çeçeva’da olduğu gibi, çokça meşhur ve fotoğraflarda, insanların anılarında yer alıyor.
Biz kamu olarak da Rize’de yaptığımız yatırımlarda, çay figürlerini yoğun şekilde kullanıyoruz. Rize- Artvin Havalimanı’nda çay bardağı şeklinde kule, çay yaprağından girişi takı, terminal binasında Çay Müzesi gibi her tarafında Rize’den bir şeyler, dolayısıyla çaydan bir şeyler görürsünüz. Çay Çarşısı dünyanın en yüksek çay bardağının içinde olduğu bir çarşı olarak yapıldı. Rize’de ana turizm destinasyonlarından, güzergahlarından birisi oldu. Burayı ortalama günlük 4 bin kişi ziyaret ediyor” dedi.
‘ÇAYI BELKİ İLAÇ SEKTÖRÜNDE KULLANACAĞIZ’
Çayın turizme çok rahat entegre edilebileceğini yaşayarak gördüklerini kaydeden Vali Çeber, şöyle devam etti:
“Bunların yanı sıra örneğin termal otellerimizde ‘Çayla gelen güzellik’ diye bilimsel anlamda ispat edilmiş yöntemleri kullanarak Rize’deki termallerin içerisine entegre edeceğiz. Onun dışında çaydan elde ettiğimiz ürün gamını çok daha çeşitlendireceğiz. Turizm ürünleri olarak sadece göstermekle yetinmeyeceğiz, aynı zamanda satmaya da gayret edeceğiz. Gün gelecek insanlar bizim organize edeceğimiz yerlerde kendisi çayını kesecek ve orada eliyle onlar için hazırlanan alet edevatla kendi çayını yapacak ve kendi isminin basılmış olduğu çay paketinde onu alacak.
Çay figürlerini turizm amaçlı hediyeliklerimizde çokça kullanacağız. Çayı belki ilaç sektöründe kullanacağız. Artık çay çöpünden mangal kömürü üretmeye kadar değişik sektörlere kadar bunu yaydık. Çayı inşallah her şeyde kullanacağız. Çayın başkenti Rize’de çay turizmini geliştirecek her türlü adımı atmaya gayret ediyoruz. Çay turizmi Rize’de turizm sektörünün en önemli bileşenlerinden birisi olacak. Doğamızın, kültürümüzün, tarihi eserlerimizin, Rize gastronomisinin içine çay çok güçlü bir şekilde girmeye başladı. Daha da güçlü bir şekilde girecek. Rize’de her alanda çay turizmini kullanacağız”
‘BU BAHÇEYİ GÖRMEDEN GERİ DÖNMEYELİM DEDİK’
Simetrik şekiller verilerek ilgi odağı olan Çeçeva’daki çay bahçesini görmeye gelen Ayşenur Alp, “Rizeli arkadaşım burayı bana çok fazla anlattı. Bursa’dan geldik ve bu bahçeyi görmeden geri dönmeyelim, dedik. İyi ki de geldik. Bugüne kadar neden gelmedim diye pişmanlığını yaşadım açıkçası. Bol bol fotoğraf çektirdim video çektirdim. Gelip görülmesi gereken bir yer” diye konuştu.
‘BURADA DOĞA ÇOK GÜZEL’
Yurt dışından gelerek Karadeniz gezisine çıkan Tuğba Aydemir de “Almanya’dan geliyoruz. Gelmeden önce bayağı araştırdık nereleri gezebiliriz, diye. Karadeniz’de bu çaylık çok önümüze çıktı. Ailece buraya geldik. Fotoğraftakilerden çok daha güzel bir çay bahçesi. Her anını değerlendirdik fotoğrafladık. Burada doğa çok güzel, çay bahçesi de çok güzel şekillendirilmiş. Muhakkak görülmesi gereken bir yer” ifadelerinde bulundu.
Selin Baka ise “Sosyal medyada bu çay bardağı çok karşıma çıkıyordu. İlk kez geldim. Çok görkemli bir yapı olmuş. Çayın başkentinde bu kocaman çay bardağı bence, olmazsa olmazdı, çok güzel düşünülmüş” dedi.