Almanya’daki Fraunhofer Enstitüsü’ndeki bilim adamları, çoğumuzun almayı hayal ettiği türden bir teknoloji harikasını teslim aldıklarını açıkladılar. Bu gelişme ile birlikte araştırmacılar bir IBM Quantum System One’a sahip oldular.
IBM, İLK KUANTUM BİLGİSAYARINI AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ DIŞINA GÖNDERDİ
Bu, IBM’in Amerika Birleşik Devletleri dışına ilk kez bir kuantum sistemi gönderme girişimi olmakla birlikte şirketin kuantum hesaplamayı ticari bir faaliyete dönüştürme yolunda uzun vadeli bir hamle attığı anlamına gelmektedir. Japonya’da da geliştirilmiş bir sistemin Temmuz ayında devreye girmesi bekleniyor.
Fraunhofer Competence Network Quantum Computing koordinatörü Hannah Venzl, “Kuantum bilişim, endüstri ve toplum için yeni olanaklar sunuyor” diyor. “İlaçlar ve aşılar daha hızlı geliştirilebilir, iklim modelleri iyileştirilebilir, lojistik ve ulaşım sistemleri optimize edilebilir veya yeni malzemeler daha iyi simüle edilebilir. Tüm bunları gerçekleştirmek, kuantum hesaplamadaki hızlı gelişmeyi aktif olarak şekillendirmek için Avrupa’da uzmanlık oluşturmamız gerekiyor.”
Quantum System One, IBM’in 27 kübit Falcon işlemcisine dayanmaktadır. Falcon, birkaç yıl önce piyasaya sürülen IBM’in 5 kübit Canary gibi önceki sistemlerin yerini aldı. Şirketin halihazırda devreye almada Falcon’dan daha gelişmiş sistemleri var. 127 kübit Quantum Eagle’ın bu yıl piyasaya çıkması bekleniyor. IBM, 2023 yılına kadar 1.121 kübitlik bir sistemi ticarileştireceğini iddia ediyor.
Şimdiye kadar IBM, müşterilerin yalnızca bulut bilişim hizmetleri aracılığıyla Quantum System One gibi sistemlere erişmesine izin verdi. Bu nedenle bu sistemleri fiziksel olarak diğer ülkelere göndermek, şirketin donanımı devreye alma becerisine ne kadar güvendiğinin bir göstergesidir. Sonuçta, elinizdeki bir kuantum teknolojisi bozulursa, tam olarak eşi benzeri bir yenisini sipariş edemezsiniz.
Pandemi sırasında makineyi çalışır duruma getirmek hiç de kolay değildi. Fraunhofer araştırmacıları ve IBM’in kuantum ekibi, yüz yüze çalışmanın imkansız hale gelmesinden sonra sistemi uzaktan monte etmek için bir yöntem bulmak zorunda kaldı. Bu, ABD ekibinin Alman ekibini eğitmek için birkaç hafta boyunca sabah saat 02:00’da kalkıp koşmasını dahi içeriyordu. Bu aksiliklere rağmen, makine, COVID öncesi geliştirme zaman çizelgesinde belirtilen Ocak 2021’e kadar kullanıma hazırdı.
IBM’e göre, Fraunhofer gibi kurumlara sistemlerin tohumlanması, yaygın kuantum uzmanlığı geliştirmek için hayati önem taşıyor. Şirket, çok az işletmenin kuantum teknolojisini benimseme planı olduğunu belirtiyor. Kuantum sistemlerinin nasıl programlanacağını kimse bilmiyor ve birçok insanın kuantum hesaplamanın ne zaman veya nasıl yararlı olabileceği hakkında hiçbir fikri yok. Uzmanların görünüşe göre Quantum inceleme ve geliştirme ağında “araştırma laboratuvarları, yeni kurulan şirketler, üniversiteler ve işletmeler” dahil olmak üzere 150’den fazla kuruluş mevcut, ancak kuantum hesaplama için daha çok insan kaynağı ve yatırım gerekiyor. Sistemleri belirli kurumlara ve şirketlere yerleştirmek, daha büyük bir insan grubuna bir kuantum bilgisayarla pratik deneyim sunarak bu durumu değiştirmek amaçlanıyor.