Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, Siyasetçi ve Bilim İnsanı Selçuk Özdağ ile Gazeteci Orhan Uğuroğlu ve KRT TV yapımcısı Av. Afşin Hatipoğlu’na yönelik saldırıları kınadı
Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, Selçuk Özdağ ile Orhan Uğuroğlu ve Av. Afşin Hatipoğlu’na yönelik saldırıların, üzülmenin ve kaygılanmanın yanında insanlık ve utanılması gereken vahşi, akıl ve vicdandan yoksun, insanlaşamamışların eylemleri olduğunu, ayrıca gelecekteki daha büyük şiddet (terör) depremlerinin öncüleri olarak algılanabileceğini söyledi.
BUNU YAPANLAR YARDIMA MUHTAÇ DURUMDADIR
Ülkemizin zor koşullarda yetiştirdiği değerlere yönelik bu saldırıları düşünenler, tasarlayanlar, nefret ve düşmanlık sınırlarını bile aşan yazı ve söylemlerle azmettirenler, eylemcileri bulanlar, yönlendirenler, destekleyenler, saklayanlar ve eylemleri yapanlar, aslında çok zayıf ve yardıma muhtaç durumdadırlar.
Savunmasız bir insana, kalabalık halinde silahlı veya sopalı olarak saldıranların bu topraklarda yaşıyor olması, ülkemize ve insanımıza karşı güveni de sarsmaktadır.
Türkiye, hiçbir ülkenin yaşamadığı bir şekilde, insana, hayvana, çevreye, doğaya yönelik ağır şiddet örneklerinin, yağmura dönüşemeyecek kara bulutları altındadır.
Beklentimiz, önceki ve bu vahşi eylemlere en küçük bir katkısı olanlara, hukuktaki karşılığının yargıda verilmesi, indirim uygulanmaması ve çevreleri tarafından şiddetsiz tepkilerle kınanmasıdır. Bu eylemlerden elbette “ah” diyenler var. “Oh, iyi oldu” diyenler varsa, biz olduğu kanısındayız, zaman geçirmeden bilim insanlarından ve uzmanlardan iyileştirici destekler almalıdırlar.
BİREYSEL SİLAHLANMAYA SON VERİLMELİDİR
Bu eylemler, iktidar ve muhalefet ayırımı yapmaksızın belirtmek gerekirse, siyasete, topluma ve genel olarak ülkemize tuzak olabilir.
Ölümcül örnekler başta olmak üzere, geçmişteki ve bugünkü şiddet örneklerini karar bulutlardan aydınlığa çıkarmak, önce Hükümetin, güvenlik güçlerinin ve yargının ana görevidir.
Rıza Sümer, “Lütfen, milyonlarca taraftarı ve üyesi bulunan siyasi partilerin ve meslek örgütlerinin yöneticilerine, şiddet içerikli kelimelerle saldırıları bırakalım. Dilimiz sevgi, saygı, hoşgörü, dostluk ve barışı söylerse, elimiz yumruğa dönüşmez, sopa, cop, silah ve taş almaz.”
Hiç zaman yitirmeden, bireysel silahlanmaya son verilmelidir. Uluslararası sözleşmelere tam uyulmalıdır. Siyasetçiler, bu ülkenin kardeşleri olduğunu unutmamalıdır. Herkes, birbirinin tehlikesi değil güvencesi olmalıdır.
GEÇMİŞ OLSUN DİLEKLERİNDE BULUNDU
Ülkemize, demokrasiye, basın ve ifade özgürlüğüne, tüm canlıların sağlık içinde yaşama haklarına geçmiş olsun. Zanlıları yetiştiren ailelere, anne ve babalarına, besleyip büyütenlere, öğretmenlerine, eğitimcilerine ve onlar gibi olmayan gerçek arkadaşlarına ve dostlarına geçmiş olsun.
Sevgili Selçuk Özdağ, Orhan Uğuroğlu, Afşin Hatipoğlu’na, ailelerine ve çalışma arkadaşlarına da geçmiş olsun diyor, 3 güzel canımızın bedenlerinin acıyan yerlerine ve yüreklerine sevgi ve dostluk çiçekleri bırakıyoruz.
“Geçmişte şiddet görenleri ve canlarını yitirenleri onurla anıyor, şiddetin, ülkemizdeki beyin gücü mezarlıklarını daha artırmamasını ve kalabalık hale getirmemesini diliyoruz ve bekliyoruz. “
Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, sözlerine devam ederek,
“Sen üzülme, sen utanma Türkiye’miz. Sen bunları yazmaktan da utanma Türkiye’mizin tarihi. Yapanlar ve yaptıranlar utansın. Sakın umudunu kesme. Bir gün, şiddet sözlüklerde, kitaplarda, belgesellerde kalacak, sevgi, saygı, hoşgörü, kardeşlik, dostluk ve barış Dünyamızı ve evreni kucaklayacak. Bunu insan soyu, bizler başaracağız.” dedi.